Öğretmen, cumhuriyet ve kurumları: Köy enstitüleri örneği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
142 ÖZET Yönetme yetkisinin halkta olduğu bir yönetim biçimi olarak cumhuriyet, Antik Yunan sitelerinden günümüze kadar, belirli aşamalardan geçerek ulaşmıştır. Cumhuriyet kavramına, bugünkü anlam ve içeriğim kazandıran, Aydınlanma felsefesi ve moderniteyi oluşturan kurucu ilkeledir. Bu bağlamda cumhuriyet, hem bir üst yönetim biçimi, hem de toplumsal yapıyı modernleştirici bir olgu olarak, özgürlükçü, laik, akılcı ve ilerlemeci tavrı ile, bir `öğretmen` niteliği taşımaktadır. I.Dünya Savaşı'nın ardından; çok uluslu, teokratik-monarşik Osmanlı düzeninden laik, modern, ulus-devlet'e geçiş, Cumhuriyet yönetimi ile gerçekleştirildi. Türkiye'de Cumhuriyet yönetimi, egemenliği oluşturan iradeyi halka dayandırmak, laikleşme ve modernleşme doğrultusunda yenileşmeyi sağlamak amacıyla eğitime önem verdi. Çağdaş ulus-devletin yeni değerlerine uygun inşam, `yurttaş`ı yetiştirmek, Cumhuriyet eğitiminin temel eğilimiydi. Cumhuriyet'in ilk yıllarında, 13 milyon tahmin edilen nüfusun yüzde 80'den fazlası kırsal alanda yaşamakta ve ülkenin temel ekonomik etkinliği tarımsal üretime dayanmaktaydı. Bu nedenle, çağdaşlaşma yönünde hedefler, ülke gerçeklerine, özellikle köy ve köylüden hareketle oluşturulmaya çalışıldı. 17 Nisan 1940 tarihinde, başlangıçta 14, sonra sayıları 2 İM bulan Köy Enstitüleri, köye göre öğretmen yetiştirme ilkesiyle, Cumhuriyet Mn eğitim seferberliğini, bu geniş kitleye ulaştırma amacım taşıyordu. Ancak enstitüler, eğitim seferberliğinden öte, yaşama ve üretime yönelik eğitim ilkeleriyle Türkiye'ye özgü kurumlar olarak, köyün içerisinden çıkmış ve aydınlanmış bireyler aracılığıyla, Türk köyünü ve köylüsünü içerden canlandırma projesiydi. 143 SUMMARY `Republic` as a ruling pattern which leaves the administrative authority in the hands of public has evolved into its current state since the time of the Ancient Greek citystates. What gives the present meaning and content to the concept of `republic` are the basic fundamental principles of the Enlightenment philosophy and the Modernity. In this context, the republic is a higher-order governmental pattern, a factor that modernizes the social structure, and a `mentor` due to its liberal, secular, rationalist, and progressive position. The transition from the multi-national, theocratic-monarchical Ottoman State order into a secular, modern, nation-state was realized by the Republic administration. The Republic administration in Turkey emphasized the education in order to lend the authority for the sovereignty to the public and to progress towards a secular and modernized society. Cultivating people who would adopt the new values of the contemporary nation-state, `citizen`, was the basic tendency of the educational organization of the Republic. In the initial period of the Republic, more than 80 per cent of the population, which was estimated as being 13 million, lived in the rural areas and the major economic activity of the country depended on the agricultural production. For this reason, the objectives towards the modernization were formed in accordance with the requirements of villages and their inhabitants, basing on the realities of the country. `Köy Enstitüleri,` the Village Institutes, numbered 14 in the beginning period which started on April 17th, 1940. Later, the total number of the Village Institutes reached 21. These institutions aimed to bring educational campaign of the Republic to villages, operating on the principle of144 training specialized teachers suitable for the village conditions. In addition to this function, these Village Institutes, as the Turkey-specific foundation that were based on the fundamentals towards life and productivity, were the realization of the reanimation project of the Turkish villagers and the rural areas of Turkey by means of enlightened individuals who were originated from the villages themselves.
Collections