Arap yarımadasında kabile hayatı (Ortaya çıkışından Hz. Peygamber dönemine kadar)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
İlkel hayattan medenî hayata geçişin ilk merhalesi kabul edilen kabile hayatı, insanlık tarihinin eski zamanlarından itibaren birçok toplumun yönetim şekli olmuştur. Medeniyet sahasında ilerleyen toplumlar bu yaşantı tarzından vazgeçmişken, doğal döngünün etkisinden kurtulamayanlar hâlâ bu yaşantıya devam etmektedirler. Hatta günümüzde en gelişmiş devletlerin içerisinde izole edilmiş; fakat mekân ve zaman farklılıklarından dolayı birbirine benzemeyen muhtelif kabileler bulunmaktadır.Arap Yarımadasında köklü bir geçmişe sahip olan kabile hayatı da çeşitli aşamalardan geçerek günümüze kadar varlığını devam ettirmiştir. Arap kabile hayatının en önemli kısmını İslâm öncesi dönem oluşturduğundan araştırmamızın konusunu bu dönem ile sınırlandırdık. Bu döneme dair temel kaynakların azlığı ve bu kaynakların İslâmi dönemde yazılması işi zorlaştırsa da geniş bir kaynak taraması yaparak ve arkeolojik kazı çalışmaları takip ederek birtakım bilgilere ulaştık.Araştırmamız neticesinde elde ettiğimiz verilere göre sayıları yüz yetmiş civarında olan Arap kabilelerin bir kısmının yağmacı, talancı ve bedevî; ancak büyük bir kısmının medenî denilebilecek düzeyde olduklarını söyleyebiliriz. Bu haliyle onlar, günümüzdeki ilkel kabile tariflerinden uzak, daha kapsamlı ve güçlü siyasî organizasyonlardı. Özellikle büyük kabileler, basit ve ilkel yapıdan ziyade sosyal, siyasî, dinî, iktisadî alanda söz sahibi olan, kültür ve sanatta mesafe kat eden topluluklardı. Arap Yarımadasının kaderi olarak kabul edilen doğal ve beşerî unsurların zorunlu kıldığı kabile hayatının bir mantığı da bulunmaktaydı. Hayatlarının merkezine hamiyet, asabiyet, haseb ve nesebi yerleştiren kabileler, kan bağıyla bir araya gelmişlerdi. Yapılan çalışmanın amacı da kabile hayatını bir bütün olarak araştırmak ve bu konuda bir takım verilere ulaşmaktır.Anahtar Kelimeler: Kabile, kabile reisi, kabile hayatı, asabiyet, nesep, bedevî Tribal life, which was accepted as the first stage of transition from primitive life to civilized life, has been the way of management of many societies since ancient times of human history. While the societies advancing in the field of civilization have abandoned this political structure, those who cannot get over the effects of the natural cycle, still continue this life. but there are various tribes that are isolated these days within the most developed states, and unlike to each other because of space end time difference.The tribal life which has deep-rooted history in Arabian Peninsula, has continued its existence going through various stages to the present day. We confined the subject of our research to this time because the most important part of Arab tribal life was pre-Islamic period. Although the basic sources of this period and the writing of these sources in the Islamic period made the work difficult, we have reached a lot of information by conducting a large literature rewiev and following the archaelogical digs. We can say that the number of Arab tribes, approximately one hundred and seventy, are looter, predatory and bedouin, however; a large part of it is called civilized according to the results of our research. As such, they are more comprehensive and powerful political organizations, far from the primordial elemental recipes of our time. Especially, it is understood that big tribes have a voice in social, political, religious and economic fields rather than simple and primitive structure; culture and arts. In addition, the tribal life of the Arabian peninsula, which was accepted as the fate of the natural peninsula, had a logic. The tribes which interset the charity, nervosity and lineage at the center of their lives, had come together with blood tie. The aim of the study is to investigate the tribal life as a whole and to reach some data.Key Words: Tribe, the leader of the tribe, tribal life, lineage, bedouin
Collections