Deneysel femur kırığı oluşturulan ratlarda biyokompozit kaplı intramedullar pinlerin biyouyum ve kırık iyileşmesi üzerine etkilerinin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma ile; hidroksiapatit (HA), hegzagonal bor nitrür (h-BN), kitosan (Cs) ve tip 1 kollajen (Ct1) içeriği ile yeni oluşturulan bir biyokompozitle kaplanan intramedullar pinlerin deneysel femur kırığı oluşturulan ratlarda biyouyumluluk ve kırık iyileşmesi üzerine etkilerinin araştırılması amaçlanmıştır.Çalışma kapsamında Wistar albino ırkı, 300-500 g aralığında ağırlığa sahip toplam 60 adet erişkin erkek rat kullanıldı. Ratlar, A (kaplamasız) ve B (biyokompozit kaplamalı) implant uygulanmak üzere rastgele iki gruba ayrıldı. Femur'a lateral yaklaşım ile ulaşılarak diyafizer transvers kırık oluşturuldu. Paslanmaz çelik ve biyokompozit (HA/h-BN/Cs/Ct1) kaplamalı paslanmaz çelik implantlar intramedullar pin olarak retrograd yöntemle uygulandı. Bu gruplar da sakrifikasyon tarihlerine göre A1 ve B1 (15.gün), A2 ve B2 (30.gün), A3 ve B3 (45.gün) alt gruplarına ayrıldı. Postoperatif ilk hafta pansuman ve antibiyotik uygulamaları yapıldı. Elde edilen klinik, radyografik, hematolojik, biyokimyasal ve histopatolojik bulgular karşılaştırmalı olarak değerlendirildi.Kaplamasız ve biyokompozit kaplamalı implant uygulamalarının bulguları alt gruplar arasında karşılaştırıldığında; klinik, radyografik, hematolojik ve histopatolojik veriler birbiri ile tutarlı ve benzer bulundu. Biyouyumluluğu bozan bir bulguya dair istatistiksel anlamlı fark bulunamadı. Histopatolojik incelemelerde kaplama biyomalzemesinin 15, 30 ve 45 günlük süreçlerde rezorbe olmadığı görüldü. Biyokimyasal incelemelerde özellikle kallus oluşumu dönemine işaret eden A2-B2 alt grupları karşılaştırıldığında; B2 alt grubunun ALP ve ALT değerlerinin istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksek iken CK, LDH, Cr ve BUN değerlerinin ise daha düşük olması biyokompozit kaplamalı implantların olumlu etkilerinin en yoğun olarak bu dönemde ortaya çıktığını göstermiştir. Biyomalzeme içeriğinin biyouyumlu olduğu böylece ortaya konmuştur. Ancak, kaplama yüzeyinin sterilizasyon ve cerrahi işlemlere karşı fiziksel dayanıklılığının artırılmasının elzem olduğu sonucuna varıldı. Sonuç olarak; biyokompozit kaplamalı paslanmaz çelik implantların kemiğe intramedullar uygulamasında biyouyumluluk gösterdiği; klinik, radyografik, hematolojik, biyokimyasal ve histopatolojik bulguların yorumlanmasına dayanarak belirlendi. Kırık iyileşmesini olumsuz etkileyen veya biyouyumu bozan sistemik veya lokal bir reaksiyona yol açmadığı görüldü. Bununla birlikte kısa vadede kırık iyileşmesini önemli veya belirgin miktarda artıran veya hızlandıran bir etkiye sahip olmadığı sonucuna varıldı. In this study; it was aimed to investigate the effects of intramedullary pins coated witha newly formed biocomponent of hydroxyapatite (HA), hexagonal boron nitride (h-BN),chitosan (Cs) and type 1 collagen (Ct1) on biocompatibility and fracture healing in experimentalfemur fractured rats.A total of 60 adult male Wistar rats weighing 300-500 g were used in the study. The ratswere randomly divided into two groups for implantation of A (uncoated) and B (biocompositecoated) implants. The diaphyseal transverse fracture was achieved by reaching the femur vialateral approach. Stainless steel and biocomposite (HA/h-BN/Cs/Ct1) coated stainless steelimplants were used retrogradely as intramedullary pins. These groups were divided intosubgroups A1 and B1 (15th day), A2 and B2 (30th day), A3 and B3 (45th day) according to thedate of sacrification. In the first postoperative week, dressings and antibiotics were applied.Clinical, radiographic, hematological, biochemical and histopathological findings wereevaluated comparatively.When the findings of uncoated and biocomposite coated implants were comparedamong subgroups; clinical, radiographic, hematological and histopathologic findings wereconsistent and similar. No statistically significant difference was found for a finding thatdisturbed biocompatibility. Histopathological examinations showed that coating biomaterialsdid not resorbe during 15, 30 and 45 days. Compared with A2-B2 subgroups, which especiallypoint to the callus formation period in biochemical examinations, the B2 subgroup showedhigher ALP and ALT values at a statistically significant level, while CK, LDH, Cr and BUNvalues were lower, indicating that positive effects of biocomposite coated implants occurredmost intensively during this period. It is thus revealed that biomaterial's content isbiocompatible. However, it has been concluded that it is necessary to increase the physicalstrength of the coating surface against sterilization and surgical procedures. As a result; basedon interpretations of the clinical, radiographic, hematological, biochemical andhistopathological findings, the biocomposite coated stainless steel implants were determinedshow biocompatibility in intramedullary application to the bones. It did not lead to a systemicor local reaction that adversely affected fracture healing or disturbed the biocompatibility.Nevertheless, it was concluded that it did not have an effect to increase or accelerate fracturehealing in any important or significant amount.
Collections