20. yy.`ın ikinci yarısında ABD. ve Avrupa Birliği`ndeki yeni müzik akımlarına bir bakış -kavramlar, bağlam ve yönelişler-
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
V ÖZET Bu tezde, 20. yy'ın ikinci yarısında A.B.D. ve Avrupa Birliği'ndeki yeni müzik akımları incelenecektir. 1900lerde `Batı müziği` denince, Viyanadan Londraya dek uzanan bir bölgenin müzik kültürü düşünülürdü; 1950lerden sonra, `batı` kavramı A.B.D.nin tümünü de içine alacak biçimde genişledi ve `Kuzey Atlantik` anlamını taşımağa başladı. Darmstadt kentinde her yıl biraraya gelen kompozitörler, Kuzey Atlantik kimliği çevresinde, İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki yenilikçi akımların ilk provalarını yaptılar. Yenilikçi akımlara yön veren düşünsel öğelerin en önemlilerinden biri `belirlenmemişlik` idi. Bu tezde, gerek A.B.D.de, gerekse Avrupada, belirlenmemişliğin nasıl karşılandığı, ne gibi sonuçlar verdiği, tartışılmaktadır. İki kıtanın kompozitörleri arasındaki temel ayrım, avrupalıların `doğaçlama`ya, amerikalıların `şans`a dayanan belirlenmemişlik anlayışlarına yönelmeleridir. 1960lardan sonra, A.B.D.nin ulusal politikası Pasifik Okyanusu'na yerleşti. John Cage'in, 1950lerde, belirlenmemişlik kavramını ortaya atışında Asya felsefelerine olan ilgisi rol oynamıştı. Müzik yapıtının doğuşunda yalnız kompozitörün değil, evrendeki, çevredeki, çeşitli önceden belirlenemeyecek etmenlerin katkılar bulunmasını öngören akım 1970-2000 arasındaki kompozitörler kuşağına çok çekici geldi Asya etkisi, oVI yıllarda, daha da büyüyerek sürdü. Bu döneme `Yeni Çoğulculuk` dönemi adı verilebilir, çünkü müziğin doğası eklektik olmağa yönelmiştir. Yeni Çoğulculuk'un Asyanın sosyo-kültürel değerlerini müzikte benimsemeğe olan eğilimi Avrupa- merkezli kültür çevrelerinde ulusalcı tepkilerle karşılandı. Avrupa Birliği (A.B.), müzikte, A.B.D. den bağımsız bir kimlik bulma ve onu koruma kaygısıyla davranmağa başladı. Bu tür bir yöneliş olumlu sonuçlar verdiği takdirde, müzik tarihinde yeni bir dönüm noktası başlayabilir; dikkate değer bir yaratıcı ulusal kimlik fışkırmadığı takdirde ise, müzikçiler esin kaynaklarını boyutları genişletilmiş bir küreselleşmede arayacaklardır. ANAHTAR KELİMELER: 20. yy'da Yeni Müzik Belirlenmemişlik Kuzey Atlantik Kültürü Pasifik Kültürü John Cage A.B.D-A.B ayrımı VII SUMMARY In this thesis, new music trends in the U.S. and Europe in the second half of the 20th Century will be examined. The term `Western music` used to be, in the 1900's, a reference to the music of an area stretching between Vienna and London; but, after the 1950's, the term `West` was extended to encompass the entire U.S. and, therefore, meant `Northern Atlantic.` A large group of composers from both sides of the Atlantic who met yearly at the small town of Darmstadt, cooperated within a North Atlantic identity and rehearsed the upcoming innovations of the post-WW2 era. `Indeterminacy` was one of the most prominent intellectual elements that inspired these pioneers. In this thesis, issues such as `how did the American and European music communities react to indeterminacy?` and `what did result from these steps towards indeterminacy?` will be discussed. A basic difference between composers of the two continents is that, the Europeans saw indeterminacy as `improvization`, while the Americans gave prioroty to chance. During and after the 1960's, the U.S. national policy gradually shifted to the Pacific Ocean. Already, in the 1950's, Asian philosophies had played a great role in John Cage's embracing indeterminacy. This trend thatVIII contested the composer's singlehanded authority at the inception of a work of music and proposed contributions from many unpredictable sources in the universe or the immediate environment, turned out to be very attractive for the generations of composers in the 1970-2000 period. The Asian input lasted and grew bigger. This period can be referred to as the New Pluralism (Morgan, 1991). The tendancy inherent in New Pluralism to appropriate Asian concepts encountered nationalistic reactions from Euro-centric cultural circles. The European Union (E.U.) undertook to impose protectionist measures to help the edification of a music identity independent from the U.S. If these attempts yield positive results, a new era may start in the history of music; if, in turn, nothing worth much attention appears, a process of globalization in music is likely to acquire more sweeping dimensions. KEY WORDS: New Music in the 20th Century Indeterminacy North Atlantic culture Pacific culture John Cage U.S.- E.U. differences
Collections