Gelişmekte olan ülkelerde Thirlwall Yasası: Ekonometrik bir ugulama
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Ekonomik büyüme, ekonomilerin önemli makro iktisadi göstergelerden birisidir. Klasik, neoklasik ve içsel büyüme teorileri, ekonomik büyümeyi ülkeler arasında büyüme oranları farklılıklarının nihai bir belirleyicisi olarak arz yönlü faktörlere dayandırmaktadırlar. Ancak Keynesyen ekonomik büyüme modelleri bu büyüme oranı faklılıkları için talep yönlü faktörleri vurguladılar. Son zamanlarda Post Keynesyen İktisatçılar sadece iç talebin değil aynı zamanda dış talebinde ekonomik büyüme üzerinde rol oynayabileceğini düşündüler. Bunlar ihracata dayalı büyüme modeli olarak bilinen ve ekonomik büyüme üzerinde ihracatın pozitif etkisini vurgulayan modellerdir.Post Keynesyen İktisadi Düşüncede önemli bir figür olan Thirlwall, Keynesyen gelenek doğrultusunda ödemeler dengesini dikkate alarak ödemeler bilançosu kısıtlı büyüme hipotezini (Thirlwall Yasası) geliştirdi. Bu hipoteze göre, sadece ihracat değil aynı zamanda ithalat talebi gelir esnekliği de uzun dönemde ekonomik büyümenin önemli bir belirleyicisidir. Bu bağlamda, ithalat talebi gelir esnekliğini azaltıcı ve/veya ihracatı arttırıcı ekonomi politikaları uzun dönem ekonomik büyüme performansı üzerinde pozitif bir etkiye sahiptir. Gelişmekte olan ülkelerin farklı ekonomik yapılara ve daha oynak dış dengeye sahip olduklarını belirten Thirlwall ve Hussain (1982) Thirlwall Yasası'nın gelişmekte olan ülkelere uygun olacak şekilde sermaye akımlarını da içermesi gerektiğini belirttiler. Bu çalışmanın amacı, 22 gelişmekte olan ülke için 1980-2009 dönemine ait veriler kullanılarak Thirlwall Yasası temelinde dış denge ve ekonomik büyüme arasındaki ilişkiyi analiz etmektir. Ampirik analiz panel eşbütünleşme ve panel ARDL modelleri kullanılarak gerçekleştirilmiştir.Ampirik bulgular, Thirlwall ve Hussain (1982) tarafından önerilen Thirlwall Yasası'nın reddedilmesinin mümkün olmadığını ifade etmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde uzun dönem büyüme oranlarının yüksek ve sürdürülebilir olması için ithalat talebi gelir esnekliğinin azaltılması ile birlikte ihracatı arttırıcı politikalar uygulanmalıdır. Economic growth is a crucial macroeconomic indicator for the material well-being of economies. According to classical, neoclassical and endogenous growth theories of economic growth relying on the supply side factors are the ultimate determinants of growth rate differences between countries. However, Keynesian economic growth models emphasize the demand side factors for this growth rate differences. Recently, Post Keynesian Economists suggest that not only domestic demand but also external demand could play crucial roles in economic growth. These types of models are known as export-led growth models and they highlight the positive impact of exports on economic growth.Thirlwall, an important figure of the Post Keynesian Economic Thought, in line with Keynesian tradition working on the balance of payments equilibrium developed the balance of payments constrained growth hypothesis (Thirlwall?s Law). According to this hypothesis not only exports but also the income elasticity of import demand is a crucial determinant of long term economic growth. In this context, economic policies that reduce income elasticity of import demand and/or increase exports have a positive effect on long-term economic growth performance. Since developing countries have different economic structures and more volatile external equilibrium Thirlwall and Hussain (1982) stated that Thirlwall?s Law must also include capital flows in developing countries. The aim of the is study is to analyze the relationship between economic growth and the external balance, based on Thirlwall?s Law by using the data of 22 developing countries for the period of 1980-2009. For the empirical analysis accomplished by using panel co-integration and panel ARDL models are used.The empirical evidence of this study suggests that, it is not possible to reject the main proposition of Thirlwall?s Law as suggested by Thirlwall and Hussain (1982). In order to achieve sustainable high growth rates in the long run in developing countries, policies that increase growth of exports and reduce the income elasticity of demand for imports should be implemented together.
Collections