Glokomlu ve glokomu olmayan hastalarda katarakt cerrahisinin sonuçlarının karşılaştırılması

Abstract

Glokom, uygunsuz göz içi basıncı ve oküler kan dolaşım bozukluğu sonucu, optik sinir başında atrofi ile sonlanan bir grup hastalığa denir. Glokoma eşlik eden katarakt, hastanın glokomdan kaynaklanan görme azlığını daha da azaltarak yaşam kalitesini düşürdüğü gibi glokomun takibini de zorlaştırmaktadır. Katarakta bağlı görme azlığı, glokomdan kaynaklananın aksine cerrahi ile geri döndürülebilmektedir. Katarakt için günümüzde en uygun ameliyat yöntemi fakoemülsifikasyon cerrahisidir.Bu çalışmaya kliniğimizde katarakt cerrahisi uygulanan 45 glokomlu (hasta grubu) ve 21 glokomu olmayan (kontrol grubu) hasta dahil edilmiştir. Hastaların hepsine fakoemulsifikasyon cerrahisi ve intraoküler lens implantasyonu uygulanmıştır. Hiçbir hastada komplikasyon görülmemiştir. Çalışmada gruplar arasında ameliyat öncesi ve ameliyat sonrası ilk 6 ayda göz içi basıncı seviyesi, görme keskinliği, ön kamara derinliği, ön kamara açısı, kullanılan antiglokomatöz ilaç sayısı ile cup/disk oranlarının karşılaştırılması planlanmıştır.Çalışmamızda yapılan istatistiksel analizler sonucunda görme keskinliği hem glokomlu hastalarda hem de kontrol grubunda ameliyat sonrasında istatistiksel olarak anlamlı artış gösterirken (p<0.05), cerrahi sonrasında ön kamara derinliği (p=0.001) ve ön kamara açısı genişliğindeki artışın (p<0.05), göz içi basıncı seviyesindeki düşüşün (p<0.05), kullanılan antiglokomatöz ilaç sayısındaki azalmanın (p<0.05) en belirgin olarak primer açı kapanması glokomunda olduğu görüldü. Cup/disk oranında ise gruplarda cerrahi öncesi ve sonrasında istatiksel olarak anlamlı değişiklik izlenmedi (p=0.553). Katarakt cerrahisi, çalışmaya alınan bütün hastalarda hem görsel açıdan hem de glokom takibinde olumlu sonuçlar vermekle birlikte özellikle primer açı kapanması glokomu olan hastalarda göz içi basıncı kontrolünde belirgin kolaylık sağlamıştır.

Glaucoma is a group of diseases which results in optic nerve atrophy as a result of inappropriate intraocular pressure and instability in ocular blood flow. Cataract which accompanies glaucoma, decreases life quality by increasing vision loss caused by glaucoma itself and also makes follow up of glaucoma patient difficult. Vision loss caused by cataract is reversible with surgery unlike glaucoma. Contemporarily, most suitable operation method for cataract is phacoemulsification surgery.In this study, 45 glaucomatous (patient group) and 21 non-glaucomatous patients (control group) are involved. All patients had phacoemulsification and intraocular lens implantation surgery. Complications are seen in none of the patients. In the study, preoperative and postoperative sixth month values of intraocular pressure level, visual acuity, anterior chamber depth, anterior chamber angle, number of antiglaucomatous medicine, cup/disc ratio are planned to compare.As a result of our study, there is a statistically significant increase in visual acuity after operation in both glaucomatous and control group (p<0.05), whereas increase in anterior chamber depth (p=0.001), anterior chamber angle (p<0.05), decrease in intraocular pressure (p<0.05) and number of antiglaucomatous medicine (p<0.05) after operation are seen most significantly in primary angle closure glaucoma group. There was no statistically significant difference before and after operation between groups about cup/disc ratio (p=0.553). Cataract surgery was seen to have positive effects about vision and controlling intraocular pressure in all patients, but the main effects were seen in primary angle closure glaucoma group for controlling intraocular pressure levels.