Yumuşak doku ve kemik tümörlerinin tanısında sitolojinin yeri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
44 ÖZET Çalışmamızda, İ.Ü.Onkoloji Enstitüsü Tümör Patolojisi Bilim Dalı'na histopatolojik tanı amacıyla gönderilen 91 kemik ve yumuşak doku piyesinden ince iğne aspirasyonu ve imprint yöntemleri ile hazırlanan pre- paratlar kullanılmıştır. Ayrıca 29 olguda direkt olarak hastanın kemik veya yumuşak doku lezyonuna ince iğne aspirasyonu uygulanmasıyla elde edilen materyalden yararlanılmıştır. Hazırlanan preaparatlar Papanicolaou ve MGG boyama yöntemleri ile boyanarak incelenmiştir. Cerrahi piyeslere uygulanan 91 iğne aspirasyonundan 83 'ünde (% 91,2), direkt hastaya uygulanan 29 iğne aspirasyonundan da 17'sinde (% 58,6) yeterli materyal elde edilerek sitolojik değerlendirmeye alınmış tır. Kemik lezyonlarına ait 68 olgu içinde sırasıyla kondrosarkom, osteosarkom, metastatik karsinom, Ewing sarkomu, Myelom, malign dev hücreli kemik tümörü, fusiform hücreli sarkom, fibröz displazi, dev hücreli kemik tümörü olguları incelemeye alınmıştır. Birer olgu ile yer alan lezyon- lar, enkondrom, agressif osteoblastom, anevrizmal kemik kisti, malign anevrizmal kemik tümörü (telanjiektatik osteosarkom) kordoma ve tibia adamantinoması olarak sıralanmıştır.45 Yumuşak doku lezyonlarına ait 32 olgu; sinovyal sarkom, liposar- kom, malign hemangioendotelyoma, malign Schwannom, nodüler tenosino- vit, malign fibröz histiositom, Schwannom, agressif fibrom, leiyomyosar- kom, yumuşak doku kondrosarkomu ve fusiform hücreli sarkom tanılarını almıştır. Hem kemik hem de yumuşak doku lezyonları arasında genellikle benign tümörlerden, malign tümörlere oranla daha az materyal elde edile bildiği gözlenmiştir. Bütün olgulara ait preparatlar, hücre türleri, hücre biçimleri, nukleus, nukleolus, sitoplazma özellikleri, hücrelerin oluşturdukları yapı lar ve lezyonların zemininde yer alan ara maddenin özellikleri açısından incelenmiştir. Elde edilen bulgulara göre değişik kemik ve yumuşak doku lezyonlarınm belirli hücresel ve yapısal özellikler gösterdikleri ve bu kriter lere dayanarak bu lezyonların sitolojik açıdan ayırıcı tanılarının yapılabile ceği belirlenmiştir. Sonuç olarak yeterli materyal elde edildiği ve iyi bir teknikle hazırlandığında, sitolojik yöntemlerle kemik ve yumuşak doku lezyonların- da benign ve malign tümör ayırımı ile primer ve metastatik tümör ayırımı nın yapılabileceği, özel yapılar görüldüğünde de histolojik tipi saptanarak, tanı konabileceği ortaya çıkmıştır. Sitolojinin, kemik ve yumuşak doku tümörlerinin tanısında histopatolojinin yerini alamasa da, deneyimli kişi lerce uygulandığında, tedavi seçimi öncesinde, kolay ve güvenilir bir yön tem olarak kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.
Collections