Obsesif kompulsif bozukluğu olan hastalarda kantitatif EEG çalışması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bu çalışmada Kantitatif-EEG (K-EEG) yöntemi ile obsesif kompulsif bozukluğu olan hastaların sağlıklı bireylerden ayırt edilebileceği varsayımı ile K-EEG bulgularının eşlik eden depresyon ve klinik özelliklerle ilişkisi araştırılmıştır. Çalışma Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Polikliniğine başvuran DSM-III R'a göre obsesif kompulsif bozukluk tanısı konan 32 hasta ve 31 eşleştirilmiş sağlıklı kontrol vakası ile yürütülmüştür. Çalışmaya alınan tüm bireylere Maudsley Obsesif Kompulsif Soru Listesi ve Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği verilmiştir. Obsesif kompulsif bozukluğun şiddeti Yale-Brown Obsesif Kompulsif Ölçeği ile değerlendirilmiştir. Tüm deneklere bilgisayarlı EEG kaydı uygulanmıştır. OKB 'lu hastalan ayırt etmede temporal bölgedeki mutlak beta frekans bant gücünde azalma ile mutlak delta ve teta frekans bant gücündeki artış belirleyici rol oynamaktadır. Sol frontopariyetal bölgede göreli beta frekans bant gücü azalması ve fronto-temporal bölgede göreli teta frekans bant gücü değişikliği iki grubu ayırt etmede önemli bulunmuştur. Kontrol etme kompulsiyonlan olan hastalarda pariyeto- oksipital bölgede alfa ve beta bant gücünde azalma ile teta bant gücünde korteksin geniş bir bölümünde artış saptandı. Eşlik eden depresyonun alfa frekans bant gücünü etkilediği görülmüştür. Bu çalışmada elde edilen bulgular, K-EEG yönteminin obsesif kompulsif bozukluğu olan hastalan ve obsesif kompulsif bozukluğun klinik alt tiplerini belirlemede yararlı olabileceğini desteklemektedir. Fronto-temporal bölge ile ilişkili bulgular, obsesif kompulsif bozuklukta daha önce beyin görüntüleme yöntemleri ve elektrofizyolojik çalışmalarda saptanan bulgularla benzerlik göstermektedir. 43 SUMMARY QUANTITATIVE EEG STUDY IN THE PATIENTS WITH OBSESSIVE-COMPULSIVE DISORDER In this study, the hypothesis that patients with OCD can be differantiated from healthy individuals by quantitative EEG method, and the relationship of Q-EEG findings with comorbid depression and its clinical features were investigated. The study was carried out on 32 patients with DSM-III-R diagnosis of OCD, admitted to Pamukkale University Psychiatry Out-patient Clinic, and 3 1 mattched healthy control subjects. All subjects were given Maudsley Obsessive Compulsive Questionnaire and Hamilton Depression Rating Scale. The severity of OCD was examined using Yale- Brown Obsessive Compulsive Scale. Computarized EEG was recorded for all subjects. The decrease in absolute beta frequency band power and increase in absolute delta and theta frequency band power in temporal region was found highly effective in determining the OCD patients from control subjects. It was also found that the decrease in relative beta frequency band power in left frontoparietal region and the differences in relative theta freqency band power in frontotemporal region were important in differentiating the two groups. In checkers (patients who have checking compulsions), increase in relative theta frequency band power in wide spread region of the cortex was noted. It was observed that comorbid depression affected especially alpha frequency band power. Findings obtained in this study, suggest that quantitative EEG method may be useful in determining OCD patients and clinical subtypes of OCD. Findings in relation with fronto-temporal region were found significantly similar to those detected with brain imaging method and electrophysiologic studies at OCD patients. 44
Collections