İhsan Oktay Anar`ın Puslu Kıtalar Atlası romanında dilsel karşıtlıklar
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Tanzimat Döneminde edebiyatımıza giren roman, günümüze gelene kadar gerek biçim gerekse içerik olarak birçok aşama geçirmiştir. Yazarlar, okuyucu ile iletişimini güçlendirmek için çeşitli anlatım teknikleri kullanmışlardır. Çağdaş Türk romanında kullanılan ifade biçimlerinden biri de karşıtlıktır. Karşıtlık, iki kavramdan birinin tam tersi, zıddı olmasına denir. Yazar, karşıt kavramların okuyucu zihnindeki algısından yararlanarak iletiyi güçlü biçimde sunduğuna inanır. Böylece karşıtlıklarla okuyucuyu şaşırtarak olayın ya da iletinin çift yönlü düşünülmesini sağlarken bir bakıma okuyucuya beyin fırtınası yaptırır. Karşıtlık ya da oksimoron yaşamın her alanında karşılaştığımız kavramlardır. Yaşamın içinde en fazla olan sanatlardan biri de edebiyat olduğuna göre karşıtlık, en iyi ifadesini edebiyatta bulmuştur. Modern yaşam, çelişkiler yumağıdır. Modern yaşamın yansıması olan modernist edebiyat da bu karmaşayı karşıtlık yoluyla okuyucularına aktarır. Esasen karşıtlık, felsefe ile mantık alanına giren bir kavramdır. Filozoflar sürekli sorgulama çabası içindedir. Kimi zaman varlığı kimi zaman estetiği kimi zaman bilimi kimi zaman ahlakı sorgulamıştır. Bu sorgulamalarının temelinde hep bir çelişki yatmaktadır. Çelişki, insanı şüpheye götürür. Şüphe ise insanın çok boyutlu düşünmesine neden olur. Nitekim evren, bir çelişkiler silsilesidir. İnsan, bu çelişkileri anlamlandırmak ister. İnsan uğraşılarının temel amacı, çelişkiyi çözümlemektir. Bu çözümleme insanın öğrenme dürtüsüyle doğru orantılıdır. İnsan psikolojisi, karmaşıklığı ve çelişkisiyle edebi esere yansımıştır. Karmaşık ve çelişkilerle dolu olan insan, çağdaş romanımızın yakından ilgilendiği bir konudur. Bu çalışmada, çağdaş romanımızın önemli temsilcilerinden İhsan Oktay Anar'ın Puslu Kıtalar Atlası adlı romanı hem sözcüksel hem de cümlesel bağlamda dilsel karşıtlık açısından incelenecektir. Anahtar Sözcükler: Karşıtlık, sözcüksel karşıtlık, anlatımsal karşıtlık, anlatım The novel which entered our literature in the periof of Tanzimat, has gone through many stages in terms of form and content until today. The authors used various narrative techniques to strengthen communication with the reader. One of the forms of expression that is being used in the contemporary Turkish novel is `the contrast.` The opposite of one of the two concepts is called contrast. The author believes that he's presenting the message in a powerful way by utilizing the perception of the contrasts concepts of reader's mind. Thus with the contrasts surprising the reader, while making possible to think the event or message in a double way and at the same time is having made the reader brainstorming. The contrast or oxymoron are concepts that we came across in every field of life. The litareture is one of the art which has the most possesion in a life for this reason the contrast found his best expression in litareture. The modern life is a clew of paradoxes. The modernist literature which is a reflection of modern life transfers his complexity to readers via contrasts. Actually the contrast is a concept that enters between philosphy and rationality. Philosophers are always in a endeavour of questioning. They sometimes questioned the existence, sometimes the esthetic or the science and sometimes they questioned the morality also. In a basis of these interrogations there is always a contradiction. The contradiction leads to doubt. The doubt causes human to think in a multidimensinal way.Thus the universe is series of paradoxes. The human wants to make sense of contradictions. The main purpose of human labors is to resolve the contradiction. This resolution is directly proportinal with the learning impulse of human. Human psychology, is reflected in the literary work with its complexity and contradiction. The human who is full of complexity and contradictions, is a subject that our contemporary novel the most proximate interested in. We're going to try to examine with linguistic contrast perspective in both lexical and clause cantent, the novel of İhsan Oktay Anar, one of the important representatives of our contemporary novel, which is called `Puslu Kıtalar Atlası` (atlas of misty continental) in this article. Key Words: Contrast, lexical contrast, narrative contrast, expression
Collections