Analisi semiotica di un matrimonio in provincia, Teresa e Una Donna Quali Fasi Germinali di Una trilogia femminista
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma, 19. ve 20. yüzyıllar arasında ürün veren kadın yazarların yapıtları hakkında yapılan son bilimsel çalışmalara dayanmakta ve İtalyan feminist romanının başlangıç noktasını yeni bir bakış açısıyla değerlendirmeyi amaçlamaktadır. 1906 yılında Sibilla Aleramo'nun yazdığı Una donna adlı yapıt, önceleri eleştirmenlerin yaygın görüşüne göre ilk İtalyan feminist roman olarak kabul edilmiş, ancak 19. yüzyıl sonlarına ait birçok yapıtın yeni basımları yapıldıktan sonra bu görüş yeniden gözden geçirilerek sorgulanmaya başlanmıştır. Zira, ?ciddi? olarak adlandırılan bir grup yapıt birçok eleştirmen tarafından yeniden ele alınmış, incelenmiş ve günümüzde feminist ideolojilerin temel kaynaklarının anlaşılabilmesi ve geliştirilebilmesi için önemli bir yer tuttukları kabul edilmeye başlanmıştır. Bu yapıtlar arasında özellikle, tıpkı Una donna adlı romandaki gibi kadın konulu Bildungsroman'ın anlatı modelini izlemesi açısından benzerlik gösteren 1885 yılında Marchesa Colombi'nin yazdığı Un matrimonio in provincia ve 1886 yılında Neera tarafından yazılan Teresa adlı romanlar, bu çalışmada gerek yazın değeri, gerekse anlatı yapısı açısından söz konusu çalışmaların en önemli iki yapıtı olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmanın başlangıcında önerilen ve göstergebilimsel çözümleme aracılığıyla doğrulanan varsayıma göre, yukarıda anılan üç roman, artsüremsel olarak ele alındığında kadınsı öznellikten giderek feminist kimliğe geçiş sürecini anlatan feminist yazının başlangıcını oluşturan bir üçlemeyi çağrıştırmakta ve 70'li yılların yeni-feminist yazınını yıllar öncesinden öncelemektedir.Algirdas J. Greimas ve Paris Göstergebilim Okul'undan esinlenen Üretimsel Göstergebilim'in yöntemsel dizgeleri kullanılarak yapılan bu çalışma sonucunda anlatısal gösterge sürecinin ortak gelişme evresine ulaşılmış ve derin yapının sürekliliği bulgulanmıştır. This research, based on the most recent academic studies related to women writers between 19th and 20th century, aims to throw a new light on the origins of Italian feminist novel. Whilst the novel Una donna (1906), written by Sibilla Aleramo, has been labeled by 20th century critics the first, revolutionary feminist Italian novel, the re-publication in the last twenty years of a rediscovered group of late-nineteenth-century texts has lead to a reassessment of this belief. This group of novels, identified by critics as ?serious?, is in fact nowadays valued as fundamental to the entrance of feminist themes within Italian Literature. Within this group two novels in particular ? Un matrimonio in provincia (1885) written by Marchesa Colombi and Teresa (1886) written by Neera ? have been singled out in this research for the quality of their writing and for their narrative framework that, like Una donna, follows the literary structure of female Bildungsroman. The hypothesis suggested at the onset of this study and then proved through a semiotic analysis of the texts is that the three novels, read in diachronic sequence, assume the sense of a pioneering, germinal feminist trilogy centered on the gradual path followed by female subjectivity towards the assertion of a feminist identity, so anticipating by many decades the Italian neo-feminist literature of the Seventies. The use of the methodological instruments supplied by generative semiotics, inspired by the studies of Algirdas J. Greimas and of the Paris School of Semiotics, has allowed highlighting the common semio-narrative path shared by the three novels confirming, in the conclusion of this research, their deep structural continuity.
Collections