Manifestations of gendercidal trauma in the short stories of Kirkor Ceyhan
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Gendercide şiddetin cinsiyetleştirilmesi ve failler tarafından kurbanların yok edilmesi için kullanılan cinsiyet merkezli stratejilere atıfta bulunan bir terimdir. 1915'in çalkantılı yıllarında Osmanlı İmparatorluğu'nun da Ermenilere karşı cinsiyet bazlı uygulamaları olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu tarafından Ermenilere karşı uygulanmış cinsiyet bazlı stratejiler ilk önce Ermeni erkeklerinin seçilmeleri, yerlerinden edilmeleri, askere alınmaları ve yok edilmeleri ile bunu takiben Ermeni kadınlarının tecrit edilmeleri, toplanmaları ve Müslümanlaştırılmaları olarak tanımlanabilir.Bu sebepten, edebiyatın cinsiyet odaklı travmayı nasıl naklettiğine ve travmanın temsile nasıl karşı geldiğine odaklandım. Bunu yaparken, Kirkor Ceyhan'ın kısa hikayelerindeki tarihsel analize dilin kifayesizliği, kayıp, yas tutmak ve yüzleşmek gibi psikanaliz konseptleri uyguladım. Türk Ermeni edebiyatındaki cinsiyet odaklı travma çeşitlemelerini incelerken, Ermeni yazar Kirkor Ceyhan'ın hikayelerini tahlil ettim çünkü hikayelerinde 1915'e dair cinsiyet odaklı travmayı yansıtmasıyla Ceyhan'ın Türkiye'de benzersiz bir yeri var.Eserlerinde felakete dair cinsiyet odaklı travmayı yansıtması ve kısa hikayelerinde sessizliği kırmasıyla 19.yüzyıl sonu 20.yüzyıl başı Türkiye'li Ermeni erkek meslektaşları Mıgırdıç Margosyan, Agop Arslanyan, Hagop Mintzuri, Hamasdeğ, Zaven Biberyan ve Vahan Totovents'ten değişik bir tutum sergiler Ceyhan. Böylelikle onun anlatısı Ermeni erkeklerinin askere alınmaları, Müslümanlaştırılmaları ve sünnet edilmeleri ile Ermeni kadınlarının cinsel istismarı, Müslümanlaştırılmaları ve Müslüman evlere alınmaları üzerine odaklanmaktadır. Gendercide is a term that refers to genderization of terror in war and the gender-selective strategies adopted by the perpetrators to liquidate the victims. The turbulent years of 1915 in the Ottoman Empire also had sex-specific implementations against the Armenians. The gendercidal strategies adopted by the Ottoman Empire against the Armenians can be characterized by the pre-selection, dislocation, conscription and extermination of Armenian men at first hand and the concomitant isolation, concentration and Islamization of Armenian women.Therefore, I focused on how literature conveys gendercidal trauma and how trauma challenges representation. In doing so, I adopted pscyhoanalytic concepts such as impossibility of language, loss, mourning and working through to historical analysis in the short stories of Kirkor Ceyhan. Whilst scrutinizing the manifestations of gendercidal trauma in Armenian-Turkish literature I analyzed the short stories of Armenian author Kirkor Ceyhan since he has a uniqe stance in Turkey as an author who has delineated the gendercidal trauma pertinent to 1915 in his short stories.Ceyhan takes a different attitude from his late 19th and early 20th century Armenian-Turkish male counterparts such as Migirdic Margosyan, Agop Arslanyan, Hagop Mintzuri, Hamasdeğ, Zaven Biberyan and Vahan Totovents by delineating the gendercidal trauma related to the Catastrophe and breaking the silence in his short stories. Thus, his narrative focuses on conscription, Islamization and circumcision of Armenian men and the sexual exploitation, Islamization and absorption into Muslim households of Armenian women.
Collections