Sağlıklı oferektomize östrojen tedavisinin hs-CRP düzeyine etkilerinin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Kardiyovasküler hastalıklar halen kadınlarda bir numaralı ölüm nedenidir ve bu ölümlerin % 49.1 'i ise koroner arter hastalığı nedeni ile olmaktadır. Miyokard infarktüsü geçiren hastaların yaklaşık % 50'sinde klasik risk faktörleri bulunmamaktadır. Bu tespit, miyokard infarktüsü ve diğer koroner hastalıklardan sorumlu olabilecek ve varlığında bu hastalıkların pozitif kestiriminde kullanılabilecek olası yeni bir faktörün varlığını araştırmaya neden olmuştur. American Heart Association ve Centers for Disease Control(AHA/CDC) hs-CRP'nin kardiyovasküler hastalık için risk faktörü olarak değerlendirme kriterlerini yayımlamıştır ve hs-CRP'nin kardiyovasküler hastalık riskinin belirlenmesinde bağımsız risk faktörü olarak tek inflamatuar belirteç olarak gösterilmiştir. Çalışmamıza 2002-2003 yılları arasında hastanemiz kadın hastalıkları servisinde takip edilen sağlıklı oferektomize 15 kadın ile 15 kontrol grubu kadın alındı. Hormon tedavisi alan hastalarda ve kontrol grubu kadınlarda preoperatif, postoperatif bazal 3., 6. ve 15. haftalarda hs- CRP düzeyleri ölçüldü. Hormon tedavisi alan hastaların hs-CRP düzeyleri postoperatif bazal 3., 6. ve 15. haftalardaki düzeyleri kontrol grubuna göre daha yüksek bulunmuştur ve fark istatistiksel olarak anlamlıdır. Preoperatif dönemdeki ilk ölçümde guruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktur. Çahşmamızdaki östrojen tedavisi alan postmenopozal kadınların CRP düzeyleri AHA ve CDC kriterlerine göre ele alındığında olası kardiyovasküler hastalık açısından ilk üç ölçümde (6. haftaya kadar) düşük risk, 15. haftadaki değerde ise orta düzeyde risk olduğu söylenebilir. Sonuç olarak kardiyovasküler hastalıkların oluşumunda östrojenler tek basma kurtarıcı olmayacakları gibi, tüm kötülüklerin de ana nedeni olmamaları gerekir. Multifaktöryel bir hastalık olan ateroskleroz oluşumunda östrojenlerin pozitif etkilerinin tespit edlimesi için, bu konuda 35etkili olabilecek tüm faktörlerin birlikte etkilerinin analizleri ile östrojenlerin doğru zaman ve uygun dozda kullanılmasını araştıran randomize kontrollü geniş sayılı çalışmalara gereksinim olduğunu düşünmekteyiz. 36 ABSTRACT Cardiovascular diseases are still the most frequent reason for mortality in women and of those, 49.1% is coronary artery disease. There has been no classical risk factor in patients who had myocardial infarction. This point has been encouraged the scientists to investigate new probable risk factors which are responsible for the development of coronary artery diseases. American Heart Association ve Centers for Disease Control(AHA/CDC) accepted hs-CRP as a new, independent risk factor and the only inflamatory marker for the detection and evaluation of cardiovascular diseases. Fifteen ooferectomised and 15 healthy women who have been followed up by our obstetrics and gynecology department, has been recruited through 2002-2003 for the study. hs-CRP levels were measured preoperatively and postoperatively 0, 3rd, 6th and 15th weeks of women with hormone replacement therapy and also healty women. hs-CRP levels at the postoperative 0, 3rd, 6th and 15th weeks in the treated group were higher than control group and the differences were statisticaly significant. There was no difference between groups preoperatively. When the hs- CRP levels in postmenaupousal women treated with estrogen were considered according to the criteria of AHA/CDC, a low risk profile up to 6 weeks, nevertheless a moderate risk profile of cardiovascular disease was found at 15th week. In conclusion, estrogens should not be considered as the sole protective or causative of the cardiovascular diseases. More randomised controlled studies are necessary to determine the exact role of estrogens for their contribution to atherosclerosis. 37
Collections