Şam Mekteb-i Tıbbiyesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
19. yüzyılda Avrupa'da tıp alanında yaşanan gelişmeler neticesinde geleneksel Osmanlı tıbbı bir değişim ve dönüşüm sürecine girmiştir. III. Selim döneminde Nizam-ı Cedid reformları kapsamında açılan Tersane Tıbbiyesi ile ilk örnekleri görülen yeni dönem tıbbi kurumları, asıl kimliğini II. Mahmud döneminde kazanmıştır. Ordu ve donanmada başlayan yenileşme faaliyetlerini sürdürmekte kararlı olan II. Mahmud, Yeniçeri Ocağı'nı lağv ettikten sonra Asakir-i Mansure-i Muhammediye adında yeni bir ordu kurmuştur. Bu ordunun tabip ve cerrah ihtiyacının karşılanması maksadıyla Hekimbaşı Mustafa Behçet Efendi'nin sunmuş olduğu raporlar neticesinde de Tıphane-i Âmire teşkil olunmuştur. Bu kurumun batı tarzında ıslahı ile Fransızca eğitim veren Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane ve bir süre sonra da Türkçe eğitim veren Mekteb-i Tıbbiye-i Mülkiye kurulmuştur. Maarif faaliyetlerinin ivme kazandığı Sultan II. Abdülhamid döneminde, resmi tıp eğitimi veren bu iki okulun ihtiyacı karşılamakta yetersiz kaldığı görülmüştür. Bu bağlamda yapılan değerlendirmelerin ardından, Beyrut'ta Amerikan ve Fransız misyonerler tarafından açılmış tıp mekteplerinin bölge halkı üzerindeki tesiri göz önüne alınarak yeni tıp mektebinin teşkili için seçilen yer, Suriye Vilayet merkezi Şam olmuştur. 1903 yılında kurulmasına karar verilen mektebin müstakil binasının Şam Hamidiye Gureba Hastahanesi bahçesinde inşası uygun bulunmuş ve mektebin inşası tamamlanana kadar kiralanan bir konakta eğitime devam edilmiştir. Hastahane aynı zamanda seririyat hastahanesi olarak mektebe bağlanmış ve programda yer alan uygulamalı derslerin tatbiki de burada gerçekleştirilmiştir. 1914 yılında hastane bahçesinde tamamlanan yeni binasına taşınan mektep, I. Dünya Harbi dolayısıyla eğitime bir süre ara vermiş ve 1915 yılı sonunda Şam'dan Beyrut'a nakledilmiştir. Beyrut'ta boşalan Fransız Tıp Mektebi binasında iki yıl daha eğitime devam edilmiş, 1918 yılında Beyrut'un işgali ile de mektebin faaliyetleri sona ermiştir. Traditional Ottoman Medicine has entered into process of alteration and transformation in consequence of developments occurred in the field of medicine in Europe in 19 th century. Medical institutions whose first examples appeared during the period of Selim III, gained its essential identity at the period of Mahmud II.Mahmud II who is determined to maintain reformation activities first started at the army and navy, formed a new army named Asakir-i Mansure-i Muhammediye soon after he abolished the Guild of Janissaries. In order to meet the medical needs of the army, Tıphane-i Amire was founded as a result of the reports submitted by Chief Doctor Mustafa Behçet Efendi. By the westernization of this institution Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane provided training in French was founded. After a while Mekteb-i Tıbbiye-i Mülkiye was founded and started to provide training in Turkish. During the period of Sultan Abdülhamid II in which education activities gained momentum, it was noticed that those two schools were inefficient to meet the requirements. Iın consideration of evaluations within this scope, the impact of medical schools founded by American and French missionaries on locals had been taken into consideration and Damascus, capital of Syria was chosen as the location of new medical school.
Collections