Gelişimsel mine defektlerinde uygulanan rezin infiltrant ve mikroabrazyon tedavilerinin renk maskeleme etkinliklerinin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Çalışmamızda, gelişimsel mine defekti bulunan ön dişlere rezin infiltrant tedavisi ve mikroabrazyon ile birlikte uygulanan 2 farklı trikalsiyum fosfat ve kazeinfosfopeptid amorf kalsiyum fosfat remineralizasyon ajanlarının renk maskeleme etkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Ayrıca, gelişimsel mine defekti bulunan kesici dişlere sahip bireylerin estetik kaygıları değerlendirilmiştir.Gereç ve Yöntem: Çalışmaya, 8-17 yaş arası çalışma için belirlenen ön kesici dişler dahil edilmiştir. Çalışma, 1. grup Florozis Diş Yüzey İndeksi 1-4 skor aralığındaki 128 florozis ve 2. grup Modifiye Gelişimsel Mine Defekti İndeksi 1-5 skor aralığındaki 161 hipomineralizasyon görülen diş üzerinde yürütülmüştür. 1. ve 2. gruplara sırasıyla Icon®, Opalustre®+Clinpro White Varnish® ve Opalustre®+Tooth Mousse® tedavileri uygulanmıştır. Çalışmaya katılan dişlerin renk değerlendirmeleri için görsel analog skalası ve spektrofotometre kullanılmıştır. Spektrofotometre ile değerler, işlem öncesi, işlem sonrası, 3. ve 6. aylarda L*,a*,b* ve ΔE değerleri kaydedilmiştir. Hastaların dişleri ile ilgili estetik kaygılarını değerlendirmek için Modifiye Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Etki Profili anketi uygulanmıştır. Sonuçlar istatistik olarak değerlendirilmiştir.Bulgular: Gelişimsel mine defekti görülen kesici dişlerde tüm tedavi uygulamalarının sonucunda klinik olarak fark edilebilir değişiklik elde edildiği tespit edilmiştir. Her 2 grupta görsel analog skor değerleri en yüksek Icon grubunda elde edilmiştir.L* değerleri değerlendirildiğinde; 1. grupta zamana göre en yüksek artış işlem sonrasında Icon grubunda olmuştur, Tooth Mousse ve Clinpro grubu bunu takip etmiştir. Zaman ve materyale bağlı faktörlere göre değerlendirildiğinde 2. grupta anlamlı fark görülmemiştir. ΔE değerleri değerlendirildiğinde 1. grupta, zamana göre en yüksek artış işlem sonrasında Icon grubunda elde edilmiştir. 2. grupta ΔE değerleri, işlem sonrası en düşük Tooth Mousse grubunda bulunmuştur. Her 2 grupta; tüm tedavi gruplarında ve zamanlarda 'ΔE>3,7' bulunmuştur. Estetik kaygı ile ilgili yapılan değerlendirmede, florozis grupları arasında estetik kaygı ile ilişkinin olmadığı belirlenmiştir.Sonuç: Gelişimsel mine defekti görülen dişlerde rezin infiltrant ve mikroabrazyon uygulamalarının sonucunda, hem görsel analog skalası hem de spektrofotometre kullanılarak klinik olarak fark edilebilir değişiklik olduğu belirlenmiştir. Tüm gruplarda ΔE değeri, en yüksek işlem sonrası bulunmuştur ve en yüksek ΔE değeri rezin infiltrant grubunda elde edilmiştir. Hipomineralizasyon grubunda estetik kaygı ön plana çıkmıştır. Objective: This study aimed to evaluate color masking effect from treatments with resin infiltrant and two different remineralization agents (tricalcium phosphate and caseinphosphopeptide-amorphous calcium phosphate) applied with microabrasion to anterior teeth with developmental enamel defects. Also, the aesthetic concerns of the individuals with incisors with developmental enamel defects were evaluated.Materials and Methods: The incisors of patients aged 8–17 were evaluated. The study involved two groups including 128 fluorosis cases with scores of 1–4 on the Tooth Surface Index of Fluorosis and 161 hypomineralization cases with scores of 1–5 on the Modified Developmental Defects of Dental Enamel Index. These two groups were further divided based on the treatment received: Icon®, Opalustre®+Clinpro White Varnish®, and Opalustre®+Tooth Mousse®. Visual analogue scale and spectrophotometer were used for the color evaluations of the teeth participating in the study. The spectrophotometric L*, a*, b* and ΔE values were recorded before treatment, after treatment, in the 3rd month, and in the 6th month. Modified Children's Oral and Dental Health Impact Profiles Questionnaire was applied to evaluate the aesthetic concerns of patients about their teeth. The results were evaluated statistically.Results: It has been found that clinically noticeable changes are obtained as a result of all treatment applications in the incisor teeth with developmental enamel defect. In both groups, visual analogue scores were obtained in the highest group Icon.The largest increase in L* values over time after treatment was in Icon on Group 1, followed by Tooth Mousse and Clinpro. In addition, there were no significant differences in Group 2. The largest increase in ΔE values over time after treatment was in Icon on Group 1. The lowest ΔE values after treatment were in Tooth Mousse on Group 2. ΔE values were higher than 3.7 (ΔE > 3.7) over time in all the treatment groups of both Group 1 and 2. In evaluating the aesthetic concerns, it was determined that there was no relationship between fluorosis groups and aesthetic concerns.Conclusion: It has been determined that the teeth with developmental enamel defects are clinically noticeable changes, both by visual analogue scale and spectrophotometer, as a result of resin infiltrant and microabrasion applications. The ΔE value was the highest after treatment for all groups, and it was the highest in the resin infiltrant group. Aesthetic corcens has come to the forefront in the hypomineralization group.
Collections