Renal transplantasyon hastalarında ürik asit düzeyi ile ilişkili faktörler ve ürik asit düzeyinin graft ve hasta sağ kalımı ile ilişkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmada, İstanbul Üniversitesi – Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Böbrek nakli Ünitesi'nde renal transplantasyon yapılmış 18 yaş ve üzeri hastalarda hiperüriseminin demografik, klinik, laboratuvar parametreleri ve nakil sonrası komplikasyonlarla ilişkisini incelemek ve hiperüriseminin graft ve hasta sağ kalımına etkisini ortaya koymak amaçlanmıştır.YöntemCerrahpaşa Tıp Fakültesi Transplantasyon Ünitesi'nde 2007-2011 yılları arasında böbrek nakli olan hastaların arşiv kayıtları incelendi. Nakil tarihi, alıcı ve verici demografik özellikleri, nakil tipi, immunolojik ve nonimmunolojik özellikleri, nakil sonrası laboratuvar verileri, varsa greft kaybı incelendi. Hastalar ürik asit yüsek ve normal olmak üzere gruplandırılıp ürik asit yüksekliğine etki eden faktörler incelendi. Graft sağ kalımı ve kreatinin iki katına çıkması kaplan-meier yöntemi ile analiz edildi.BulgularÇalışmaya 48`i kadın ve 57`si erkek olmak üzere 105 hasta alındı. Hastaların nakil sonrası ortalama izlem süresi 56,9±10,04 aydı. Hastaların nakil esnasındaki yaş ortalamaları 35,8±12,3 bulundu. Vericilerin %21,9'u kadavra, %78,1'i canlıydı. Hastaların 81`inin normoürisemik, 24`ünün hiperürisemik olduğu bulundu. Ürik asit yüksekliği kadavradan nakil yapılanlarda daha sık bulundu. Ürik asit yüksek olan hastalarda BUN, kreatinin ve kreatinin klerensinin daha kötü seyrettiği; ortalama trigliserit ve 12.ay LDL kolesterol düzeylerinin daha yüksek seyrettiği; ortalama HDL kolesterol düzeyinin ise daha düşük seyrettiği bulundu. Ayrıca hiperürisemik hasta grubunda nakil sonrası hipertansiyon, rejeksiyon, gecikmiş graft fonksiyonu ve biyopsi oranları daha yüksek bulundu.SonuçNakil sonrası ürik asit yüksekliği renal fonksiyonlarla yakın ilişkilidir. Bu konuda daha kapsamlı çalışmalarla hiperüriseminin hasta ve graft sağ kalımına etkisi incelenmelidir. In this study, we aimed to investigate the relationship of hyperuricemia with demographic, clinical, laboratory parameters and post - transplant complications in patients aged 18 years and older who underwent renal transplantation in Istanbul University - Cerrahpaşa Medical Faculty Kidney Transplant Unit.MethodThe archive records of the patients who underwent renal tranplantation In Cerrahpaşa Medical Faculty between 2007 and 2011 were examined. Recipient and donor demographic characteristics, transplantation type, immunological and nonimmunological properties, post-transplant laboratory data and graft loss were examined. The patients were seperated into groups as hyperuricemic and normouricemic. Factors affecting hyperuricemia were examined. Graft survival and creatinin doubling were analyzed by Kaplan-Meier method.ResultsWe analyzed 105 patients' data in our study. It is found that 81 patients are normouricemic and 24 of them are hyperuricemic. The average follow up time after transplantation is 56,9±10,04 months. The mean age of the patients during transplantation is 35,8±12,3 years. %21,9 percentage of the donors were deceased and high uric acid levels were found to be more frequent in those transplanted from cadavers. Patients having high uric acid levels have a worse progress in BUN, creatinin and creatinin clearance; average triglyceride and 12th month LDL cholesterol levels were found to be higher; average HDL cholesterol levels were found to be lower. Hypertension, rejection, delayed graft function and biopsy rates were higher in the hyperuricemic group.ConclusionsThe elevation of uric acid level after transplantation is closely related to renal functions. The effect of hyperuricemia on patient and graft survival should be examined with more comprehensive studies on this issue.
Collections