Kronik lenfositik tiroiditin IGG4 ilişkili hastalık ile ilişkisinin retrospektif olarak araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
IgG4-İlişkili hastalık (IgG4-İH) iki binli yıllarda tanımlanmış, pek çok organ sistemini tutan, yoğun lenfoplazmositer infiltrasyon içinde artmış IgG4 pozitif plazma hücreleri içeren, fibrozis ile karakterize otoimmün bir hastalıktır.Kronik lenfositik tiroidit, tiroid bezinde lenfosit infiltrasyonu gösteren pek çok hastalığı kapsayan histopatolojik bir tanımlamadır. Literatürde IgG4-İH'ın tiroid bezini tutabildiğini gösteren yayınlar mevcuttur. Bu tutulum sonucu IgG4-Tiroiditi denen yeni bir antite tanımlanmıştır. Çalışmamızın amacı kronik lenfositik tiroidit tanısı verdiğimiz hastaların tiroid dokularını immünohistokimyasal olarak inceleyip; IgG4-ilişkili ve IgG4-ilişkisiz olarak ayırarak bu iki grubu histopatolojik, serolojik ve klinik farklılıkları açısından araştırmaktır.Çalışmamızda Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı'nda 2017-2019 yılları arasında KLT tanısı almış 84 olgu incelenerek immünohistokimyasal olarak IgG4-ilişkili ve ilişkisiz olarak iki gruba ayrıldı. IgG4-ilişkili olarak değerlendirilen 9 olguda, diğer 75 olguya göre immünohistokimyasal olarak IgG4 pozitif plazmosit sayısı, IgG4/IgG pozitif plazmosit oranları (sırasıyla p<0,0001, p<0,0001); histopatolojik olarak lenfoplazmositer infiltrasyon, fibrozis (sırasıyla p<0,0001, p<0,0001); serolojik olarak anti-Tiroid peroksidaz ve anti-Tiroglobulin düzeyleri (sırasıyla p<0,0001, p<0,0001); klinik olarak hipotiroidi sıklığı açısından anlamlı bir yükseklik (p<0,0001) saptanırken; lenfoid folikül formasyonu, eşlik eden benign lezyonlar, tiroid bezi ağırlıkları, yaş ve cinsiyet ile anlamlı bir farklılık olmadığı görülmüştür.Sonuç olarak çalışmamızda IgG4-Tiroiditinin kronik lenfositik tiroiditlerin kalanına göre anlamlı histopatolojik, immünohistokimyasal, klinik ve serolojik farklılıkları olduğu ortaya konmuştur. Yeni bir tiroidit grubu olarak kabul edilmesi için genetik ve immünolojik farklılıklarının ortaya konacağı yeni çalışmalarla konunun incelenmesi gerekmektedir. IgG4-Related disease (IgG4-RD) is a newly recognised autoimmune disease characterized with fibrosis and increased IgG4-positive plasma cells in dense lymphoplasmocytic infiltration which involves many organ systems.Chronic lymphocytic thyroiditis is a histopathological description which includes many diseases that show lymphocyte infiltration in the thyroid gland. In the literature, there are publications showing that IgG4-RD can involve the thyroid gland. As a result of this involvement, a new entity called IgG4-Thyroiditis is defined.The aim of this study was to investigate the thyroid tissues of patients with chronic lymphocytic thyroiditis and immunohistochemically divide them as IgG4-related and not IgG4-related; and investigate histopathological, serological and clinical differences of these two groups.In our study, 84 patients diagnosed with chronic lymphocytic thyroiditis between 2017-2019 at Uludağ University Faculty of Medicine Pathology Department were examined and immunohistochemically divided into two groups as IgG4-related and unrelated.In the 9 cases evaluated as IgG4-related as opposed to other 75 cases: immunohistochemically number of IgG4-positive plasmocytes, IgG4 / IgG-positive plasmocyte ratios (p<0.0001, p<0.0001 respectively); histopathologically lymphoplasmocytic infiltration, fibrosis (p<0.0001, p<0.0001 respectively); serologically anti-Thyroid peroxidase and anti-Thyroglobulin levels (p<0.0001, p<0.0001 respectively); clinically, a significant increase in the frequency of hypothyroidism (p<0.0001) was detected. There was no significant difference between lymphoid follicle formation, accompanying benign lesions, thyroid gland weights, age and gender.In conclusion, it was found that IgG4-Thyroiditis has significant histopathological, immunohistochemical, clinical and serological differences compared to the rest of chronic lymphocytic thyroiditis. In order to be accepted as a new thyroiditis group, it is necessary to examine the subject with new studies that will reveal genetic and immunological differences.
Collections