Kadın tarihi açısından statünün değişen görünümleri (1876-1935)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
XVIII. yüzyılda Kıta Avrupa'sında ortaya çıkan ve XIX. yüzyılda hemen her toplumda bilinmeye başlayan feminist akımın Osmanlı düşün dünyasında tanımlanması ve algılanması tartışma yaratmıştır. Ortodoks İslam'ın devlet kurumlarındaki dokunulmazlığı, Orta Asya ve Anadolu'nun otantik esintisi ve Osmanlı toplumunun patriarkal aile yapılanması gibi nedenlerle dönem aydınları arasında feminizmle ilgili bir konsensüs oluşamamıştır. Klasik feminizm, Osmanlı Devleti'nin değerleriyle uyuşmadığı gerekçesiyle reddedilerek, örfi ve şeri yapıyla senkretik olan `Müslüman/Türk/Osmanlı Feminizmi` yaratılmıştır. Osmanlı feminist söylem, II. Meşrutiyet yıllarında kabuk değiştirmiştir. Toplumun kaybedenlerinden olan kadınlar, sistemin devamını arz eden `Müslüman Feminizmi` yerine, formal ve informal hayatta toplumsal cinsiyet kalıplarını yok etmeye çalışan ve kadın özgürlüğünün garantörü olan bir feminizm rotası çizmişlerdir. I. Feminist Dalga olarak nitelendirilen bu süreçte, Osmanlı kadını ilk defa ev dışına çıkarak bütçeye katkıda bulunmuş; dernek kurarak, dergi çıkararak siyaset tartışmaya başlamış; hukukta, ekonomide, eğitimde erkeklerle `eşit olma` hakkı istemiştir. XX. yüzyılın ulus-devlet modelinde ise kadın ile bütünleşen `vatanına vatansever evlatlar yetiştiren milliyetçi anne` profili, Cumhuriyet Türkiyesi'nin kadın kimliğinin belirleyicisi olmuştur. Yaratılan bu yeni kadın; modern giyimli, eğitimli, siyaset yapan, kamuda görünürlüğü kabul edilen ve ulus-toplum projesinin modernlik simgesi haline gelen `Cumhuriyet Kadını` olmuştur. Cumhuriyet kadını, meşum imajından sıyrılıp, kız kardeş sıfatını edinmişse de resmi ve gayr-i resmi hayatı retrospektif biçimde kurgulanmıştır. Bu çalışma, Türkiye'de kadın hakları ve hukukunun Cumhuriyet Dönemi'nde başladığını iddia eden söyleme, dönem kaynaklarıyla cevap vermeyi hedeflemiş ve Türkiye kadınının hak arama mücadelesinin kökenlerini XIX. yüzyıldaki kanıtlarla ortaya koymaya çalışmıştır. İki dönem arasındaki kesiklik ve devamlılığı ortaya koymayı amaçlayan çalışma, Osmanlı'nın Meşrutiyet Dönemi'nden (1876) Erken Cumhuriyet Dönemi'ne (1935) kadar, kadının statüsündeki değişmeleri yasa ve uygulamalarla belirlemeye çalışmıştır. Araştırma sırasında, Kadın statüsünün siyasi, hukuk, ekonomik ve sosyo-kültürel alanlarda nasıl değişikliğe uğradığı ve dönüştüğü araştırmanın temel problemi çerçevesinde incelenmiştir. İnceleme sırasında kadının milli ya da dini kimliği ayırt edilmeyerek, Müslüman kadınla birlikte gayrimüslim kadının da statüsü değerlendirilmiştir. The definition and perception of the feminist movement which came out in Europe in the 18th century and started to known in almost every society during the 19th century, in the world of Ottoman thought created controversy. Because of reasons such as the immunity of the state institutions of Orthodox Islam, the authentic wind of Central Asia and Anatolia, and the patriarchal family structure of the Ottoman society there was no consensus about feminism among the intellectuals of the period. Classical feminism was rejected on the grounds that did not match the values of the Ottoman state, so `Muslim/Turkish/Ottoman Feminism` which was syncretic with customary and religious structure was created. Ottoman feminist discourse changed the crust during the II. Constitutional period. Among the loosers of the society women drew a feminism route which tried to destroy the sexuality forms in formal and informal life, and was guarantor for freedom of women instead of `Muslim Feminism` which was the continuation of the system. In this process, described as I. Feminist Wave, the Ottoman woman firstly went out of the house and contributed to the budget, started to discuss by setting up an association, publishing a magazine, demanded the `equality` with men in law, in economy and in education. In the natonal-state model of the 20th century, the profile of `the nationalist mother who develope patriotic sons to her homeland` integrated with women, became the determinant of the women identity of Republican Turkey. This new women created, became a `Republican Women` who was modern-dressed, educated, politicized, proved her publicity in the public and become a symbol of modernity in the project of nation-society. Although the republican woman escaped from her omnious image and acquired her sisterhood position, her formal and informal life was edited retrospectively. This study has aimed at responding to the discourse which claimed that women's rights and law in Turkey started at Republican Period, by the sources of the period, and it has tried to put forward the origins of the fight of Turkish women for seeking rights with the proofs of 19th century. The study which aimed to put forward the continuity and breaks between two periods, has tried to determine the changes in the status of woman with the laws and practices from the Constitutional Period of Ottoman (1876) to the Early Republican Period (1935). At the time of the research, how women's status changes in politics, law, economics and socio-cultural fields has been examined within the framework of the basic problem of research. During the examination, not distinguishing woman's national or religious identity, the status of non-Muslim woman has been evaluated together with the status of Muslim woman.
Collections