Farklı yöntemlerle oluşturulmuş ana bağlayıcıların deformasyonlarının değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Hareketli bölümlü protezler; bir veya birden çok dişlerin kaybı halinde hem dişleri hem de ilişkili kısımları restore eden, doğal dişler ve/veya mukozadan destek alan, ağıza yerleştirilip çıkartılabilen protezlerdir. Dental implantolojinin gelişmesine rağmen günümüz ekonomik koşullarında maliyet açısından her hastaya implant üstü protetik restorasyon mümkün olmadığı için, hareketli protezler hala tercih edilmektedir. Hareketli bölümlü protezlerde, dental arkın her iki tarafındaki elemanları birbirine bağlayan protez kısımlarına ana bağlayıcı denir. Hareketli bölümlü protezin temel yapısal unsurlarından olan ana bağlayıcılar, fonksiyonlarını maksimum etkinlikle yerine getirmek ve basınçlar karşısında eğilip bükülmemesi için yeterli deformasyon direncine sahip olmalıdırlar. Çalışmada lazer sinter ve geleneksel döküm yöntemleriyle üretilmek için palatal bant, lingual plak ve iki farklı lingual bar (4x1,7 mm lingual bar ve 5x1,5 mm lingual bar) olmak üzere dört farklı ana bağlayıcı, bilateral dişsiz sonlanacak tasarımda SolidWorks 2017 yazılım programında oluşturuldu. Tasarlanan her bir ana bağlayıcı tipinden 6' şar adet olmak üzere toplam 48 adet ana bağlayıcı üretildi. İki farklı üretim tipleriyle yapılan ana bağlayıcılar, özel olarak üretilen deformasyon cihazına, dişsiz sahanın bir tarafından vidalar yardımı ile sabitlendi. Karşıt dişsiz bölgenin tam ortasına, horizontal düzlem üzerinde, genişliği 1mm olacak şekilde sonlanan bir uç ile 1250 gr ağırlık uygulandı. Kuvvet uygulandıktan sonra ana bağlayıcıların üzerinde yer alan deformasyon ölçüm çıkıntısına tam temas eden dijital bir komparatör yardımıyla deformasyon miktarları sayısal olarak ölçüldü.Çalışmanın sonucunda, lazer sinter yöntemiyle üretilen ana bağlayıcıların deformasyon miktarları, döküm yöntemiyle üretilenlere göre daha yüksek olduğu tespit edildi. Farklı yöntemlerle üretilen ana bağlayıcılar arasında deformasyon direnci en yüksek lingual plak bulundu. Alt çene ana bağlayıcıları arasında deformasyon direnci en düşük olan 5x1,5 mm' lik lingual bar bulundu. Döküm ve lazer sinter yöntemiyle üretilen palatal bantın deformasyon miktarları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı.Sonuç olarak çalışmanın sınırları dahilinde, deformasyon dirençlerinin lazer sintere göre daha yüksek olması nedeniyle döküm yöntemiyle üretilen ana bağlayıcıların tercih edilmesi daha uygundur.Anahtar Kelimeler: Hareketli Bölümlü Protez, Ana Bağlayıcı, Lazer Sinterizasyon Removable partial dentures are the prosthesis which is supported by natural teeth and/or mucosa and they restore both teeth and soft tissue. Despite the development of dental implantology, implant-supported prosthetic rehabilitation is not possible for every patient in today's economic conditions because of its high cost so removable dentures are still preferable. At removable partial dentures, major connectors are the connectors that interconnect components of both side of dental arch. Major connectors which are one of the main components of the removable partial dentures, should have adequate deformation resistance in order not to bend against pressure and to achieve maximum effectiveness. In this study, for different laser sintered and conventional casted four different major connectors, including palatal band, lingual plate and two different lingual bars (4x1.7 mm lingual bar and 5x1.5 mm lingual bar) are designed with solidworks 2017 software program for bilateral toothless cases. A total of 48 major connectors (6 of each designed) were produced. The major connectors made with different production types which were fixed to the specially produced deformation device with the help of screws from one side of the toothless area. 1250 gr weight was applied to the center of the opposite toothless region, with a tip ending on the horizontal plane with a width of 1 mm. After applying force, the amount of deformation was measured numerically with the aid of a digital linear gauge fully in contact with the deformation measurement protrusions on the major connectors.As a result of the study, it was determined that deformation amounts of major connectors produced by laser sinter method were higher than those produced by casting method. The lingual plaque was found to have the highest deformation resistance among the major connectors produced in different methods. Between the mandibular major connectors, lingual bar which is 5x1,5 mm had a lowest deformation resistance. No statistically significant difference was found between deformation amounts of palatal band produced by casting and laser sinter method.As a result, with in the limitations of the study it may be more suitable to choose the major connectors which is produced by the casting process, since the deformation resistances are higher than the laser sintering.Keywords: Removable Dental Prosthesis, Major Connector, Laser Sintering
Collections