Köpeklerde akciğer transplantasyonu sırasında doku oksijenizasyon düzeyinin gastrik intramukozal pH ile belirlenmesi

Abstract

ÖZET Çalışmamızın amacı; köpeklerde akciğer transplantasyonu sırasında ortaya çıkan kardiyovasküler fonksiyon değişikliklerinin doku oksijenizasyonu üzerindeki olumsuz etkilerini,gastrik intramukozal pH ölçümü ve pulmoner arter kateterizasyonu bulguları ile belirlemek ve sonuçlan karşılaştırmak idi. Köpeklerde anestezi indüksiyonu; alfentanil 20-40 ug/kg i.v. ile midazolam 0.2-0.3mg/kg i.v. uygulanarak sağlandıktan sonra,anestezi ve kas gevşekliği midazolam 0.005-0.007mg/kg/dk,alfentanil 7-10ug/kg/dk i.v. infiizyonu ve gerektikçe vekuronyum bromid O.lmg/kg i.v. ile sürdürüldü. Endotrakeal entübe edilen köpeklere %50 oksijen ve %50 hava karışımı solutuldu. Anestezi süresince pulmoner vasküler direnç, `Mixed` venöz oksijen satürasyonujkardiyak output,arteriyel oksijen içeriği,oksijen sunumu,hemoglobin değeri kalp atım sayısı,sistolik,diyastolik,ortalama arter basınçlan,pulmoner arter basıncı, pulmoner kapiller `Wedge` basıncı,oksijen satürasyonu,solunum sayısı,tidal sonu karbondioksit parsiyel basıncı,santral ven basıncı ve kan gaz değerleri monitörize edildi. Sözü edilen parametreler ve gastrik intramukozal pH ölçümü; insizyon öncesi kontrol değeri olarak,tek akciğer ventilasyonu sırasında,pulmoner arter klempi konulduktan 30 dakika sonra ve reperfuzyon döneminde saptanarak kaydedildi. Gastrik intramukozal pH,`Mixed` venöz oksijen satürasyonu,arteriyel oksijen içeriği ve hemoglobin miktarları; en belirgin reperfuzyon döneminde olmak üzere,tüm ölçüm zamanlarında,kontrol değerine oranla farklı bulundu.42 Yapılan korelasyon testlerinde,gastrik intramukozal pH ile `Mixed` venöz oksijen satürasyonu değerleri arasında olumlu ilişki saptandı. Sonuç olarak; araştırmamız sırasında monitörize edilen hemodinamik ve metabolik parametrelerin doku oksijenizasyon düzeyini belirlemek açısından yetersiz oldukları ortaya çıkmıştır. Buna karşın; herhangi bir nedenle izlenebilecek hipopefuzyonun,yol açtığı patofizyolojik olaylar nedeni ile gastrik intramukozal pH ölçümü ile erken dönemde,invaziv olmayan ve güvenilir bir şekilde saptanabileceği kanısına varılmıştır.