Devlet teşviklerinin muhasebeleştirilmesinin Türkiye Muhasebe Standartları ve muhasebe sistemi uygulama genel tebliğleri açısından karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Türkiye'de muhasebe ve raporlama konusu birçok kurum tarafından ele alınmış, farklı kurumlar tarafından yapılan çalışmalar, ülke içerisinde çoklu bir muhasebe standardı sisteminin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu durum, şirketlerin finansal tablolarını TMS, SPK, BDDK, MSUGT ve Tekdüzen Hesap Planı gibi birden fazla muhasebe sistemine göre düzenlemek zorunda kalması gibi bir sonucu da beraberinde getirmiştir.Türk muhasebe hukuku içerisinde birden fazla farklı muhasebe sistemi oluşmasına rağmen, Türkiye'de muhasebe uygulamaları ve finansal raporlama, genel olarak vergi mevzuatına göre ve vergi matrahının tespitine yönelik öncelikler dikkate alınarak yapılmaktadır.Nitekim, Maliye Bakanlığı (MB) tarafından, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun (VUK) 175 ve mükerrer 257. maddesine dayanılarak yapılmış olan ve 26.12.1992 tarihinde Resmi Gazete (RG)'de yayınlanarak 01.01.1994 tarihinde yürürlüğe giren 1 sıra no.lu MSUGT'de; işletmelerin muhasebe sistemlerini bu tebliğ ve ekinde öngörülen kurallara uygun olarak yürütecekleri belirtilmiş olup, vergiye tabi kârın tespiti aşamasında vergi kanunlarında yer alan özel hükümlerin göz önünde bulundurmasının kanuni bir zorunluluk olduğu belirtilmiştir.Ayrıca, belirlenen muhasebe usul ve esaslarını uygulamak zorunda oldukları halde, buna uymayanlar hakkında 213 sayılı VUK ile 3568 sayılı Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun ilgili hükümleri uyarınca gerekli cezai işlemler uygulanacağı da ilgili tebliğin V. Bölümünde belirtilmektedir.Bu çalışmada, Devlet Teşviklerinin Muhasebeleştirilmesi ve Finansal Tablolarda Raporlanması Konusu, Türkiye Muhasebe Standartları ve 1 sıra no.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği açısından karşılaştırmalı olarak ele alınmaya ve iki uygulama arasındaki farklılıklar ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. In Turkey, the theme of accounting and reporting has been investigated and studied by different organizations, thus leading the emerging of a system with multiple accounting standards. The application of this system caused the companies to arrange their financial tables seperately according to these different standards stated by Turkish Accounting Standards, Capital Market Boards, Banking Regulation and Suprvision Agency, General Notifications of the Accounting System Application and Uniform Charts of Accounts,Although there has been different accounting systems implemented within the Turkish Accounting Law, all practices and financial reporting in Turkey has generaly been conducted according to the taxation law and taking into consideration the priority to identify the taxabe income.Indeed the special provisions under the tax law to be taken into account as an obligation at the state of determining the taxable income for all companies as, it has been stated by the Ministry of Finance (MB) by the Tax Procedure Law No. 213 's (TPL) 175 and 257 bis made pursuant to the Official Gazette on 26.12.1992, which entered into force on 01.01.1994 published in the 1st General Notifications of the Accounting System.Additionally, it has been stated in the V. section of the relevant notification that punitive actions according to the Tax Code No. 213 with No. 3568 on Public Accountants, Public Accountants Financial Advisors and Certified Public Accountancy Act to be implemented to whom disobeying the obligation to apply the stated accounting procedures and principles.The Subject of Accounting for Government Grants and Reporting of Financial Statements with regards to Turkish Accounting Standards and the 1st General Notifications of the Accounting System has been studied in order to reveal the differences between the two applications.
Collections