Oksitosin ilave edilmiş enjekte edilebilir kalsiyum fosfat esaslı bir greft materyalinin kemik rejenerasyonundaki etkinliğinin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kemik eksikliği maksilofasiyal ve ortopedik girişimlerdeki temel sorunlardan birisidir. Günümüzde halen ideal özelliklere sahip bir kemik grefti olmadığından bu konuya yönelik araştırmalar devam etmektedir. Geleneksel kalsiyum fosfat greftler, hastalık bulaştırma riski taşımamaları ve sınırsız miktarda temin edilebilmeleri gibi avantajları sebebiyle güvenle kullanımı tercih edilen greftlerdir. Rezorbsiyon sorunu olmayan ve osteoindüktif etkiye sahip olan kalsiyum fosfat içerikli bir greft materyalinin -oral cerrahilerde altın standart olarak kabul edilen- otojen greftlere iyi bir alternatif olabileceği söylenebilir. Bu düşünceyle, alışılmış greftlerden tamamiyle farklı bir greft materyali tasarlanmıştır. Termosensitif hidrojel bazlı olan bu greft, oral cerrahide tercih edilen kalsiyum fosfat bileşenlerinin yanı sıra -kemik üzerinde hem sistemik hem lokal mekanizmalarla osteoindüktif etkiye sahip bir hormon olan- oksitosinin kontrollü salım sağlayan partiküler taşıyıcı sistemini içermektedir. Formülasyonunun kemik rejenerasyonu üzerine etkinliğini test etmek için erişkin erkek sıçanlarda kritik boyutlu kafatası defekt modeli kullanıldı; denekler randomize olarak şu dört grubu incelemek üzere ayrıldı; 1) oksitosin yüklü mikropartiküler taşıyıcı sistem ve kalsiyum fosfat içeren hidrojel greft (HCP+OM), 2) boş mikropartikül ve kalsiyum fosfat içeren hidrojel greft (HCP+M), 3) yalnız kalsiyum fosfat içerikli hidrojel greft (HCP) ve 4) boş kontrol defekti. Kemik iyileşmesi 4 ve 8 haftalık periyodlarda histolojik, histomorfometrik ve tomografik olarak değerlendirildi. Bu çalışma ile, oksitosin yüklü kontrollü salım sistemi ve kalsiyum fosfat içeren hidrojel greftin iyileşmenin erken döneminden başlayarak yeni kemik oluşumu ve greft rezorbsiyonu için belirgin bir iyileşme sağladığı, buna ek olarak iyileşme boyunca kemik mineral yoğunluğunu artırarak yeni kemikte ihtiyaç duyulan hızlı matürasyonu sağladığı görülmüştür. Bone deficiency is the remaining problem for maxillofacial interventions, since there is no bone graft that has the ideal features. Conventional calcium phosphate grafts are considered safe and preferable to use due to the advantages such as not having the risk of disease transmission and unlimited availability for clinical use. A calcium phosphate minerals-containing graft material that have a good resorbtion ability and osteoinductive effect could be considered as a good alternative to autogenous bone grafts. Within this idea, an original bone graft formulation was designed in this study. This graft has a thermosensitive hydrogel base, and contains an osteoinductive hormone -oxytocin- in a particulate-formed controlled release carrier system as well as a calcium phosphate powder mixture. To test the efficacy of the hydrogel graft on bone regeneration, a critical-sized calvarial defect model was used in adult Wistar male rats, and animals were randomly assigned to receive the following groups; 1) oxytocin-loaded microparticles and calcium phosphate containing hydrogel graft (HCP+OM), 2) empty microparticles and calcium phosphate containing hyrogel graft (HCP+M), 3) calcium phosphate containing hydrogel graft (HCP) and 4) empty control defects. Bone healing process was evaluated histologically, histomorphometrically and radiologically after 4 and 8 weeks.In conclusion, this study demonstrated that the oxytocin-loaded controlled release system and calcium phosphate containing hydrogel graft provides a significant improvement in new bone formation and graft resorption while starting in early-term period, and provides a rapid maturation to the newly formed bone tissue by increasing the bone mineral density during healing process regularly.
Collections