Septorinoplasti hastalarının cilt özelliklerinin postoperatif iyileşme süreci üzerine etkileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Bu çalışma septorinoplasti yapılan olgularda preoperatif cilt özelliklerinin, postoperatif iyileşme süreci üzerine etkisini araştırmak amacıyla yapılmıştır.Gereç ve Yöntem: Bu çalışma septorinoplasti uygulanan 35 olgu üzerinde yapılmıştır. Preoperatif nazal cilt ve ciltaltı doku kalınlığı değerlendirmesi ultrason kullanılarak nasion, rhinion, supratip ve tip olmak üzere dört ayrı bölgeden ölçülmüştür ve ortalama nazal yumuşak doku kalınlığı (ONYDK) belirlenmiştir. Ayrıca hastalara preoperatif nazal cilt sebum ölçümü yapılarak sebum değerleri belirlenmiştir. Hastalar ONYDK kalınlığına göre 'kalın ciltli' ve 'ince ciltli' olarak iki gruba, ayrıca sebum değerine göre de 'az yağlı' ve 'çok yağlı' olarak iki gruba ayrılmıştır. Operasyon sonrası periorbital ödem ve ekimoz değerlendirmesi, akne vulgaris ve seboreik dermatit değerlendirmesi ve ultrasonografik nazal cilt değerlendirmesi yapıldı.Bulgular: Periorbital ödem şiddetinin cilt sebum miktarı ve kalınlığından etkilenmediği, çok yağlı ciltli hastalarda üst göz kapağı ödeminin rezolusyonun daha uzun sürdüğü, ince ciltli hastalardaysa alt göz kapağı ödeminin rezolusyonun daha uzun sürdüğü belirlenmiştir. Periorbital ekimoz değerlendirmesinde çok yağlı ciltli hastalarda üst göz kapağı ekimozunun az yağlı ciltlilere oranla daha şiddetli olduğu ve daha uzun sürdüğü ve periorbital ekimozun cilt kalınlığı ile ilişkili olmadığı sonucuna varılmıştır. Akne vulgaris ve seboreik dermatit değerlendirmesinde postoperatif dönemde artış görülmüştür ancak bu lezyonların cilt sebum miktarı ve cilt kalınlığından etkilenmediği belirlenmiştir. Rhinion ve nasion bölgelerinde ince ciltlilerde ödemin daha şiddetli olduğu, az yağlı ciltlilerde nasion bölgesinde ödemin daha az olduğu görülmüştür. Sonuç: Septorinoplasti sonrası hastalarda postoperatif iyileşme süreci üzerine cilt özelliklerinin belirgin etkili olduğu gösterilmiş, ameliyat planlaması ve takip sürecindeki önemi vurgulanmıştır. Objective: The aim of this study was to investigate the effect of preoperative skin features on postoperative recovery period of septorhinoplasty patients .Material and Method: This study was performed on 35 patients who underwent septorhinoplasty. Preoperative evaluation of nasal skin and subcutaneous tissue thickness were performed using ultrasound from four different sites: nasion, rhinion, supratip and type, and mean nasal soft tissue thickness (MNSTK) was determined. Sebum values of preoperative nasal skin were determined. The patients were divided into two groups as 'thick skin' and thin skin according to MNSTK and also as 'dry skin' and 'oily skin' according to sebum value. After operation, periorbital edema and ecchymosis evaluation, acne vulgaris and seborrheic dermatitis evaluation and ultrasonographic nasal skin evaluation was performed.Results: The severity of periorbital edema was not affected by the sebum amount and thickness of the skin, the resolution of the upper eyelid edema lasted longer in patients with oily skin, and the resolution of the lower eyelid edema lasted longer in thin-skinned patients. Periorbital ecchymosis evaluation revealed that upper eyelid ecchymosis was more severe and longer lasting in patients with oily skin and it was not associated with skin thickness. Acne vulgaris and seborrheic dermatitis were evaluated postoperatively but these lesions were not affected by the amount of skin sebum and skin thickness. In rhinion and nasion regions, edema was more severe in thin skin.Conclusion: It was shown that the skin properties were significantly effective on postoperative recovery in patients after septorinoplasty.
Collections