Diş eksikliğine sahip çocuk ve genç bireylerin dişsel ve genetik özelliklerinin tanımlanması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Dişlerin gelişim döneminde, çevresel ve genetik faktörlere bağlı olarak ortaya çıkan diş eksikliği, en sık karşılaşılan dişsel anomalidir. Diş eksikliği, oro-fasiyal yapıların büyüme ve gelişimini olumsuz etkileyerek psikolojik, estetik ve fonksiyonel problemlere yol açmaktadır. Bu çalışmanın amacı; diş eksikliği bulunan bireylerin karakteristikleri, diş gelişimi, diş boyutları, dişsel anomalileri ve tükürük akış hızı ile birlikte diş eksikliği ile ilişkilendirilen MSX1 geninde mutasyon varlığını bir arada incelemektir.Herhangi bir sistemik hastalığı veya sendromu olmayan, 3. büyük azı dişler hariç 1-6 adet diş eksikliğine sahip olan 82 birey (Grup I), 6'dan daha fazla sayıda diş eksikliğine sahip olan 26 birey (Grup II) ve diş eksikliği bulunmayan 50 birey (Grup III) çalışmaya dahil edildi. Birey başına düşen eksik diş sayısı, dişlerde eksiklik görülme sıklığı, tek ve çift taraflı diş eksikliği katsayısı, üst/alt çene, sağ/sol taraf ve cinsiyete göre diş eksikliklerinin dağılımı belirlendi. Diş yaşı ve dişsel anomaliler değerlendirildi. Modeller üzerinde meziodistal, bukkopalatinal/labiolingual ve servikoinsizal/servikookluzal diş boyutları ölçüldü. Tükürük akış hızı hesaplandı ve alınan kan örneklerinden, MSX1 geni tarandı. Sonuçlar, istatistiksel analizler ile değerlendirildi.Diş eksikliğine sahip olan bireylerde; diş gelişiminde gerilik, diş formunda farklılık, kısa kök anomalisi, taurodontizm, dens invaginatus ve süt azı dişlerin infraokluzyonu gibi dişsel anomaliler belirlendi. Grup I ve kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, grup II'de, diş boyutlarının daha küçük olduğu görüldü. Diş eksikliğinin, tükürük akış hızı ile ilişkili olmadığı saptandı. Toplam 6 bireyde, MSX1 geninde mutasyon veya polimorfizm saptandı.Diş eksikliği, morfolojik farklılıklar ile seyreden ve dentoalveoler yapılarda gelişim geriliğine yol açan multifaktöriyel bir durum olduğundan, sadece bir sayı anomalisi olarak değerlendirilmemeli ve erken teşhis ile hastaların doğru şekilde tedavi alması sağlanmalıdır. Tooth agenesis is the most common dental anomaly seen in the dental development period depends on environmental and genetical factors. The anomaly affects the development and growth of oro-dental structures negatively and causes psychological, esthetic and functional problems. The aim of this study is to research the characteristics, dental development, tooth dimensions, dental anomalies, salivary flow rate and mutations on MSX1 gene which has been associated with tooth agenesis on patients with tooth agenesis.Except for third molars, 82 patients with 1 to 6 teeth missing (Group I), 26 patients with more than 6 teeth missing (Group II) and 50 patients with no missing teeth (Group III), were included in this study. All the patients were healthy and had no syndromes. The number of missing teeth per child, frequency of missing teeth, quotient of the unilateral and bilateral tooth agenesis, distribution of missing teeth by upper/lower jaws, right/left sides and sex were determined. Dental age and anomalies were evaluated. Mesiodistal, buccopalatinal/labiolingual and cervicoincisal/cervicoocclusal tooth dimensions were measured on models. Salivary flow rate was calculated and MSX1 gene was sequenced from blood samples. Data was analyzed statistically.Patients with tooth agenesis showed delayed dental development, differences in tooth shape, short root anomaly, taurodontism, dens invaginatus and infraocclusion of primary molars. In group II, tooth dimensions were determined smaller than group I and the control group. Salivary flow rate was not associated with tooth agenesis. Mutations or polymorphisms on MSX1 gene were identified in 6 patients.Tooth agenesis is a multifactorial condition which presents morphological differences and developmental delays on dentoalveolar structures. Therefore it should not be regarded as just a number anomaly and patients should be provided to receive an accurate treatment following early diagnose.
Collections