Radius distal uç kırıklarında kullanılan volar plakların uç kısmındaki vida sayısı ile radial çökme arasındaki ilişki
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Radius distal uç kırıklarında kilitli volar plaklar, greft ihtiyacını oldukça azaltması, stabil tespit sağlaması, erken harekete izin vermesi ve dorsal kompartmanın korunması nedeniyle, son yıllarda diğer yöntemlere göre daha çok tercih edilmektedir.Kırık fragmanlarının dizilimini sağlamak, vidaların doğru ölçüde konulduğunu ve eklemi penetre etmediğini belirlemek için intraoperatif ölçümler ve floroskopi değerlendirmesi çok tercih edilmektedir.Bu çalışmamızda, DDD, LFM ölçümü ve kullanılan vida sayıları baz alınarak yapılan kilitli volar plak uygulama tekniğinin çökme üzerine etkisini araştırdık.2015-2019 yılları arasında Sağlık Bilimleri Üniversitesi Antalya Eğitim Araştırma Hastanesinde Ortopedi ve Travmatoloji Kliniğinde, izole distal radius kırığı bulunan,volar plak uygulanmış 60 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Bu hastaların ameliyat sonrası 1. gün, 3. 6. ve 12. ay da kontrol röntgen grafileri alındı.Lateral grafilerinde; distal dorsal korteks mesafesi ve lunat faset mesafesi ölçüldü.Ayrıca metafizer bölge de kullanılan vida sayıları hesaplandı. Çalışmaya dahil edilen hastaların 33'i erkek, 27'i kadın, takip süreleri 1 yıl idi.Hastalarda kullanılan vida sayısı minimum 4 vida, maksimum 9 vida olarak bulunmuştur. Vida sayılarına göre hastaların lunat faset mesafesi ve DDD ölçümlerinde görülen çökme miktarları karşılaştırılmıştır. Hastalarda kullanılan ortalama vida sayısı 6.4 olarak hesaplandığı için; gruplama 6 vida ve altı ile 7 vida ve üstü olarak sınıflandırılmıştır (Tablo 4.12). Buna göre 6 aylık ve 12 aylık DDD çökme miktarında gruplar arası istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır (p<0.05).Buna göre vida sayısı 7 ve üzeri olan volar plakların DDD azalma daha az , radial çökmenin daha az olduğu görüldü.DDD ve LFM ölçümü, volar plak uygulamalarında çökmenin değerlendirilmesinde kolaylık sağlayabilir.Bu çalışmanın sonucunda metafizer bölgede kullanılan yeterli vida sayısı; çökme gelişmesini engelleyici bir faktör olduğunu düşündürmektedir.Cerrahi uygulama esnasında radius distal uç anatomisi dikkate alınarak oluşabilecek komplikasyonlara engel olmak mümkündür. Recently, volar locking plates are preffered more than other fixation methods in distal radius fractures, owing to decreased need for grafting, for providing stable fixation and either allowing early wrist mobilization and protection of the dorsal compartmentIntraoperative measurements and fluoroscopy evaluation are highly preferred to restore distal radial alignment and to determine if the screws are properly inserted and do not penetrate the joint.In this study, we investigated the effect of locked volar plate on functional and clinical results based on DDD, LFM measurement and number of screws used.Between 2015-2019, 60 patients who were applied volar locking plate due to isolated distal radius fracture were evaluated retrospectively in University of Health Sciences Antalya Training and Research Hospital, Department of Orthopedics and Traumatology. Control X-ray radiographs were taken at first day, 3th,6th and 12th months postoperatively. Distal dorsal cortex distance and lunate facet distance were measured in the lateral radiographs. Also, the number of screws used in the metaphyseal region was evaluated. 33 of the patients included in the study were male and 27 were female, and medium follow-up period was 1 year.It has been observed that the number of screws used in the patients is minimum 4 and maximum 9 screws. According to the number of screws, both the lunate facet distance and the amount of collapse in the DDD were compared. Since the average number of screws is calculated as 6.4; groups are defined as up to 6 screws and 7 screws and above. Accordingly, there was a statistically significant difference between the groups in terms of DDD collapse at 6-month and 12-month follow up (p <0.05). It was observed that the, radial collapse and DDD decreases was lower in patients with the number of screws 7 and above.DDD and LFM measurement, could provide ease in the evaluation of collapse in volar plate applications. The result of this study suggests that the sufficient number of screws in the metaphyseal region is a factor preventing the development of collapse.During surgery, it is possible to prevent complications by considering the distal radial anatomy.
Collections