3.0 tesla manyetik rezonans görüntüleme ile meme lezyonlarının karakterizasyonunda difüzyon tensor görüntüleme parametrelerinin yeri, prognostik faktörler ve histopatoloji ile korelasyonu
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmayla difüzyon tensor (DT) görüntüleme parametrelerinin meme lezyonlarında malign-benign lezyon ayrımındaki etkisinin gösterilmesi, standart difüzyon ağırlıklı (DW) görüntülemenin apparent diffusion coefficient (ADC) değeri ile karşılaştırması ve malign lezyonlardaki immunohistokimyasal prognostik belirteçler ve subtip karşılıkları ile ilişkisinin değerlendirilmesi hedeflenmiştir.Toplam 92 olguya meme manyetik rezonans (MR) görüntülemesi sırasında DT görüntüleme uygulanmıştır. Eigenvalue'ler, λ1-λ3, λ1-λ2, λ2-λ3, ortalama difüzite (MD), radyal difüzite (RD), fraksiyonel anizotropi (FA), relatif anizotropi (RA) ve jeodezik anizotropi (GA) değerlerinin içinde bulunduğu DT görüntüleme parametreleri her lezyonda ölçülmüştür. Malign ve benign lezyonlara ait DT görüntüleme parametreleri birbirleri ve ADC değerleri ile karşılaştırılmıştır. Malign lezyonlarda DT görüntüleme parametrelerinin östrojen reseptörü (ER), insan epidermal büyüme faktör reseptörü 2 (HER-2) ve Ki-67 durumları ve immunohistokimyasal subtip karşılıkları ile korelasyonu araştırılmıştır. Malign lezyonlarda benign lezyonlara göre MD, RD, λ1, λ2, ve λ3 değerleri anlamlı düşük, FA, RA ve GA değerleri ise anlamlı yüksek izlenmiştir (p < 0.001). ER pozitif meme kanserlerinde ER negatif meme kanserlerine göre RD, λ2, ve λ3 değerleri anlamlı düşük, FA, RA ve GA değerleri ise anlamlı yüksek olarak izlenmiştir (p < 0.05). Ki-67 proliferasyon indeksi ile FA, RA, GA, λ1-λ3 ve λ1-λ2 değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif korelasyon bulunmuştur (p = < 0,05). Sonuç olarak, bu çalışma ile meme lezyonlarında malign-benign ayrımında DT görüntülemenin yararlı tanısal bilgiler sağladığı gösterilmiştir. Bunun da ötesinde çeşitli DT görüntüleme parametreleri immunohistokimyasal prognostik biyobelirteçlerden ER ve Ki-67 proliferasyon indeksi ile korelasyon göstermişlerdir. The aim of this study was to evaluate the diagnostic performances of the diffusion tensor (DT) imaging parameters in the differentiation of malignant from benign tumors, and to investigate the variations in DTI parameters according to the immunohistochemical biomarkers and their surrogates of the intrinsic subtypes in early breast cancer patients, and to compare them with ADC values of standard diffusion-weighted (DW) imaging.The prospective study included 85 patients with 92 enhancing breast lesions. DT imaging was performed during the breast MRI at 3.0 T. DT imaging parameters including eigenvalues, λ1-λ3, λ1-λ2, λ2-λ3, mean diffusivity (MD), radial diffusivity (RD), fractional anisotropy (FA), relative anisotropy (RA), and geodesic anisotropy (GA) were measured in each lesion. DT imaging parameters were compared between malign, benign lesions. The ADC values compared with DT imaging parameters. In malign lesions DT imaging parameters were correlated with estrogen receptor (ER), human epidermal growth factor receptor 2 (HER-2) and Ki-67 status and immunohistochemical surrogates of the intrinsic subtypes. MD, RD, λ1, λ2, and λ3 values were significantly lower in malign lesions than benign lesions and malign lesions exhibited significantly higher values of FA, RA and GA (p < 0.001). In ER-positive breast cancer RD, λ2, and λ3 values were lower than ER-negative breast cancer with significant difference (p < 0.05). On the contrary FA, RA and GA values were higher in ER-positive breast cancer (p < 0.05). Ki-67 expression showed statistically significant, negative correlation with FA, RA, GA, λ1-λ3 and λ1-λ2 values (p < 0.05). In conclusion, this study showed that DT imaging provides useful diagnostic information to differentiate malignant and benign breast lesions. Moreover, various DT imaging parameters showed correlation with ER and Ki-67 status.
Collections