Çeviribilim gölgesinde sözlü çeviri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çeviriye yönelik bilimsel araştırmalarda, `genel çeviribilim' ve `sözlü çeviribilim' yönünde bir ayrışma gözlemlenmektedir. Çalışmanın çıkış noktası, genel çeviribilim olarak kabul edilen araştırma alanıyla sözlü çeviribilim olarak adlandırılan araştırma alanı arasındaki ilişkisizliğe dayanmaktadır.Gerek genel çeviribilim alanında gerekse sözlü çeviribilim alanında, çeviri olgusuna dönük bütünleyici bir tanım, buna bağlı olarak da tekil araştırmaların bilimsel temelini oluşturabilecek kapsayıcı kuramlar konusunda bir yetersizlik olduğu, alan kaynakçasında sıkça belirtilen bir konudur. Her iki araştırma alanında da bu sorunun hem olguya dönük bilimsel veri elde etme hem de eğitbilimsel veri oluşturma bağlamında bir sıkıntı oluşturması söz konusudur. Sözlü çevirinin genel çeviribilim sınırları içinde ele alınmaması da, bu çerçevede dile gelen sorunsallardan bir tanesidir. Bu bağlamda, bilim-kuramsal temellerini sorgulayan çeviribilim içinde sözlü çevirinin tanımının, çeviribilimin kendi tanımını oluşturmada ne denli katkı sağlayabileceği sorusu, çalışmanın temel sorunsalını oluşturmaktadır. Çeviriyi araştırma alanında dile gelen sorunsallar, bilim-kuramsal düzlemde belirlenmiş `bilimsellik ölçütleri' temelinde tanımlanmaktadır ve bu bağlamda `araştırma nesnesi tanımı, disiplinlerarasılık boyutu, kavram örgüsünde dizgesellik, araştırma yönteminde dizgesellik ve bilim-uygulama ilişkisinin sınırları' olmak üzere belirli koşullar saptanmaktadır. İzlenen bu yöntemle, çalışmanın tanımlanmış sorunsalının olası çözümü de bilim-kuramsal tartışma düzleminde aranmaktadır.Çalışmanın belirlenmiş sınırları içinde tanımlanmış sorunsal bağlamında toplam altı temel bölüm altında gerçekleştirilen irdelemeler, elde edilen bulgular ve yapılan çıkarımlar, sözlü çevirinin bilimsel düzlemde çeviribilim içindeki ya da dışındaki konumuna, bu bağlamda çalışmanın, bilim-kuramsal temellerini sorgulayan çeviribilim içinde sözlü çevirinin tanımının, çeviribilimin kendi tanımını oluşturmada ne denli katkı sağlayabileceğine yönelik tanımlanmış sorunsalına ışık tutmaktadır. Translationswissenschaftliche Forschungen unterteilen sich in zwei Forschungsgebiete: die `allgemeine Translationswisenschaft? und die `Dolmetschwissenschaft?. Der Ansatz dieser Arbeit basiert auf der Beziehungslosigkeit zwischen den einerseits als ?allgemeine Translationswissenschaft? angesehenen und andererseits als ?Dolmetschwissenschaft? definierten Forschungsgebiete.Im Rahmen wissenschaftlicher Publikationen in betreffenden Forschungsgebieten kann man sowohl in Bezug auf die allgemeine Translationswissenschaft als auch in Bezug auf die Dolmetschwissenschaft feststellen, dass noch keine umfassende Definition der `Translation? als Forschungsgegenstand, infolgedessen auch noch keine umfassende Theorie der Translation als wissenschaftliche Basis für subordinative Forschungen existieren. Dieses Problem führt zu weiteren Schwierigkeiten hinsichtlich wissenschaftlicher Befunde zum Forschungsgegenstand und zu didaktischen Erkenntnissen in beiden Forschungsgebieten. Dass das Dolmetschen nicht im Rahmen der allgemeinen Translationswissenschaft behandelt wird, gehört u.a. zu den oben angeschnittenen Problemen. Aus diesem Blickwinkel gesehen besteht die Problematik dieser Arbeit darin, inwiefern die Definition des Dolmetschens als Forschungsgegenstand einen Beitrag leisten kann, die Definition des Forschungsgegenstandes der allgemeinen Translationswissenschaft zu erschliessen, wobei nicht zu vergessen ist, dass deren wissenschaftstheoretische Basis im allgemeinen Diskussionsfeld ein noch ungelöstes Problemgeflecht darstellt.Probleme, die innerhalb der Translationswissenschaft Ausdruck finden, werden im Rahmen von Wissenschaftlichkeitskriterien der Wissenschaftstheorie definiert. In diesem Zusammenhang werden bestimmte Bedingungen wie `Definition des Forschungsgegenstands, Interdisziplinarität, systematisierte Terminologie, systembasiertes wissenschaftliches Arbeiten und Grenzen zwischen Wissenschaft und Praxis? festgelegt. Anhand dieser Methode wird auch die mögliche Lösung der definierten Problematik der Arbeit auf wissenschaftstheoretischer Basis gesucht.Untersuchungen, Befunde und Folgerungen, die im Rahmen der definierten Problematik der Arbeit unter sechs Hauptabschnitten zu finden sind, erläutern die wissenschaftliche Stellung der Dolmetschforschung und die Fragestellung, inwiefern eine mögliche Definition des Dolmetschens einer möglichen Definition der Translationswissenschaft beitragen kann.
Collections