Osmanlı Devleti`nde askeri sağlık hizmetleri (1876-1908)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
XIX. yüzyılda ardı ardına yapılan savaşlar ve karşılaşılan salgın vakaları Osmanlı Devleti'ni mevcut sağlık kurumlarını ıslaha zorlamıştır. Ancak bu konuda istenen düzeye ulaşılamaması, Osmanlı Devleti açısından yeni kurumların açılmasını ve bazı yeniliklerin yapılmasını zorunlu kılmıştır. Açılacak sağlık kurumlarının düzgün bir şekilde hizmet vermesini sağlamak için birçok nizamname çıkarılmıştır. XIX. yüzyılın başlarından itibaren Osmanlı Devleti, Batı'dan faydalanarak tıp alanında yazılmış eserleri tercüme etmiş ve Batı'ya öğrenci göndererek tıp alanındaki gelişmeleri takip etmeye çalışmıştır. 1826 yılından sonra tıp mektebinin kurulmasıyla modernleşme sürecine girilmiştir. Özellikle askerî sağlık alanında hekim ve cerrah yetiştirmek için kurulan tıp mektebi, Meşrutiyet dönemiyle birlikte sivil alanda da faaliyet göstermiştir. Askerin sağlığının farkında olan Osmanlı Devleti, gerekli tedbirleri alarak, teşkilatlanma konusunda önemli adımlar atmıştır. Askerî sıhhiye, hekim, cerrah, hastabakıcı gibi unsurların gelişmesi amacıyla yeterli eğitimin alınması için önemli müesseseler kurulmuştur. Gerektiğinde yurtdışından hekim ve cerrah getirterek tıp eğitimine katkı sağlanmıştır. Ayrıca, tıp konusunda teşvik için önemli makam ve nişanlar verilerek madalyalarla taçlandırmıştır. Osmanlı Devleti'nde Tanzimat'ın ilanından sonra sağlık teşkilatını güçlendirme doğrultusunda birçok bürokratik gelişmeler yaşanmıştır. XIX. yüzyılın ikinci yarısından sonra salgın hastalıklarda meydana gelen artışlar bu durumun ortaya çıkmasında önemli rol oynamıştır. Başta İstanbul olmak üzere kıyı şehirlerinde karantina teşkilatları kurulmuş, hastalıkların görüldüğü mahallerde sağlık kordonları oluşturulmuştur. Ancak salgınların ekseriyetle savaş dönemlerinde ve askerler arasında görülmesi Osmanlı devlet adamlarını bu askerî sağlık hizmetleri alanına yoğunlaştırmıştır. Nitekim, Osmanlı ordularının konuşlanma merkezlerine yakın yerlerde birçok askerî sağlık kurumları kurulmuş ve buralarda istihdam edilmek üzere personeller yetiştirilmiştir. Sultan II. Abdülhamid'in Batıyı örnek alarak yapılandırdığı sağlık müessesesi, özellikle harp zamanlarında başarı gösterebilmiştir. Askerî sağlık, özellikle savaş zamanında daha da önemli hale gelmişti. Zira muharebeler sırasında yaralıların öncelikli olarak sargı mahallerine, oralardan ise seyyar, menzil veya çevre illerdeki hastanelere bir an önce nakli gerekmiştir. Bu tür hizmetlerin, askerin moral ve motivasyonu üzerinde büyük faydası olmuştur. Bu yüzden askerî sağlık hizmetleri, devletin itinayla hareket etmesinde etkili olmuştur. Ancak tüm bunlara rağmen 1876-1908 yılları arasında yapılandırılmaya çalışılan sağlık teşkilatlanması arzu edilen seviyeye ulaşamamıştır.Anahtar Kelimeler: Osmanlı, asker, sağlık, karantina, hastane. The consecutive wars fought and the epidemics occurred in the 19th century led Ottoman Empire to renovate the existing health facilities. The fact that this renovation did not reach the expected level forced Ottomans to open new facilities and make some innovations. A lot of regulations were issued in order that these health facilities could offer good services. From the beginning of the 19th century, the Ottoman Empire started to translate the works written in the field of medicine benefiting from the West and tried to follow the developments in this field by sending students to the West. After the medical school was founded in 1826, the process of modernization started. The medical school, which aimed to train doctors and surgeons especially in the field of military health, offered services also for civilians following the Constitutional Monarchy Period. Having been aware of the military health, the Ottoman Empire made significant progress regarding organization by taking the necessary measures. Important institutions were founded in order to improve Military Sanitation, nursing and educate doctors, surgeons better. Inviting doctors and surgeons abroad when necessary, the medical education was supported. Moreover, some important positions, titles and medals were given in order to promote medicine. Many bureaucratic developments in the Otoman Empire took place in order to reinforce the health organization after the Tanzimat Reform was announced. The increase in the number of epidemic diseases in the second half of the 19th century had an important effect on these developments. Quarantine organizations were established in the coastal towns initially in İstanbul and Cordon Sanitaire was created in the districts where the disease spread. However, the fact that the epidemics occurred particularly during the war times and spread among the soldiers caused Otoman Statesmen to focus on military health services. Therefore, several military health facilities were built close to the deployment centres of the Ottoman armies and personnel was trained in order to be employed in these facilities. The health foundation, which was constructed by Sultan Abdulhamid II taking the west as an example, was able to be successful especially during the war times. Military Health became more important especially during the war times. Because the casualties were needed to be taken primarily to bandaging stations and then transferred to the mobile or central hospitals in the nearby cities. Thanks to these kinds of services, the morale and motivation of the soldiers increased considerably. As a result, the military health services led the Empire to operate meticulously. However, the health organization tried to be restructured between the years of 1876 and 1908 was not able to reach the desired level.Key words: Ottoman, soldier, health, quarantine, hospital.
Collections