Polikistik over sendromlu hastalarda insülin direnci ve oksidatif stres arasındaki ilişki
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
AMAÇ: Polikistik over sendromu (PKOS) üreme çağındaki kadınların en sık endokrin bozukluklarından birisidir. Ovulatuar disfonksiyon, hiperandrojenizm ve polikistik overler ile karakterizedir. Dahası PKOS insülin direnci, obezite ve fibrinolitik profilde düzensizliklere neden olarak tip 2 diyabet ve kardiyovasküler hastalık riskini attırır. PKOS patofizyolojisi tam olarak anlaşılamamıştır. Literatürdeki PKOS ile ilgili birçok çalışmada dolaşımdaki inflamatuar moleküllerin ve oksidatif stres belirteçlerinin arttığı gösterilmiştir. Çalışmamızın amacı polikistik over sendromlu hastalarda insülin direnci ile oksidatif stress arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Ürotensin 2, katalaz, süperoksid dismutaz çalışmamız kapsamında incelenecek oksidatif stres radikalleridir.GEREÇ ve YÖNTEM: Çalışmamız klinik ve prospektif bir çalışmadır. Örnekleme 18 yaş üstü reprodüktif çağdaki 75 PKOS olmayan ve 75 PKOS hastası toplamda 150 kişi alınmıştır. Çalışma, Mustafa Kemal Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum polikliniğinde Eylül 2016 - Şubat 2017 tarihleri arasında başvuran hastalara yapılmıştır. Hastalara medeni durum, yaş ile ilgili sosyodemografik özellikleri içeren sorular soruldu. Sigara kullanımı soruldu. Boy ve kilo ölçümü yapıldı. Obstetrik öyküsü alındı. Mens özellikleri irdelendi. Hirşutizm ve akantozis nigrikans varlığı araştırıldı. Ultrasonografi ile ovaryan rezerv ve folikül miktarı bakıldı. Hastalardan mensin ilk beş gününde sabahleyin aç karnına kan örneklemi yapıldı. Hemogram, lipid profili, hormon profili, insülin ve açlık kan glukozu bakıldı. Ürotensin 2, süperoksid dismutaz (SOD) ve katalaz gibi oksidatif stres radikallerine bakıldı. Veriler toplanıp SPSS13 paket programı ile değerlendirildi. p< 0.05 anlamlı kabul edildi. Mustafa Kemal Üniversitesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulunun onayı alındı.Çalışmamıza, okuma yazma bilmeyen ve onam veremeyecek durumda psikolojik rahatsızlığı olan hastalar dâhil edilmemiştir.BULGULAR: Çalışmamıza katılan ve Rotterdam 2003 ESHRE/ASRM kiterlerine göre PKOS tanısı konan 75 hastamızın yaş ortalaması 23,1±4,9, vücut kitle indeksi ortalaması 23,6±4,9, mens süresi ortalaması 47,9±26,6 olarak bulunmuştur. Aynı şekilde PKOS tanısı dışlanan kontrol grubunu oluşturan normal bireylerdeki yaş ortalaması 27±6,8, vücut kitle indeksi ortalamsı 24,1±4,9, mens süresi ortalaması 27,5±8,2 gün olarak bulunmuştur. Polikistik over sendromlu hastalarda dolaşımda çoğunlukla androjen miktarları artmış olarak tespit edilir. Çalışmamızda da total testesteron düzeyi artmış olarak bulunmuş ama istatistiksel olarak anlamlı görülmemiştir (p>0,05). Çalışmamızda polikistik over sendromlu hastalarda artmış insülin direnci saptanmış olup istatistiksel açıdan anlamlılık arz etmektedir (p<0,05). Polikistik over sendromu olup vücut kitle indeksi 25'in üzerinde olan (fazla kilolu) hastalarla normal kilodaki hastalar insülin direnci açısından değerlendirildiğinde fazla kilolu hastalarda insülin direnci daha çok görülmesine karşın istatistiksel olarak anlamsızdır (p>0,05). PKOS'lu hastalar hiperkolesterolemi açısından değerlendirildiğinde kontrol grubunda beklenenin aksine daha yüksek bulunmuş ama istatistiksel olarak anlamsızdır (p>0,05). Çalışmamızda LH/FSH oranının 2' nin üzerinde olması cut-off değer olarak alınmış ve bu durum istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,05). Çalışmamızda PKOS'lu hastalarda hirşutizm %93 pozitif olarak bulunmuş ve istatistiksel olarak anlamlıdır (p<0,05). Çalışma grubunda bulunan PKOS'lu hastalarda LDL kolesterol düzeyi ortalaması 94±27,2, HDL kolesterol düzeyi ortalaması 52,8±13,4, total kolesterol düzeyi ortalaması 167±32,4, trigliserit düzeyi ortalaması 97±50,1, RDW düzeyi ortalaması 13,1±2,01, MPV düzeyi ortalaması 10,1±0,9 olup kontrol grubuyla karşılaştırıldığında düşük bulunmuş fakat istatistiksel olarak anlam ifade etmemektedir (p>0,05). Hs-CRP düzeyi ortalaması 3,1±2,4, ferritin düzeyi ortalaması 23±20,5, demir düzeyi ortalaması 67,4±48, prolaktin düzeyi ortalaması 10,9±17,3 olup kontrol grubuyla karşılaştırıldığında daha yüksek olmakla birlikte istastistiksel olarak yine anlamsız bulunmuştur (p>0,05). Oksidatif stres radikallerinden katalaz değeri ortalaması 37,4±26,3, ürotensin 2 değeri ortalaması 6,9±4,8, SOD değeri ortalaması 1,12±0,55 olarak bulunmuş olup kontrol grubu ile kıyaslandığında daha yüksek tespit edilmiştir. Bu yükseklik katalaz ve ürotensin 2 için istatistiksel olarak anlam ifade etmişken (p<0,05); SOD için istatistiksel olarak anlamsızdır (p>0,05).SONUÇ: Polikistik over sendromlu hastalarda insülin direnci istatistiksel olarak anlamlı iken fazla kilolu ve normal kilolu hastalarda istatistiksel fark bulunamamıştır. Polikistik over sendromlu hastalarda hirşutizm ve ultrasonografide polikistik over görünümü yüksek oranda izlenmekte ve istatistiksel olarak anlamlı iken akantozis nigrikans varlığı istatistiksel olarak anlamsızdır. Polikistik over sendromlu hastalarda yüksek oranda hirşutizm (%93) izlenmekte ve istatistiksel olarak anlam ifade etmekte iken hiperkolesterolemi açısından istatistiksel olarak anlamsal fark bulunmamıştır. Androjen yüksekliği PKOS'lu hastalarda izlenmekteyken istatistiksel olarak fark yoktur. Oksidatif stres radikalleri yüksek bulunmuş olup katalaz ve ürotensin 2 için istatistiksel anlam var iken; SOD için istatistiksel olarak anlamsızdır. Geniş ölçekli çalışmalara ihtiyaç vardır.Anahtar Sözcükler :PKOS, İnsülin, Ürotensin 2, Oksidatif Stres OBJECTIVE: Polycystic ovarian syndrome (PCOS) is one of the most common endocrine disorders in women of reproductive age. Ovulation is characterized by dysfunction, hyperandrogenism and policystic ovaries. Furthermore, PCOS leads to insulin resistance, obesity, and irregularities in the fibrinolytic profession that increase the risk of type 2 diabetes and cardiovascular disease. The pathophysiology of PCOS is not fully understood. Many studies on PCOS in the literature have shown increased circulating inflammatory molecules and oxidative stress markers. The aim of our study is to demonstrate the relationship between insulin resistance and oxidative stress in patients with polycyctic ovarian syndrome. Urotensın 2,catalase and superoxide dismutase are an oxidative stress radicals to be investigated within the scope.MATERIALS AND METHODS: Our study is a clinical and prospective study. Sampling A total of 150 people were enrolled in the reproductive ages of 18 years and over, 75 without PCOS patients and 75 PCOS patients. The study was performed in Mustafa Kemal University Health Practice and Research Hospital Obstetrics and Gynecology Clinic between September 2016 and February 2017. Patient marital status, age questions about related sociodemographic characteristics were asked. The use of cigarette was asked. The size and weight measurement were done. Obstetrical story was taken. Hirsutism and acanthosis nigricans were investigated. Blood samples were taken on an empty stomach in the morning in the first five days of the menstruel cycles. Whole blood count, lipid profile, hormone profile, insuline and fasting blood glucose were examined. Urotensin 2, superoxide dismutase and catalase are the oxidative stress radicals were looked at. The data were collected and evaluated using the SPSS13 package program. P < 0.05 was considered significant. Approval of Mustafa Kemal University Clinical Research Ethics Committee.Patients with psychological distress were excluded if they were not able to work, illiterate or give approval.RESULTS: In our study, the mean age of the 75 patients diagnosed with PCOS according to Rotterdam 2003 ESHRE / ASRM subjects was 23.1±4,9, the mean body mass index was 23.6±4,9, and average of mens time was 47.9±26,6. The mean age of the normal individuals constituting the control group excluding PCOS 27±6,8, average body mass index was 24.1±4,9, and average of mens time was 27.5±8,2 days. In patients with polycystic over syndrome, the amount of androgens increased mostly in circulation. In our study, total testosterone level was found to be increased but not statistically significant (p>0,05). In our study, increased insulin resistance was detected in patients with polycystic over sendrome and statistically significant (p <0,05). Patients with polycystic over syndrome who had a body mass index greater than 25 (overweight) and normal weight patients had insulin resistance compared but not statistically significant(p>0,05). Patients with PCOS were found to have lesser levels of hypercholesterolemia than the control group, but statistically insignificant (p> 0.05). In our study, the cut-off value of LH/FSH ratio was taken 2 and statistically significant (p <0,05). In our study, hirsutism was found to be 93% positive in patients with PCOS and statistically significant (p <0,05). In the study group, LDL cholesterol level averaged 94±27,2, HDL cholesterol level averaged 52,8±13,4, total cholesterol level averaged 167±32,4, triglyceride level averaged 97±50,1, RDW level averaged 13.1±2,01, MPV level averaged 10.1±0,9 and when compared with the control group it was lesser but statistically insignificant (p> 0.05). The mean Hs-CRP level was 3.1±2,4, ferritin level was 23±20,5, iron level was 67.4±48, prolactin level was 10.9±17,3 and compared with the control group, it was higher but statistically insignificant found again (p> 0.05). The oxidative stress radicals were found to have a catalase value of 37,4±26,3, a urotensin 2 value of 6,9±4,8 and an SOD value of 1,12±0,5 which was higher when compared with the control group. The height was statistically significant for catalase and urotensin 2 (p <0.05); It is statistically insignificant for SOD (p> 0.05).CONCLUSIONS: While insulin resistance was statistically significant in patients with polycystic ovary syndrome, there was no statistical difference in overweight and normal weight patients. In patients with polycystic ovary syndrome, hirsutism and usg were observed at high rate and statistically significant, while acanthosis nigricans was statistically insignificant. Patients with polycystic ovary syndrome (93%) were observed and statistically significant while there was no statistically significant difference in terms of hypercholesterolemia. There is no statistical difference when the androgen elevation is observed in patients with PCOS. Oxidative stress radicals were found to be high and there was statistical significance for catalase and urotensin 2; It is statistically insignificant for SOD. Large scaled studies are needed.Keywords: PCOS, İnsuline, Urotensine 2, Oxidative Stress
Collections