Liszt`in piyano yazısındaki özellikler üzerine bir çalışma
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
- 1 - ÖZET Çağının en önde gelen piyano virtüözü, orkestra şefi ve romantik döneme en çok yenilik getirmiş bestecilerden biri olan Liszt, düşüncelerini her yöne kanalize etmiş dışa dönük bir bestecidir ve müziğindeki eklektik unsurlarla doğrudan ilintili olan kozmopolit meslek yaşamında pekçok farklı etken onun müzik tarzında belirleyici bir rol oylamıştır. Liszt özellikle orkestral eserleri piyanoya uyarlamakla Beethoven'in temelini attığı, `piyanoyu orkestrayla eşitleyen` devrimsel anlayışın yerleşmesini sağlamış, dolayısıyla da virtüozite imkanlarının geliştirilerek gittikçe teknik sınırlamaların ortadan kalktığı bir çığır başlatmıştır. Berlioz'un orkestrasyon tekniğinde gerçekleştirdiği anlayıştan yola çıkarak rejister ve tim arayışlarında piyanonun potansiyelim keşfeden Liszt, Chopin'den devraldığı piyano çalış tekiniğini, Paganini'den esinle yarattığı `Transcendante teknik'le geliştirerek, dönemin başlıca üç okulundan birini temsil eden `teknik ve yorumda virtüoziteyi` gözeten üç boyutlu parlak çalış yöntemiyle modern piyano tekniğinin kurucusu olmuştur. Form açısından Wagner'le birlikte leit motife giden yolda Berlioz'un ide-fixe düşüncesinden esinlenen Liszt aynı zamanda Berlioz'un yanısıra Paganini'nin şeytansı ve esrarengiz karakterinden etkilenerek bu korkuyla karışık hayranlık uyandıran `satirik` ifade tarzım eserlerinin büyük bir bölümünde yansıtmıştır. (Dante Sonat, Si min. Sonat, Mephisto-Valse, Totentanz vb.) Chopin' in müziğe şiirsel yaklaşımından etkilenerek müzikle edebiyat, güzel sanatlar ya da kendi yaşam deneyimlerinden aldığı düşünceleri arasında daha yakın bir bağ kuran Liszt, `Chopin cantilen`i, tril ve fîori türlerinden esinli pasaj lannda bu figürasyonları stilize bir anlayışla kullanabilmesinin yamsıra Chopin' in sıkça kullandığı anarmonik modülasyondan bir adım daha ileri giderek akor seslerini altere etmiş ve böylece ileriye yönelik armonik atılımlara zemin hazırlamıştır. Wagner 'den güçlü bir yapı duygusunu elde etmiş ve bu yaklaşım orkestra yazısının yamsıra piyano yazısına daha bilinçli ve sağlam bir yapı kazandırmıştır. (Örneğin Si min. Sonat, Konçertolar vb.) Ayrıca Chopin'den yola çıkarak geliştirdiği kromatik armonizasyonun hazırladığı Wagner kromatizminden bir adım ileri giderek politonoliteye ulaşmıştır. Liszt, popüler Macar müziği ve Çingene müziği üzerine yaptığı çalışmalarla bu zengin kaynağın karakteristik özelliklerini son derece stilize bir anlayışla yansıtabilmenin ötesinde (Rapsodiler) 20. yüzyıldaki etno-müzikolojik araştırmalara öncülük eden bir atılımı gerçekleştirmiştir. Son dönem eserlerinde armonik alanda gerçekleştirdiği yeniliklerin yamsıra müziğe genel yaklaşımıyla da Rus beşleri, Rachmaninof, Debussy, Ravel, Bartok ve hatta 12-ton bestecilerine öncü olmuştur. Orkestra eserlerinin yamsıra piyano eserleriyle de, Beethoven'in son senfonileriyle başlayan ve 19. Yüzyılda Berlioz'un temsil ettiği `program müziği` akımına uzanan bir çizgide eşsiz örnekler vermiştir. (Annees de Pelerinages, I ve II; Transcendante etüdler; Mephisto-Valse vb.) son olarak `program müziği`nden hareketle geliştirdiği `senfonik şiir` biçimiyle müzik tarihinin şaheserleri arasında yer alan senfonik şiirlerin yaratıcısı olmuştur. (Ör. Orpheus, Hamlet, Le Preludes.) -11- Summary The most brilliant piano virtuoso, conductor and reformist among his contemporaries, Liszt developed several new techniques in composing and let his creative mind dwell in almost every tendency of the romantic age; various events and facts of his cosmopolite career, directly in relation with the ecclectic elements of his music influenced his style as a composer. Thanks to his transcriptions Liszt confirmed that the polyphonic capacity of the piano could equal the orchestral sound. Thus, a new age began, where with the progress of the virtuosity every limit of technical difficulty could be abolished. Liszt, inspired by Chopin's piano composition style, the transcendental technique of Paganini and orchestral realisations of Berlioz became the founder of the modern piano virtuosity, voluminous sonority plus brilliant mechanism. From structural point of view Liszt was inspired in his major works such as B-minor Sonata, Concertos Mephisto-Waltz etc. by 'idee-fixe' of Berlioz leading to Wagner's 'leitmotif and he also showed a develish and mysterious wittiness and provess directly under the influence of Paganini. An admirer of Chopin's poetical approach Liszt became a link between the music and literature, or fine arts, even philosophical ideas in his compositions. Under the spell of Chopin's 'Cantilene', developing the fioritura and trills of the latter with a personal touch in his own works, Liszt went one step further in adding alterations to the unharmonic modulation frequently used by his friend and thus prepared the ground for the modern harmonisation. Possessing a powerful sense of structure influenced by Wagner, he successfully used it in his monumental works of piano and orchestra.Besides he achieved the polytonality in developping Wagnerian chromatisme which in reality Liszt himself had learned from Chopin` chromatic modulations.
Collections