Türkiye`de demokrasi ve siyasal gelişme
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Konusu olarak aldığımız «Türkiye'de Demokrasi ve Siyasal Gelişme » adlı tezimizin birinci bölümünde siyaset bilimi, sosyoloji ve siyaset sosyolojisinin genel tarif ve uygulama alanlarıyla bu bilimlerin genel bir çerçevesini vermeye çalıştım. Demokrasinin nasıl bir yönetim biçimi olduğunu ve Demokrasinin nasıl ortaya çıktığını ve bunun nasıl bir gelişme seyri gösterdiğini ve Eski Yunanda uygulamanın nasıl olduğunu ve demokrasi üzerine bazı filozofların nasıl bir tavır aldıklarını kısaca göstermeye çalıştık. Demokrasinin ne tür bir yönetim tarzı olduğunu ve demokrasi teorisinin asıl neyi İhtiva ettiğini ve çeşitli demokrasi türleri üzerinde kısaca durarak niteliklerini genel olarak vermeye çalıştık. Bu nitelikler demokrasinin en önemli unsurlarıdır. Eğer bu nitelikleri birbirlerinden ayrı ve bağımsız düşündüğümüz zamanda demokrasiden bahsetmek mümkün olmamak tadır. Bundan dolayı bu nitelikleri birer birer inceleyerek genel bir sonuca gitmeye çalıştık. Demokrasi karşıtı dikta rejimlerinden Marksizme Faşizmi, genel hatlarıyla inceleyerek bu tür rejimlerin demokratik yönetimle uzaktan yakından bir ilişkisi olmadığını ve her- ne kadar Marksist Demokrasi olduğundan bahsedil İrse bahsedilsin Marksist bir demokrasinin olmayacağını ve faşist yönetimlerinde dikta özelliğini gösterdiğinden dolayı demokrasi sayılmayacağını ifade etmeye çalıştık.Demokrasinin yerleşip kökleşmesinde siyasal gelişme ve siyasal kültürün nedenli önemli olduğunu; siyasal gelişme ve siyasal kültürün demokrasinin yaşamasında ne kadar önemli bir yapı olduğunu ve bunların olmaması halinde demokrasinin sadece adından bahsedilebileceği bir şekli yönetim olacağını belirt tim. Tezimizin ikinci bölümünde Osmanlı Devletinde ve Cumhuriyet Türkiye'sinde nasıl bir demokrasi olduğunu ve bunu ortaya çıkartan şartların neler olduğunu belirterek Osmanlı devletinin merkezi yönetimin yapısını ve bu yapının zamanla demokratik yönden nasıl bir gelişme kaydettiğini belirttik. Senedi ittifakla başlayan ve Tanzimat la devam eden bu vetirenin anayasalı bir yönetime geçme anlamı taşıyan meşruti yet devirleriyle, II. Meşrutiyetten sonra Osmanlı yönetimini ele geçiren ittihat ve Terakki fırkası ve diğer siyasi kuruluşları inceledim. Cumhuriyetle birlikte « egemenliğin millete ait olduğu ibaresiyle tam demokratik uygulamaya geçilmesi gerekirken biranda tek parti diktatörlüğüne geçişin ve otoriter devletlerin en önemli özelliği olan devletle partinin özdeş olduğu bir yapının demokrasiyle ilgisi olamayacağının ve Cumhuriyetimizin ilk yıllarında demokrasiden bahsedilemiyeceğini belirterek gerçek demokrasiye geçişin ikinci Dünya Savaşı sonrası olduğunu demokrasinin en önemli şartının çok partili siyasi hayat olduğunu ve bundan vazgeçilemiyeceğini belirterek 1846'dan sonra milletimizin nasıl bir siyasi tercih yaptığını genel seçim sonuçlarıyla vermeye çalışarak 1950-1960 arasındaki iktidar partisini inceledik. Türkiyeyi sürekli olarak gizli bir oligarşi ile yönetmenin gereği Üzerinde duran sözde aydınların tesiriyle yapılan ihtilaller ve bunun sonuçlarını incelemeye çalışarak Ülkemizi1960 şartlarına getiren sebeplerle 1960 sonrası dönemle ve 1980' e getiren şartlar ve 1980 sonraki gelişmeler üzerinde durarak 1982 Anayasa dönemi ve bu dönemdeki siyasi tercihleri inceleyerek sonuç bölümünde Türkiye'de Demokrasi denilince netür bir anlayış olduğunu ve demokrasimizin istenilen manada bir demokrasiye malesef ulaşılamadığını belirteler tezimizi sonuçlandırma çalıştık.
Collections