Bursa ve çevresinde ineklerde subklinik ketozisin insidensi, erken tanısı ve karaciğer fonksiyon bozukluklarının değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
52 F. ÖZET Bu çalışmada Bursa Çevresindeki halk elinde ve yarı entansif tipteki büyük işletmelerde bulunan ineklerde 8 Hidroksibutirat düzeyinin ölçülmesiyle ketozisin erken tanısının konulması, insidensinin belirlenmesi ve hastalığın karaciğer üzerindeki etkisinin saptanması amaçlanmıştır. Çalışmada 244 düve ve inek materyal olarak kullanılmıştır. Bu hayvanlar ilk olarak doğumdan önceki 1. ay ( A-I Grubu ), doğumdan sonraki 1. ay ( A- II Grubu ), doğumdan sonraki 2. ay (A-III Grubu ) ve doğumdan sonraki 3. ay (A-IV Grubu ) olmak üzere 4 gruba ayrılmıştır. Her inekten kan, idrar ve/veya süt örnekleri alınarak total lökosit sayısı, hematokrit değer, B Hidroksibutirat konsantrasyonu ve idrar ve/veya sütte keton cisimcikleri düzeyi belirlenmiştir. Ayrıca, 8 Hidroksibutirat düzeyi 1.00 mmol/l' den düşük olan hayvanlardan 20 tanesi kontrol grubunu (B-Kontrol), 1.00 mmol/Pden yüksek olan 57 inek total ketozis grubunu (B-Subklinik ketozis+ Klinik ketozis) oluşturmuştur. Bu grup iki alt gruba ayrılarak; klinik belirti göstermeyen 52 inek subklinik ketozis grubunu ve klinik belirtiler gösteren 5 inek klinik ketozis grubunu oluşturmuştur. Tüm gruplarda serum glukoz, GLDH, AST, ALT, AP, GGT, LDH, total bilurubin, direkt biluribin, indirekt biluribin, total protein, albumin ve globulin düzeyleri belirlenmiştir. Çalışmada ketozis insidensi % 16.39 olarak saptanmış ve doğumdan sonraki bir ay içerisinde en yüksek oranda ( % 28.81 ) olduğu gözlenmiştir. Bu53 insidensin halk elindeki yetiştirmelerde % 10.00, yan entansif tipteki büyük işletmelerde % 31.45 olduğu saptanmıştır. Ayrıca, prepartum dönemde de hastalığın insidensi % 16.21 oranında belirlenmiştir.Kontrol grubuyla karşılaştırıldığında hasta grubunda B Hidroksibutirat düzeyi, AST ve LDH aktivitelerinde ( p<0.001 ), GLDH, ALT, total bilirubin, direkt bilirubin değerlerinde ( p<0.01 ), indirekt bilirubin ve glukoz düzeylerinde (p<0.05) istatistiki farklılıklar gözlenmiştir. Doğum öncesi ve doğum sonrası dönemlerdeki inekler arasında yapılan varyans analizi sonucunda hematokrit değer ve B Hidroksibutirat konsantrasyonunda ( p<0.001 ), total bilirubin ( p<0.01 ), AST, AP ve LDH aktivitelerinde ( p<0.05 )' istatistiki açıdan farklılıklar belirlenmiştir. Varyahs analizinde GLDH aktivitesinde istatistiki önem gözlenmemesine rağmen, t- testinde kontrol grubu ile A-I ve A-III grupları arasında p<0.05 düzeyinde farklılık tespit edilmiştir. Kontrol grubu, subklinik ve klinik ketozisli gruplar arasında yapılan varyans analizinde B Hidroksibutirat konsantrasyonunda her üç grup arasında, GLDH, AST, LDH, total bilirubin ve indirekt bilirubin düzeylerinde ketozis grubu ile kontrolve subklinik ketozis grupları arasında istatistiki ( p<0.001 ) önem tespit edilmiştir. Ayrıca, ALT aktivitesinde kontrol grubu ile subklinik ketozis grubu arasında ( p<0.01 ), direkt bilirubin seviyesinde ketozis grubu ile kontrol grubu arasında, albumin miktarında ise ketozis grubu ile subklinik ketozis grubu arasında ( p<0.05 ) istatistiki açıdan farklılık belirlenmiştir. Hasta grubunda serum B Hidroksibutirat konsantrasyonu ile GLDH ve AST aktiviteleri ( p<0.001 ) ve total bilirubin, indirekt bilirubin ( p<0.01 ) düzeyleri arasında pozitif bir korelasyon saptanmıştır. C Gurubundaki 20 inekte B Hidroksibutirat düzeylerindeki değişimleri54 incelemek amacıyla prepartum ve postpartum dönemlerde 8 Hidroksibutirat konsantrasyonları ölçülmüş ve değişimlerin bireylere bağlı olmadığı; fakat, prepartum ve postpartum dönemlerle ilişkili olduğu gözlenmiştir. Subklinik ketozisin tanısında 6 Hidroksibutirat konsantrasyonunun ölçülmesinin önemli olduğu; fakat, idrar ve sütte keton cisimciklerinin tespitinin ise 6 Hidroksibutirat konsantrasyonu kadar hassas olmadığı sonucuna varılmıştır. Ayrıca, ketozisin tanısında glukoz konsantrasyonunun belirlenmesinin fazla bir önemi olmadığı saptanmıştır. Hastalıkta karaciğerin etkilendiği, bunun tanısı ve şiddetinin belirlenmesinde AST ile özellikle GLDH aktivitesinin saptanmasının önemli olduğu gözlenmiştir. Sonuç olarak, yüksek süt verimli ineklerin bulunduğu işletmelerde doğumdan bir ay önce ve doğumdan 3 ay sonraki dönem içerisinde belirli aralıklarla 8 Hidroksibutirat konsantrasyonunun ölçülmesi ile hastalığın erken dönemde belirlenmesi ile ekonomik kayıpların azaltılabileceği görüşüne varılmıştır. 55 G. SUMMARY This study was performed to diagnose ketosis in early stage by estimating serum 13 Hydroxybutyrate concentrations to determine its incidence and the effect of the disease on liver in cows both kept on semi intensive farms and owned by peasants in Bursa region. 244 cows and heifers were used as material. Firstly, the cows were divided into four groups; groups were consisted of the cows in the last month of gestation (Group A-I), the first (Group A-II), second (Group A-III) and third months after parturation, respectively. Blood urine and/or milk samples were collected from each animal and total leucocyte counts, haematocrit values, 13 Hydroxybutyrate concentrations and levels of keton bodies in milk/urine were determined. Also 20 cows with B Hydroxybutyrate concentrations less than 1.00 mmol/I served as control group (B-Control group) and 57 cows with 13 Hydroxybutyrate concentrations more than 1.00 mmol/I were placed on total ketosis group (B- Subclinical ketosis group + Clinical ketosis group). They were divided into two subgroups; 52 of which had no clinical sign served as subclinical ketosis group (B- Subclinical ketosis group) and 5 cows with clinical signs served as clinical ketosis group (B- Clinical ketosis group). Serum glucose, GLDH, AST, ALT, AP, GGT, LDH, total biluribine, direct biluribine, indirect biluribine, total protein, albumine, globuline levels were estimated in all groups. Incidence of ketosis was found as 16.39 % and the highest incidence (28.81 % ) was observed in the first month of lactation. Incidence of disease in56 cows owned by peasants was 10.00 % and 31.45 %.in semi intensive farms. Also the incidence in prepartum period ( Group A-I ) was found as 16.21 %. B Hydroxybutyrate concentrations, AST and LDH activities ( p<0.001 ), GLDH, ALT, total bilirubine, direct bilirubine ( p<0.01 ), indirect bilirubine and glucose levels ( p<0.05 ) were found statistically different in cows with' ketosis compared with controls. Based on the results of varience analysis, there were statistically difference in haematocrit values and B Hydroxybutyrate concentrations ( p<0.001 ), total bilirubine ( p<0.01 ), AST, AP and LDH activities ( p<0.05 ) between cows in prepartum and postpartum periods^ Although there was no statistically difference in GLDH activity, there were differences ( p<0.05 ) both in group A-I and group A-III compared with control group by t- test. GLDH, AST, LDH, total bilirubine and indirect bilirubine levels were found significantly different in both control and subclinical ketosis groups compared with ketosis group; B Hydroxybutyrate concentrations were different in all groups ( p<0.001 ). Besides, ALT activity between control and subclinical ketosis group ( p<0.01 ) by varience analysis; direct bilirubine levels between ketosis and control group ( p<0.05 ), albumine levels between ketosis and subclinical ketosis groups ( p<0.05 ) were found statistically different. Serum B Hydroxybutyrate concentration in total ketosis group was positively correlated with serum GLDH, AST ( p<0.001 ), total bilirubine, indirect bilirubine ( p<0.01 ) levels. B Hydroxybutyrate concentrations were estimated every month in 20 cows in group C to determine the individual variations in prepartum and postpartum periods and it was observed that variations were related with prepartum and57 postpartum periods but not with individuals. It was observed that estimation of serum 8 Hydroxybutyrate concentration is of value in diagnosis of subclinical ketosis, but determination of the level of ketone bodies in urine or milk was not as sensitive as serum 8 Hydroxybutyrate concentration. Also estimation of glucose concentration is not much important for diagnosis. It was observed that there is liver damage in cows with ketosis and determination of AST and especially GLDH activities is very important for diagnosis and estimating the severity of the damage in liver. As a result, it was concluded that economic loses can be minimized by diagnosing ketosis in early stage, estimating serum 8 Hydroxybutyrate levels periodically in the last month of gestation and three months postpartum in large farms with high yielding cows.
Collections