Mikrodalga enerjisi ve klasik yöntemler ile polimerize edilen akrilik protez kaide plaklarının alçı model ile olan uyumunun araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
117 ÖZET Ağzın tam dişsizlik durumunda protetik diş hekimliği açısından sıklıkla uygulanan yöntemlerin başında tam protezler gelir. Hazırlanan protez kaide plağı ağız mukozasının ayrıntılarına ne kadar iyi uyarsa protezin tutuculuğu da o kadar iyi olur. Geçmiş yıllarda akrilik reçinenin kullanımından önce pek çok değişik malzeme protez kaide maddesi olarak denenmişse de, yine de günümüzde en yaygın olarak kullanılanı akrilik reçine, yani poli-metilmetakrilattır. ideal bir malzeme olmamasına karşın, şu ana kadar bilinen en kabul edilebilir protez kaide plağı maddesi olma özelliğini korumaktadır. Fakat polimerizasyon büzülmesi, termal büzülme ve protezin mufladan çıkarılması sırasında açığa çıkan gerilim kuvvetleri birleşerek dokularla olan uyumun bozul masına neden olurlar. Daha çok üst tam protezlerde damak ile olan uyumun bozulması sonucunu doğuran böyle bir uyumsuzluğun giderilmesi için bugüne kadar pek çok araştırma yapılmıştır. Klinik yeterliliği kanıtlanmış olan su içinde kaynatma yöntemleri ile son yıllarda üzerinde çalışmaların yoğunlaştığı mikrodalga fırınında polimerize edilen protezlerin karşılaştırılması araştırılmaya değer bir konu gibi gözük mektedir. Bu amaçla klasik yöntemlerden üretici firmaların önerilerini118 uygulayarak (Yöntem 1) ve uzun süreli su içinde kaynatma yöntemi (Yöntem 2) ve mikrodalga fırınında iki farklı programda (Yöntem 3 ve 4) polimerize edilerek üst çene kaide plakları hazırlandı. Bir cins konvansiyonel akrilik reçine (Acron-Standart), bir cins yüksek dirençli akrilik reçine (Lucitone-199), bir cins hızlı kaynatma akriliği (Meliodent) ve bir cins de mikrodalga için özel olan akrilik reçineden (Acron-MC) toplam 140 model elde edildi. Kaide plaklarının alçı model ile olan uyumlarının saptanması için, modellerden kaide plakları ile birlikte kesit alındı, ölçüm işlemi için optik bir mikrometreden yararlanıldı, ölçümler alçı model ve kaide plağı birlikte mufladan çıkartılır çıkartılmaz hemen, ayrıca 1, 3, 7, 14, 21, 30 ve 42 gün distile su içinde bekletildikten sonra yapıldı. Her bir model için 9 ayrı noktadan 8 ayrı zamanda olmak üzere 140 model için yaklaşık olarak toplam 10000 ölçüm gerçekleştirildi. Elde edilen sonuçların istatistiksel değerlendirmesi Student-t testi ile p<0.05 anlamlılık düzeyinde yapıldı. Sonuç olarak klasik yöntemlerle polimerizasyon yönteminde üretici firmaların önerilerine uyulduğunda, ya da uzun süreli kaynatma yöntemi ile kaide plakları polimerize edildiğinde, akrilik reçineler kimyasal yapılarına bağlı olarak farklı sonuçlar gösterdiler. Mikrodalga için özel olan akrilik reçine ile alınan sonuçlar diğer akrilik cinslerinin mikrodalgada polimerize edilen kaide plakları ile karşılaştırıldığında daha iyi sonuç gösterdi. İlk gün uyum çok farklı değilken, 1. günden itibaren artan bir uyum bulundu. Su içinde bekletilen akrilik cinslerinin hepsinde zamana bağlı olarak bütün bölgelerde artan bir uyum görüldü. Genellikle damak orta bölgesinde ve postdam alanında görülen kötü uyum,119 vestibül kenarlar ve kret tepe noktalarında daha olumlu olarak bulundu. Bütün yöntemler ve akrilik cinslerinde, ve ölçülen bütün ölçüm noktalarında bulunan değerler 1 mm'nin altında olduğu için elde edilen sonuçların klinik olarak anlamlı düzeyde olmadığına karar verildi. Kaide plağının uyumunu etkileyen faktörler çok çeşitli olduğu için, seçilen yöntemin doğru uygulanmasının daha önemli olduğu saptandı. Mikro dalga enerjisi ile polimerizasyon yöntemiyle zamandan kazanç sağlanacağına, polimerizasyonun çok kısa sürede gerçekleş tirileceğine, daha temiz bir çalışma ortamının sağlandığına, yöntemin gelişmelere açık ve kolay uygulanabilir olduğuna, klasik yöntemlerle karşılaştırıldığında özel olan akriliğinin dışındaki akrilik cinsleriyle bile başarılı sonuçlar alınabildiğine karar verildi. 120 9- SUMMARY The better the fit of the denture base, the better will be the retention of the denture in the mouth. Poly(methylmethacrylate) is the resin most commonly used for denture bases although a lot of different kinds of materials have been used as denture base in the past. There has always been a problem with the shrinkage of the resin. The combination of polymerization contraction, thermal contraction and the strain accompanying stress release during deflasking causes poor adaptation of the denture to the tissues. Several denture base materials and polymerization methods have been introduced to the profession, and each of them has claimed to produce a more accurate denture base. Numerous studies comparing the dimensional accuracy and stability, and the polymerization methods have been reported especially for the upper denture bases. Comparison between the conventional methods which have achieved succesful clinical usage and the microwave polymerization of the denture base have been made. Upper denture bases were constructed by the conventional methods according to the manufacturer's directions and the long-cure, and by the microwave polymerization with two different programs. One kind of conventional (Acron-Standart), one kind of high impact (Lucitone-199), one kind of rapid-cure and a special acrylic resin for microwave curing (Acron-MC) were selected, which were found121 commercially. Denture bases were cut with an electrical saw with the dental stone models together antero-posteriorly, and through the second molar region. Measurements were conducted on an optical micrometer with a sensitivity of 0.001 mm. Measurements were done after the polymerization just removed from the flask, and 1, 3, 7, 14, 21, 30 and 42 days after storage in distilled water. 9 measurement points were evaluated for 8 different times for each dental stone model, and approximately 10 000 measurements were achieved for 140 models. Significancy of the results were evaluated by the Student's-t test at p<0.05 level. Polymerization methods showed significant differences according to the acrylic resin used. Microwave polymerized acrylic resin showed better adaptibility when compared to the others. All of the acrylic resins' adaptibilities increased to the stone casts on all measurement points by the time when stored in water. Maximum value of all the acrylic resins measured was less than 1 mm. It was concluded that the results were not clinically significant. Because there were so many factors affecting the dimensional stability of the denture bases, it was more important to obey to the directions of the selected method. Microwave polymerization reduces curing time and the denture bases can be polymerized in 3 minutes. Accurate denture bases to the stone molds can be achieved by the other acylic resins without using its special resin when compared to the conventional polymerization methods. But the right program should be chosen when a conventional acrylic resin is cured by the microwave polymerization.
Collections