İn vitro varyasyon etkisi ile lenfositlerde meydana gelen kromozom aberasyonlarının meme kanseri riskinin belirlenmesinde kullanılabilirliği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET İN VİTRO RADYASYON ETKİSİ İLE LENFOSİTLERDE MEYDANA GELEN KROMOZOM ABERASYONLARININ MEME KANSERİ RİSKİNİN BELİRLENMESİNDE KULLANILABİLİRLİĞİ Kanser riskinin önceden tahmin edilmesinde, kromozom aberasyonlarının biyolojik işaretleyici olarak kullanılması önemli bir araştırma konusudur. Periferik kan lenfositleri ile yapılan bazı çalışmalar, spontan olarak veya lenfositlere in vitro radyasyon uygulanışı sonrası kromozom aberasyonlarındaki artışların sağlıklı populasyon içindeki kanser riskini tahmin edebildiğini göstermektedir. Kromozom aberasyonlarının, meme kanseri riskini önceden belirlemede kullanılabilirliliğinin araştırıldığı bu tez çalışmasında meme kanseri teşhisi yeni konmuş 1Ö hasta ile bunlara uygun l O sağlıklı birey seçilmiştir. Hasta ve sağlıklı gruptan alınan 2tüp kandan biri kontrol olarak ayrılırken, diğerine 2 Gy radyasyon dozu verilmiştir. Bu kanlara uygulanan lenfosit kültür sonrasında elde edilen metafaz hücrelerdeki asimetrik kromozom aberasyonları skorlanarak hasta ve kontrol grubu karşılaştırılmıştır. Radyasyon verilmemiş kültürlerdeki spontan aberasyon sıklıkları incelendiğinde, hasta grubundaki serbest asentrik sıklığının, sağlıklı bireylerden farklı olduğu (p<0.01) gösterilmiştir. Radyasyona karşı duyarlılığın değerlendirildiği mutlak aberasyon sıklıkları, spontan aberasyon sıklıklarının, 2 Gy radyasyon uygulaması sonucu elde edilen sıklıklardan çıkarılması ile hesaplanmıştır. Mutlak disentrik sıklığı, sağlıklı bireyler ile karşılaştırıldığında, hasta grubunda anlamlı bir artış göstermiştir (p<0.01). Bu duyarlılık farkı, hasta birey genomlarındaki yapısal stabilitenin ve/veya DNA onarım mekanizmalarındaki etkenliğin zayıflığı ile açıklanabilir. Hasta grubundaki gerek spontan asentrik frekanslanndaki artış ve gerekse artan radyoduyarlılık ile simgelenen disentrik sıklıklarındaki artış, meme kanser riskinin tesbitine önceden belirlenebilir bir nitelik kazandırabileceği sonucunu ortaya koymaktadır. Lenfositlerdeki asimetrik kromozom aberasyonları ile yapılan çalışmaların pratik olarak gerçekleştirilebileceği ve böylece düşük maliyetli, pratik bir yöntemle, kanserde erken tanı imkanı yaratabileceği gösterilmiştir. V SUMMARY THE USEFULNESS OF CHROMOSOME ABERRATIONS OCCURING IN LYMPHOCYTES AS A RESULT OF IN VITRO IRRADIATION IN PREDICTING THE BREAST CANCER RISK Use of chromosome aberrations as a biological marker in cancer risk prediction is an important research area. Some studies performed with peripheral blood lymphocytes have shown that, increases in chromosome aberrations either spontaneous or following in vitro irradiation could predict cancer risk in healthy population. In order to observe, in this thesis, the usefulness of chromosome aberrations in predicting breast cancer risk, 10 patients who have been diagnosed with breast cancer and appropriately matching 1 0 healthy donors were chosen. One of two tubes blood that were from patients and healthy persons was left unirraddiated and the second one was irradiated in vitro with 2 Gy. Asymetrical chromosome aberrations in metaphase cells after applying blood lymphocyte cultures in two groups were compared. When the comparision was made between the spontaneous aberration frequencies, acentric chromosome frequencies that were scored in patient group were significantly higher than frequencies in healthy group (p<0.01). Absolute aberration frequencies as a determinant of radiation sensitivity were calculated by substracting spontaneous aberration frequencies from the frequencies that were obtained following 2 Gy irradiation. Absolute disentric frequency, compared to healthy group, has significantly been incresed in patient group (p<0.01). This difference in radiation sensitivity can be explained by the patients having a weakness in their genomic structural integrity and/or DNA repair mechanisms. Increases in either spontaneous acentric frequencies or disentric frequencies as a determinant of an increase in radiationsensitivity in the patient group could bring an added value to predicting breast cancer risk. It has been claimed that the studies involving asymmetrical chromosome aberrations can be practically done and can facilitate cancer diagnosis with minor effort and low budget. VI
Collections