Baş ağrısı olan ergenlerde depresyon ve anksiyete belirti şiddeetlerinin değerlendirilmesi

Abstract

Erişkin baş ağrılarının büyük oranda çocukluk döneminde başladığı, psikiyatrik bozuklukların eşlik ettiği baş ağrılarının daha sık kronikleştiği bilinmektedir; ancak çocuk ve ergenlik çağı baş ağrılarında psikiyatrik bozuklukların değerlendirildiği kapsamlı çalışmalar oldukça azdır. Bu çalışmada baş ağrısı olan ergenlerde psikiyatrik bozuklukların değerlendirilmesi, depresyon ve anksiyete belirti şiddetinin ve psikiyatrik bozukluk varlığında baş ağrısı özelliklerinin değerlendirilmesi hedeflenmiştir.Baş ağrısı yakınması ile Mersin Üniversitesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları polikliniğine başvuran The International Classification of Headache Disorder 3rd edition betaversion (ICHD 3 beta) tanı kriterlerine göre baş ağrısı tipleri belirlenen 12-18 yaş aralığında 140 hasta çalışmaya dahil edildi. Psikiyatrik bozukluklar DSM-IV tanı kriterlerine göre saptandı. Depresyon ve anksiyete belirti şiddetini değerlendirmek için beck depresyon, sürekli anksiyete ve durumluluk anksiyete ölçekleri uygulandı.Migren ve gerilim tipi baş ağrısı (GTB) gruplarında yüksek oranlarda psikiyatrik bozukluk olduğu, en sık komorbid psikiyatrik bozukluğun anksiyete bozukluğu olduğu saptandı. Migrende psikiyatrik bozukluk varlığı baş ağrısı atak süresini, atak sayısını ve şiddetini etkilemezken GTB'de atak sayısını anlamlı derecede arttırdığı görüldü. Migrende anksiyete bozukluğu ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu/davranım bozukluğunun zonklayıcı baş ağrısı görülme sıklığını arttırdığı; GTB'de anksiyete bozukluğunun ağrının hareketle kötüleşme özelliğini arttırdığı saptandı. Migrende baş ağrısı sıklığı ve şiddeti, GTB'de baş ağrısı sıklığı ile depresyon ve anksiyete ölçekleri arasında zayıf korelasyonlar saptandı.Psikiyatri polikliniklerine baş ağrısı yakınması ile gelen ergenlerde dikkatli bir baş ağrısı değerlendirmesi esastır. Sık yaşanan baş ağrısı sorunları komorbid psikiyatrik durum için en bağımsız risk faktörüdür. Bu durum ergenlerin tedavi stratejilerinin belirlenmesinde mutlidisipliner profilaksi ihtiyacının önemini ortaya koymaktadır.

It is acknowledged headaches in adults have mostly started in childhood and headaches coupled with psychiatric disorders are turned into chronic more frequently. However, comprehensive studies about childhood and adolescence headaches with psychiatric disorders are rare. This study aims to evaluate the psychiatric disorders in adolescents suffering from headaches, the severity of anxiety and depression indicators and the peculiarities of headaches given psychiatric disorders exist.The study includes 140 12-18 year-old patients who applied to Mersin University Child and Adolescent Psychiatry policlinic with headache. Types of the headaches are identified based on the International Classification of Headache Disorder 3rd edition betaversion (ICHD 3 beta). The psychiatric disorders were identified based on DSM-IV criteria. Beck depression, permanent and situational anxiety scales are applied to evaluate the depression and anxiety indicators.In the study patients with migraine and tension type headache (TTH) showed a higher frequency of psychiatric disorder. The most widespread comorbid psychiatric disorder was anxiety disorder. While the existence of psychiatric disorder did not affect the duration, the number and the severity of the attacks in migraine, it led to a meaningful increase in the number of attacks in TTH. In migraine, anxiety disorder and attention deficiency hyperactivity disorder led to an increase the frequency of throbbing headache and in TTH, anxiety disorder led to exacerbation of pain with movement. A weak correlation was found between the frequency and severity of headache in migraine, the frequency of headache in TTH and depression and anxiety scales.A diligent headache evaluation is imperative for adolescents who applied to psychiatry clinics with headache. Frequent headache problems are the most independent risk factor for psychiatric disorders. This clearly reveals the importance of multidisciplinary prophylaxis in identifying treatment strategies for adolescents.