Teknolojik gelişme ve kentlerin tasarımı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Kent ve teknoloji arasındaki ilişki kentsel dokunun değişimini etkileyen faktörlerden biri olarak genellikle ihmal edilmiş bir alandır. Bu çalışmada teknolojik gelişmelerin Sanayi Devrimi' nden bu yana kentleri ve kentsel yaşamı siyasi ve ekonomik gelişmeler gibi diğer faktörlerden daha çok etkilediğine bir anlamda kentsel gelişmeye etkisi incelenmektedir. Kentsel dokunun hızla değişimini, yeni donatıların ortaya çıktığı ve hatta daha öncesinde çok farklı bir kent hayatına geçiş Sanayi Devrimiyle birlikte büyük hız kazanır. Dolayısıyla, kentsel yapı ve kent tasarımı Sanayi Devrimi'nden itibaren teknoloji ve teknolojik gelişme perspektifi içinde bizlere yeni farklı bakış açıları sunacak şekilde yeniden yorumlanabilir. Bu ana çerçeve içerisinde Kent ve teknoloji ilişkisi oldukça derin ve geniş bir konu olduğu gibi ele alınan dönem itibariyle de insanlık tarihinin büyük teknolojik gelişmelerinin yer aldığı bir süreçtir, özellikle Sanayi Devrimiyle birlikte teknoloji insan hayatında çok daha önemli hale gelmiş ve daha sonra yaşanan ilerlemeler teknolojiyi önemli bir aktör olarak Bilişim Devrimine kadar getirmiştir. Sonuç olarak bu çalışmada yapılmak istenilen bilinen bir tarihin bilinmeyen bir yönüyle tekrar incelenmesi ve değerlendirilmesidir. Böyle bir inceleme bu günlerde içinde yaşadığımız Bilişim Devrimindeki teknolojik dönüşümü daha iyi anlamamızı ve yorumlamamızı sağlayacağı gibi kentsel mekanın tekrar düzenlenmesinde daha bilinçli olmamıza imkan verecektir SUMMARY The relationship of city and technology is mostly a relatively neglected one especially with comparison to researchs and studies concerning and covering socio-economic aspects of the city. However this work is an attempt to study this encounter with a particular focus on the technology as a primary factor to shape and restructure the physical aspects and physical space of the city as well as the everyday life and city culture. As mentioned above, the essence of the work is based upon an understanding and approach to urban history since Industrial Revolution within the frame of technology as a city making and city generating dynamic. In other words, in order to develop a particular approach, technologies especially related to urban space and urban life are reconceptualized through the study in a way outlined above. The conceptual framework of this study especially for issues concerning technology are based upon with the Technological Evolution Theory which in summary has a generic approach to technology as it evoluates as living beings. The relationship between technology and cities may be undertook through a long history. However the timespan for this study is limited to the period since the Industrial Revolution due to facts and reasons that, only after it technology becomes a leading actor in almost every aspects of human life and it relocates itself just in the very core of human activities including urban life and city making process. Also, through the Industrial Revolution that technology becomes a matter of scientific knowledge and the scientific knowledge and therefore technology becomes more and more available for peoples which in turn leading to a process good to be called `the democratization of technology and scientific knowledge`. Finally, the major aim of this study is to review a quite obscured pheonomena and to rewrite a well-known history through an ignored story. However, in whatever ways it encountered urban history will always remain an interesting one and the technology will undoubtely play a leading rol at the future of cities as it happened in the past. H
Collections