Tezer Özlü`nün yapıtlarında aşk-özgürlük-ölüm
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Tezer Özlü, 1970'li yıllarda ve kendi yaşamından yola çıkarak oluşturduğu yapıtlarıyla Türk edebiyatının önemli kadın yazarları arasında yerinin alır. Edebiyatı iç dünyasını anlatmanın bir aracı olarak gören Özlü, düşünsel eğilimlerinin ve büyük oranda yaşantılarının tesiriyle döneminin edebi çevresini de besleyen varoluşçuluk akımından etkilenir.Çocukluk yaşlarından itibaren kendi varoluşu üzerine düşünerek yapıtları aracılığıyla bir anlam arayışına giren Özlü, ?ölüm, özgürlük, yalıtım (yalnızlık), anlamsızlık? gibi varoluşçuluğun temel kavramları etrafında yaşamını sorgular. Ancak bu sorgulama, sadece felsefi bir boyut taşımaz. Tezer Özlü'nün kendisi olan yapıtlarının anlatıcısı, bu kavramları kaygı boyutunda yaşar.Varoluşçu felsefenin psikanalizme uygulanmasıyla ortaya çıkan varoluşçu psikanalizm anlayışına göre nihai varoluşsal kaygılar olarak nitelendirilen ?ölüm, özgürlük, yalıtım ve anlamsızlık?, insanın anlam arayışında yüzleşmesi gereken durumlardır. Bu noktada Özlü'nün, bu çalışma kapsamında incelenen ?Çocukluğun Soğuk Geceleri, Yaşamın Ucuna Yolculuk, Eski Bahçe&Eski Sevgi? adlı yaşantı ürünü olan yapıtlarında, anlatıcı kişinin yaşadığı ölüm ve özgürlük kaygıları ile temelini bu kaygılardan alarak ortaya çıkan yalıtım (yalnızlık) ve anlamsızlık kaygıları, varoluşçu psikanalizm yaklaşımına göre irdelenmiştir. Anlatıcının aşkı ve cinselliği algılayışı da yaşadığı kaygıları yansıtan önemli bir insanlık durumu olarak ele alınmıştır. Tezer Özlü occupies an important place among the leading female authors of the Turkish literature with her works created in 1970s, mostly inspired by her own life. Regarding at literature as an instrument to tell one?s inner world, Özlü was impressed with existentialism, a movement which also fed the literary periphery in that era, with the influence of her intellectual tendencies and majorly of her own experiences.Özlü, who started to think about her own existence from her childhood, looks for a meaning through her works, and questions life around the basic concepts of existentialism, such as ?death, freedom, isolation (loneliness), meaninglessness?. However, this questioning does not only employ a philosophical aspect. Tezer Özlü, speaking through the narrator of her works, experiences these concepts at a level of anxiety.According to the existentialist psychoanalysm which came out through the application of the existentialist philosophy into psychoanalysm, ?death, freedom, isolation, and meaninglessness?, which are considered as the ultimate existentialist anxieties, are the facts which are to be faced by the man in pursuit of a meaning. At this point, in Özlü?s works named ?Çocukluğun Soğuk Geceleri (Cold Nights of Childhood), Yaşamın Ucuna Yolculuk (A Journey to the End of Life), Eski Bahçe&Eski Sevgi (Old Garden & Old Love)?, which were reviewed in this study and which were born out of real life experiences, the anxieties of the narrator about death and freedom, and the anxieties of isolation (loneliness) and meaninglessness that arise based on these anxieties were studied on according to the existentialist psychoanalistical approach. Perception of the narrator of love and sexuality was taken as an important fact of humanity that reflects the anxieties experienced by the author.
Collections