Nodüler tiroid hastalıklarının değerlendirilmesinde Difüzyon MRG`nin yeri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Nodüler tiroid hastalıklarının değerlendirilmesinde ultrasonografi (US) ve sintigrafi en sık kullanılan görüntüleme yöntemleridir. Bununla birlikte tiroid nodüllerinin gerek benin/malin olarak adlandırılmasında gerekse de sitopatolojik tanılarının konmasında görüntüleme yöntemleri yetersiz kalabilmekte ve tanı için ince iğne aspirasyon sitolojisine (İİAS) gerekebilmektedir. Bu nedenle biyopsi ve olası operasyon öncesinde etkin değerlendirme için yeni ve girişimsel olmayan görüntüleme tekniklerine ihtiyaç sürmektedir. Difüzyon ağırlıklı manyetik rezonans görüntüleme (DAG), dokulardaki su moleküllerinin mikroskopik hareketlerinden yola çıkarak tanısal bilgi sağlayan fonksiyonel bir görüntüleme tekniği olup, değişik vücut bölgelerinde farklı patolojilerin tanınmasında veya birbirinden ayırt edilmesinde giderek daha yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Çalışmamızda, DAG'nin tiroid nodüllerinin karakterizasyonundaki yeri araştırılacaktır.Tiroid nodülüne yönelik US, tiroid sintigrafisi yapılan ve İİAS planlanan hastalara İİAS öncesinde DAG gerçekleştirildi. Difüzyon ağırlıklı görüntüler üzerinden lezyonların `apparent diffusion coefficient' (ADC) haritaları oluşturuldu. Dört ayrı b değeri (b=300sn/mm², b=500sn/mm², b=750sn/mm², b=1000sn/mm²) kullanılarak nodüllerin ADC değerleri sitopatoloji sonuçları bilinmeden ölçüldü. İİAS yapılan nodüllerin 23'ü benin ve 7'si ise şüpheli malin (5'i foliküler neoplazi, 2'si ise papiller neoplazi) olarak değerlendirildi. Foliküler neoplazi saptanan 5 olgunun 3'ü operasyonu kabul etmemesi nedeniyle çalışma dışı bırakıldı. Bir nodülün postoperatif histopatoloji sonucu `malinite potansiyeli belirsiz foliküler tümör' gelmesi nedeniyle malin-benin ayırımı net olarak gerçekleştirilemediğinden bu nodül de çalışma dışı bırakıldı. Bir nodülün postoperatif histopatoloji sonucu ise foliküler adenom olarak değerlendirildi. İİAS sonuçları benin patoloji olarak değerlendirilen nodüllerde İİAS altın standart olarak kabul edildi. Buna göre, İİAS ve postoperatif histopatoloji sonuçlarına göre toplam 2 malin, 24 benin nodül çalışmaya dahil edildi. Sintigrafi bulguları ADC değerleri ile karşılaştırıldı. SSPS (Statistical Package for the Social Sciences) 11,5 istatistik programıyla ADC değerlerinden ROC (Reveiver Operating Characteric) eğrisi oluşturularak sınır değeri elde edildi. Sınır değerleri b=300 için 2530x10-6mm2/sn, b=500 için 1520x10-6mm2/sn, b=750 için 1010x10-6mm2/sn ve b=1000 için 759x10-6mm2/sn olarak belirlendi. Bu sınır değerlerin üzerinde elde edilen sonuçlar benin, altındakiler ise malin olarak olarak değerlendirildi. DAG'nin malin nodülleri saptamadaki duyarlılığı %50 iken özgüllüğü %100 olarak belirlendi. Histopatolojik olarak malin tanı alan 1 nodülde, sintigrafi maliniteyi düşündürmemesine rağmen DAG ile malinite ile uyumlu bulgular saptandı. Bununla birlikte DAG ile benin düşünülen 1 nodül ise sintigrafi, İİAS ve histopatoloji sonuçlarına göre malin olarak değerlendirildi.Tiroid DAG'de malin düşünülen nodüllerde sintigrafi ve İİAS'ye gerek duyulmadan doğru tanıya gidilebileceği, DAG'de benin düşünülen nodüllerde ise tiroid sintigrafisi ve gerekirse İİAS sonuçları ile birlikte değerlendirmenin daha doğru olacağı düşünülebilir. Çalışmamızdaki nodül sayılarının istatistiki çalışma açısından yeterli olmaması nedeniyle çalışma sonuçlarımız tek başına çok anlamlı olmamakla birlikte gelecekteki daha kapsamlı çalışmalara bir temel oluşturabilir. The Role of Diffusion MRI in Evaluation of Nodular Thyroid DiseasesIn evaluation of nodular thyroid diseases, US and scintigraphy are the most frequently used visualization methods. Nonetheless visualization methods could be inefficient in both naming thyroid nodules as benign-malign lesion and diagnosing histopathological and for diagnosis FNAC is used. For this reason before biopsy and possible operation, new and non-invasive visualization techniques are stil needed for an effective evaluation. Diffusion MRI is a kind of functional visualization technique which sets out from systematic movements of water molecules. In our study, the place of diffusion MRI in thyroid nodules characterization will be researched.During our study thyroid ultrasound and thyroid scintigraphy were performed and FNAC planned for thyroid nodes. Diffusion MRI was performed before the intended FNAC. Out of diffusion MRI the ?apperent diffusion coefficient (ADC) maps are made up of. By using 4 different valances of B (b=300, b=500, b=750, b=1000) ADC valance of lesions are evaluated. In accordance with the result of FNAC designated 23 benign and 7 doubtful malign (5 follicular neoplasia, 2 papillary neoplasia) are compared in nodules with scintigraphy findings and ADC valances. Postoperatif cytopatology research of the phenomenon couldn?t be done and was placed out of the study because three of the five doubtful follicular neoplasia phenomenon didn?t accept the operation. Result of a phenomenon ended indefinite malignancy potential follicular tumour so this phenomenon was also placed out of the study due to benign-malign differentiation couldn?t be accomplished clearly. One of the phenomenon?s postoperatif cytopatology result was being evaluated as benign (follicular adenoma). FNAC was accepted as golden standart in the phenomenons that were being evaluated as benign pathology in FNAC results. According to FNAC and frozen pathology results, 2 malign, 24 benign in the aggregate were implicated. The scintigraphy diagnosises were compared with ADC valances. By using SSPS 11,5 statistical programme ROC curve was formed and then the limit valance was gotten. We set the limit valance as 2530 x10-6mm2/s in b-300, 1520 x10-6mm2/s in b-500, 1010x10-6mm2/s in b-750 and 759x10-6mm2/s in b-1000. We accept the ADC valances over these as benign, under these as malign. Diffusion MRI?s sensitivity of malign nodule is % 50, spesifity is %100. In our study through diffusion MRI we could diagnose one phenomenon correctlly in which we didn?t think scintigraphically as malign but according to diffusion MRI one phenomenon thought as benign resulted as scintigraphy, FNAC and postoperatif cytopatology as malign . As a result of this we deduct while with the patients thought as malign in diffusion MRI we diagnose without the need of FNAC and scintigraphy, with the patients thought as benign in diffusion MRI we must look the thyroid scintigraphy and FNAC results if necessary.Due to having just a few number of diffusion MRI researchers about thyroid and inefficient number of the sujects, the research results don?t mean a lot alone nevertheless it is absolute that they are going to be fundamentals for more comprehensive researches in the future.
Collections