Koroner anjiyosu yapılmış hastalarda tıkalı damar sayısı ile vasküler peroksidaz 1, transkripsiyon aktive edici faktör 4 ve glutatyon peroksidaz düzeylerinin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Ateroskleroz olarak adlandırılan arter hastalıkları endüstrileşmiş ülkelerde ani ölümler, miyokard infarktüs, kalp yetmezliği, inme, böbrek yetmezliği iskemi ve çoklu organ hasarına neden olmaktadır. Günümüzde tıp ve teknolojiye yönelik gelişmelerle birlikte, yaşam tarzına yönelik farkındalığın artması halen ateroskleroz kaynaklı ölümlerde azalmaya yol açamamıştır. Son yıllarda aterosklerotik süreçte oksidatif stres ve endoplazmik retikulum stresi (ER stresi) artışının da önemli rölünün gösterilmesine rağmen, halen bu patogenezindeki rolleri tam olarak aydınlatılamamıştır. Ateroskleroz ile ER stresi ve oksidatif stres arasındaki ilişkiyi irdeleyen çalışmalar ışığında projemizde, hastalığın patogenezinin aydınlatılmasında ve prognozun değerlendirilmesine vasküler peroksidaz 1 (VPO1) ve transkripsiyon aktive edici faktör 4 (ATF4)'ün birer biyobelirteç olarak kullanılıp kullanılamayacağının incelenmesi hedeflenmiştir.Bu amaçla, çalışmamızda koroner anjiyografi sonuçlarına göre oluşturduğumuz kontrol (n=20) ve hasta grubu (n=60) olgularında, koroner arter hastalığının seyrinde rutin olarak kullanılan parametreler; C-reaktif protein, lipid parametreleri ve demografik özellikleri ile VPO1, ATF4 ve GPx1 düzeyleri ölçülerek kontrol ve hasta grupları arasındaki değişimler ve parametrelerin kendi aralarındaki korelasyonları irdelendi.Elde ettiğimiz sonuçlarda tayini yapılan biyokimyasal parametrelerden VPO1 ve ATF4'ün koroner arter hastalığı ile ilişkili bir biyobelirteç potansiyeline sahip olabileceği, özellikle de geleneksel risk faktörlerine ilaveten tedavi protokollerinin takip ve izlenmesinde önemli faydalar sağlayacağı düşüncesindeyiz. Atherosclerosis causes sudden death, myocardial infarction, heart failure, stroke, renal failure ischemia and multiple organ damage in industrialized countries. Today, together advances in medicine and technology, the increased awareness of lifestyle does not yet lead to a reduction in atherosclerotic deaths. Although increased oxidative stress and endoplasmic reticulum stress (ER stress) has recently been shown to be an important role in the atherosclerotic process, their roles in this pathogenesis has not been fully elucidated. The aim of this project is to investigate whether vascular peroxidase 1 (VPO1) and activating transcryption factor 4 (ATF4) can be used as biomarkers in highlighting the pathogenesis of the disease and in evaluating the prognosis in relation to the relationship between atherosclerosis and ER stress and oxidative stress. For his purpose, parameters that are routinely used in the course of coronary artery disease in our control (n=20) and patients group (n=60) according to the results or coronary angiography in our study; C-reactive protein, lipid parameters and demographic characteristics VPO1, ATF4 and GPx1 levels were measured and the changes between the control and patient groups and their correlations were evaluated. We conclude that VPO1 and ATF4 may have a potential biomarker associated with coronary artery disease, especially in the follow-up and monitoring of treatment protocols, in addition to traditional risk factors, based on the biochemical parameters identified in our results.
Collections