Eğirdir koşullarında bazı yerli elma çeşit ve klonlarının fenolojik, pomolojik ve morfolojik özelliklerinin belirlenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma, 2012-2013 yıllarında Eğirdir Meyvecilik Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nde yürütülmüştür. Elma genetik kaynaklarında bulunan 47 yerli elma çeşit ve klonu incelenmiştir. Bu çalışma ile pomolojik olarak çeşit ve klonların meyve ağırlığı, meyve eni, meyve boyu, sap kalınlığı, sap uzunluğu, meyve eti sertliği, suda çözünebilir kuru madde, pH ve titre edilebilir asitlik değerleri belirlenmiştir. Meyve ağırlığı ve suda çözünebilir kuru madde değerleri 2012 yılında sırasıyla 17.60 g - 211.73 g ve %11.0-15.3 arasında, 2013 yılında 24.60 g - 337.58 g ve %10.5-14.9 arasında ölçülmüştür. Pomolojik verilerin değerlendirilmesinde istatistik paket programı kullanılmıştır. 2013 yılında fenolojik dönemler ve hasat, iklim faktöründen dolayı 5-10 gün daha erken gerçekleşmiştir. Her iki yılda da yaprak döküm tarihleri hariç fenolojik evrelerin tümünde El 23035 (Amasya) ilk, Demir (2562) son sırada yer almıştır. Yaprak döküm tarihlerinde ise Coll-32 ilk, Tokat-2 son yaprağını döken çeşit/klon olmuştur. Morfololojik gözlemlerde UPOV (The International Union for the Protection of New Varieties of Plants) elma çeşit özellik belgesi kullanılmıştır. 47 çeşit ve klonda 53 morfolojik gözlem verisi ile kümeleme analizi yapılmıştır. Denemede yer alan elma çeşit ve klonlar fenotipik ve morfolojik olarak 2 ana grup ve 5 alt gruba ayrılmıştır. Yerli çeşit/klonlarda özellikle aynı ekolojide yapılacak karakterizasyon çalışmalarında morfolojik özelliklerin benzer ve farklı olanların gruplandırmasında başarı ile kullanılabileceği görülmüştür. Genel olarak tüm kriterler incelendiğinde erkenci elmalardan Daldatek, orta mevsim elmalardan Kırmızı Elma (2552)-1, Kırmızı Elma (2552)-2, geçci elmalardan Amasya 37, Amasya 351 ve Aksu 4 çeşit/klonları öne çıkmıştır. Bu çalışma ile elde edilen veriler ıslah çalışmaları için veri tabanı oluşturacaktır. Ayrıca ülkemizde yerel çeşitlerde, benzer çeşit ve klonların farklı isimlerle anılarak muhafaza edildiği ortaya konmuştur. Bu isim karışıklıklarının giderilmesi için geniş çaplı çalışmaların yapılmasının gerekliliği bir kez daha ortaya çıkmıştır. This study was conducted at the Eğirdir Fruit Research Institute in 2012-2013 years. 47 local apple cultivars and clones found in genetic resources were examined. Fruit weight, fruit width, fruit height, stalk thickness, stalk length, fruit flesh firmness, total soluble solids, pH and malic acid values of varieties/clones were determined pomologically within the focus on the study. Fruit weight and total soluble solids values in 2012 were measured from 17.60 g to 308.70 g and from 11.0 to 15.3%, respectively and they were determined between 24.60 – 337.58 g and 10.5 – 14.9% in 2013. Statistical package software has been used in evaluation of pomological data. Phonelogical periods and harvest had occured 5-10 days earlier in 2013 year due to climatic factor. Except leaf falling time in all stages of phenology El 23035 was the earliest, Demir (2562) was last cultivar/clone. Coll-32 cultivar/clon was the earliest for falling leaf and Tokat-2 was the lastest cultivar/clone for falling leaf. UPOV (The International Union fort he Protection of New Varieties of Plants) apple variety characteristic document was used in morphological observations. Cluster analysis was conducted with 53 morphological observation data in 47 cultivars and clones. Cultivars and clones taking part in trial were seperated to 2 main groups and 5 sub groups phenotypic and morphologically. Local cultivar/clones can used succesfully in characterization studies in same locations. It was determined molecular characterization was used in success in these studies. When all date was evaluated Daldatek apple variety as an earlier one, Kırmızı Elma-1 and Kırmızı Elma-2 varieties as mid season and Amasya 37, Amasya 351 and Aksu 4 varieties were determined good varieties/clones in the study. Data obtained in this study will constructure database for breeding studies. Also, it has been revealed that local cultivars and clones of apples in our country have been preserved via remembering of similar types with different names. Necessity of large scale studies for eliminating this name conflicts has emerged again.
Collections