Oral skuamöz hücreli karsinom hastalarında L-myc gen polimorfizminin araştırılması

Abstract

ÖZETBektaş K. Oral Skuamöz Hücreli Karsinoma Hastalarında L-Myc Gen PolimorfizmininAraştırılması. İstanbul Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Ağız, Diş, Çene Hastalıkları veCerrahisi ABD. Doktora Tezi. İstanbul. 2006.Oral kanser pek çok ilişkili genin etkileşiminden ve gen çevre ilişkisindenkaynaklandığı düşünülen kompleks bir hastalıktır. Bu çalışmamızda oral kanser hastalarındaşüpheli bir onkogen olan L-myc'in polimorfizmi incelenmiştir. Bilinen onkogenlerinrestriksiyon fragman uzunluk polimorfizmi (RFLP) ve kanser gelişimine yatkınlık yarattığıbilinmektedir. L-myc geni kansere yatkınlık kadar metastaz, prognoz ve azalan sağkalım ileilişkilendirilen potansiyel moleküler bir belirteçtir. Çalışmadaki amacımız L-myc S alleli ileoral kanser ve hastalığa yatkınlık arasında bir ilişki olup olmadığını göstermektir. 80 oralkanserli, 6 lökoplakili ve bu gruplarla karşılaştırılan 60 sağlıklı kontrolde L-myc genpolimorfizmi dağılımı polimeraz zincir reaksiyonu bazlı RFLP ile incelendi. Oral kanserde,lökoplakide ve kontrol grubunda L ve S allellerinin sıklıkları sırasıyla 0,58 ve 0,43, 0,50 ve0,50, 0,59 ve 0,41 olarak tespit edildi. Gruplar arası anlamlı bir fark görülmedi. S alleli sıklığıgerek oral kanserli gerekse kontrol grubundaki sağlıklı kadın hastalarda artmış olarakbulundu. Oral kanser hastalarının ailede kanser hikayesi olanlarında L-myc S alleli taşımariski OR:1,74 (%95 CI 0,88-3,45) olarak hesaplandı. Aynı zamanda 2 yıl ve daha uzunzamandır takip edilen oral kanser hastalarımızda tümör rekürrensi görülenlerde L-myc S allelitaşıma riski 3,12 kat (%95 CI 0,32-30,79) artmış olarak bulundu.Tümör boyutu, nod metastazıve kanserin evresi ile L-myc geni S alleli taşıma arası bir ilgi görülmedi.Sonuçlarımız L-myc polimorfizminin Türkiye'deki oral kanserlerin gösterilmesindeiyi bir belirteç olmadığını, bununla birlikte bireylerde tümör rekürrensi olasılığının veailesinde kanser olan bireyleri tanımlamak için kullanılabileceğini göstermektedir.Anahtar Kelimeler : L-myc Proto-Onkogen, Restriksiyon Fragman Uzunluk Polimorfizmi,Oral Kanser, Kanser ŞüphesiBu çalışma İstanbul Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından T-146/06032003 no'lu proje olarak desteklemiştir.

ABSTRACTBektaş K. Research of L-myc polymorphism on oral squamous carcinoma patients. İstanbulUniversity, Institute of Health Science, Department of Oral Surgery and Medicine. DoctorateThesis. İstanbul. 2006.Oral cancer is a complex disease likely resulting from polymorphisms of multipleinteracting genes and gene-environment interactions. We performed this work in order toanalyze the polymorphism of a susceptible oncogene, L-myc in oral cancers. Associationbetween restriction fragment length polymorphism (RFLP) of known oncogenes and apredisposition to develop cancer have been postulated. L-myc gene is a potential molecularmarker associated with cancer susceptibility as well as metastasis, prognosis and adversesurvival. Our aim was to test the hypothesis that there was an association between L-myc Sallele in oral cancer and predisposition to the disease. The distribution of l-myc polymorphismin 80 patient with oral cancer and 6 patients with leukoplakia was determined by polymerasechain reaction based RFLP and compared with that of 60 healthy control subjects. The allelefrequencies L and S in oral cancer patients were 0,58 and 0,43, in leukoplakia were 0,50 and0,50, respectively and those in normal individuals were 0,59 and 0,41, respectively. Therewas no significant difference between groups. The frequency of S allele was significantlyhigher among female oral cancer patients as well as in control group female individuals. Andoral cancer patients with family history of cancer tend to have a higher risk of having L-myc Sallele OR:1,74 (%95 CI 0,88-3,45). Also tumor recurrence, in patients having more then 2year follow-up was higher among L-myc S allele individuals OR:3,12 (%95 CI 0,32-30,79).No correlation was observed between tumor size, nodal metastasis and grad of oral cancer andthe presence of L-myc S allele.Our results suggest that L-myc polymorphism is not a significant marker to assesssusceptibility to oral cancer in Turkey but may be useful for identifying patient?ssusceptibility to tumor recurrence and individuals having family history of cancer.Key Words: L-myc Proto-Oncogenes, Restriction Fragment Length Polymorphism, OralCancer, Cancer susceptibilityThis study was supported by The Research Support Unit of İstanbul University as the projectno T-146/06032003.