Helikobakter pilori teşhis ve tedavisi takibinde C14 üre soluk testinin rolü
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bu çalışmanının amacı, 14C-üre soluk testinin H. pilori tanı ve tedavi takibindeki rolünü histopatolojik veriler ve CLO testi ile karşılaştırarak belirlemektir. Çalışmaya histopatolojik açıdan H. pilori saptanan ve tedavi uygulanmamış 23 hasta ve 8 kontrol grubu olmak üzere 31 birey dahil edildi. Olguların ll'i erkek, 20' si kadın olup, yaş ortalaması 36±12 idi. 10 olguya H.pilori eradikasyon 3'lü tedavi protokolü uygulandı, tedavi bitiminden 1 ay sonra histopatolojik değerlendirme, CLO ve soluk testleri tekrarlanmıştır. Hastaların teste gelmeden önce saat 24:00'ten itibaren veya en az 6 saat olmak üzere aç kalmaları istenmiştir. Her hastaya 20 mi su içinde 5X Ci (185 kBq) 14C-üre oral yolla verilmiştir. 15 dakikanın bitiminde hastalardan soluk örnekleri alındı. Soluk örneği toplandıktan sonra solüsyonun üzerine 10 mi sıvı sintilasyon kokteyli eklenmiştir. Örnekler 10 dakika sıvı sintilasyon analizöründe sayılmıştır. Histopatolojik olarak normal mide mukozası saptanan, normal olgu grubunun soluk testinden elde edilen ortalama değeri 86.87±62 DPM olarak saptanmıştır; ve ortalamanın iki standart deviasyon değeri üzeri olan 211 DPM cut-off değeri olarak belirlenmiştir. 211 dpm'in üzeri olan sayımlar. H.pilori açısından pozitif olarak, bu değerin altındaki sayımlar ise H. pilori açısından negatif olarak kabul edilmiştir. Pozitif hasta grubu ile normal grup arasında farklılık student-t testi ile istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0.05). Histopatoloji sonuçlan altın standart olarak kabul edildiğinde; pozitif 23 hastanın 23 'nünde üre soluk testi sonuçlan pozitif olarak saptanmıştır. Bu hastalann 2 'sinin CLO sonuçlan yanlış negatif olduğu gözlenmiştir. H. pilori yönünden negatif olan 8 hastanın 8 'ininde üre soluk testi ve CLO sonuçlan negatif olarak saptanmıştır. 61Tedavi sonrası tekrar I4C-üre soluk testi uygulanan 10 kişilik hasta grubunun histopatolojik değerlendirmesinde H. pilori yönünden 8 hasta negatif, 2 hasta pozitif olarak gözlenmiştir. Tedavi uygulanan 1 hastada 14C-üre soluk testi ve CLO testleri yanlış pozitif, diğer bir hastada CLO testi yanlış negatif olarak saptanmıştır. Elde edilen bu sonuçlara göre, Çalışmamızda 14C-üre soluk testi protokolünün, duyarlılığı %100, özgüllüğü %94 olarak bulunmuştur. Yöntemin geliştirilerek klinik pratiğe indirgenmesi yönünde son yıllarda yapılan çalışmalarla uyumlu olarak, yüksek tanı değerine sahip olduğu saptanmıştır. Ayrıca aktivite, şiddet ve bakteri kolonizasyonu açısından yapılan grade'leme çalışmasında 14C-üre soluk testinin semi-kantitatif bir yöntem olarak kullanılabileceği kanısına varılmıştır. 14C-üre soluk testinin diğer tanı yöntemleri ile karşılaştırıldığında yüksek duyarlılık ve özgüllüğünün yanında; non- invaziv oluşu, düşük maliyeti ve pratik olması bakımından özellikle tedavi sonrası takipte, H. pilori eradikasyonun teyidi için yapılan endoskopi sonrası histopatoloji ve CLO yerine kullanılabilecek değerli bir tanı yöntemi olduğu saptanmıştır. 62 SUMMARY The aim of this study was to determine the role of 14C-urea breath test in the diagnosis of H. Pilori and to follow up H. pilori infection after triple drug therapy and comparing results with histopathology and CLO test. Twenty-three patients having no medication and whom histopathology results were H. pilori positive and 8 normal subjects, total 31 subjects were included in the study. Patients (11 men, 20 women) mean age was 36±12. Ten patients treated for H. pylori's infection with the triple therapy regimen. Four weeks after completion of triple therapy these patients breath tests, histological examinations and CLO tests were repeated. Patients were fasted for at least 6 hours, usually overnight before the test. The patients were given an oral dose of 5(i, Ci (185 kBq) 14C-urea in 20 ml water. Breath samples were taken 15 minute after administration of labelled compound. After addition of 10ml scintillation fluid, samples were counted in a liquid scintillation counter. Mean breath test result of control group was 86.87±62 DPM. 211 DPM(Mean +2 SD) was used as a cut-off value. Counts higher than 211 DPM were accepted as H. Pilori positive, lower values than 211 DPM were accepted as H. pilori negative. Difference between H. pilori positive and H. pilori negative groups was statistically significant (p<0.05). When histological results were accepted as gold standard 23 H. pilori positive patient's urea breath test's results were positive. Two patients of those H. pilori positive group's CLO test's results were false negative. Eight normal subject's (H. pilori negative) urea breath tests and CLO tests were negative. Eight of the group that consisting treated ten patients' histological examination's results was negative, 2 of them histological examination's results were positive. One of the patient's urea breath test results and CLO test was false positive and another one's CLO test result was false negative. 63In our 14C-urea breath test study protocol, we found sensitivity %100, spesitivity %94. Also we found that our urea breath test protocol's diagnostic value was remarkable and our results agreed with the recently published results. We found urea breath test was a semi-quantitative method in histological grading study in the aspect of severity, activity and bacterial colonisation. 14C Urea breath test is a very valuable diagnostic tool that has high specificity and sensitivity. We concluded that, comparing to the other diagnostic tests, it is non invasive, cost-effective and efficient, moreover; preferable to histopathology and CLO especially treated patients follow up after therapy. 64
Collections