Depresyonda gece yeme sendromu ve tıkınırcasına yeme bozukluğu
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Gece yeme sendromu (GYS) ve tıkınırcasına yeme bozukluğu (TYB) ile depresyon ilişkisi birçok çalışmada gösterilmiştir. Depresyonun, GYS ve TYB semptomlarının devam etmesinde önemli role sahip olabileceği düşünüldüğünde; depresif hastalarda her iki yeme bozukluğunun tanınması ve oranlarının belirlenmesi gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Ancak majör depresyonu olan hastalar arasında, hem GYS hem de TYB oranlarını araştıran bir çalışma bulunmamaktadır.Bu çalışmanın temel amacı, DSM IV-TR?ye göre majör depresyon tanısı alan hastalar ve psikiyatrik bozukluğu olmayan sağlıklı kontroller arasında, GYS ve TYB görülme oranlarını belirlemektir. Diğer amaçlarımız ise GYS ve TYB olanlarla, olmayanlar arasındaki klinik farklılıkları araştırarak, GYS ve TYB gelişimini etkileyen risk faktörlerini tespit etmektir. Bu çalışmada, 168 majör depresif bozukluğu olan katılımcı depresif grubu, 165 psikiyatrik hastalığı olmayan sağlıklı katılımcı ise kontrol grubunu oluşturmuştur. Tüm katılımcılar sosyodemografik özellikleri açısından değerlendirilmiştir. Hasta ve kontrol grubunun tümüne Beck Depresyon Envanteri (BDE) ve Yeme Tutum Testi (YTT) uygulanmıştır. Depresif grupta, GYS ve TYB görülme oranı anlamlı derecede yüksek saptanmıştır. Depresif grupta 27 (%16,4), kontrol grubunda 7 (%4,2) katılımcı GYS tanı kriterlerini karşılamıştır. Depresif grupta 33 (%19,6), kontrol grubunda 7 (%4,2) katılımcı ise TYB tanı kriterlerini karşılamıştır. GYS olanların %41,2?si aynı zamanda TYB tanısı almıştır. TYB olanların ise %36,8?i GYS tanısı almıştır. Tüm katılımcılar içinden, GYS olanlar ve olmayanlar, BKİ dağılımına göre karşılaştırıldığında anlamlı istatistiksel fark tespit edilmiştir. Normal kiloluların %8?i, kiloluların %6,7?si ve obezlerin %17,9?u GYS tanısı almıştır. GYS olanların BDE puan ortalamaları, GYS olmayanlara göre anlamlı derecede yüksek tespit edilmiştir. TYB olanlar ve olmayanlar, BKİ dağılımına göre karşılaştırıldığında anlamlı istatistiksel fark tespit edilmiştir. Normal kiloluların %4,9?u, kiloluların %10,4?ü ve obezlerin %22,1?i TYB tanısı almıştır. TYB olanların, BDE ve YTT puan ortalamaları, TYB olmayanlara göre anlamlı derecede yüksek tespit edilmiştir. Regresyon analizine göre; 18-29 yaş grubunda olmanın, obez olmanın ve depresyon varlığının GYS gelişimini etkileyen risk faktörleri olduğu belirlenmiştir. Obezite ve depresyon varlığının da TYB gelişimini etkileyen risk faktörleri olduğu saptanmıştır.Bu çalışmanın sonucu, GYS ve TYB?nun, majör depresif bozukluğu olan hastalarda, psikiyatrik hastalığı olmayan sağlıklı bireylere göre daha fazla görüldüğü yönündedir. Obezite ile ilişkili bu anormal yeme davranışları, hastalarda kilo alımına katkıda bulunmakta ve psikopatoloji düzeyinde artışa neden olabilmektedir. The connection between night eating syndrome (NES) and binge eating disorder (BED) with depression has been demonstrated in many studies. Considering the fact that depression may have major role in continuation of the NES and BED symptoms; the need for recognizing both disorders and determining their ratios in depressed patients unfolds. However, there is no study conducted on ratios of both NES and BED among patients with major depression.The main purpose of this study is to determine ratios of NES and BED in patients diagnosed with major depression according to DSM IV-TR and among healthy control participants without any psychiatric disease. Our other objectives are to examine clinical differences between people with and without NES and BED and to identify risk factors which affect development of NES and BED. In this study, 168 participants with major depressive disorder constitute the depressed group, whereas 165 healthy participants without any psychiatric disease comprise the control group. All participants were evaluated in terms of their socio-demographic characteristics. The Beck Depression Inventory (BDI) and Eating Attitudes Test (EAT) were applied on everyone in the patient and control groups. The ratio of NES and BED in the depressed group was observed to be significantly high. 27 participants (16.4%) in the depressed group and 7 participants (4.2%) from the control group satisfied the NES diagnostic criteria. On the other hand, 33 participants (19.6%) in the depressed group and 7 participants (4.2%) from the control group satisfied the BED diagnostic criteria. Of the participants who had NES, 41.2% was also diagnosed with BED. Of the participants who had BED, 36.8% was also diagnosed with NES. Comparison of those with NES and without NES from among all participants based on their BMI distribution has shown significant statistical differences. 8% of the normal weight participants, 6.7% of overweight participants and 17.9% of obese were diagnosed with NES. Average BDI scores of the participants with NES was found to be significantly high compared to those without NES. When the participants with BED and without BED were compared based on the BMI distribution, significant statistical difference was found. 4.9% of the normal weight participants, 10.4% of overweight participants and 22.1% of obese were diagnosed with BED. Average BDI and EAT scores of the participants with BED were found to be significantly high compared to those without BED. According to the regression analysis; it is determined that being in the 18-29 age group, obesity and existence of depression are the risk factors which affect development of NES. Obesity and existence of depression were also identified as the risk factors which affect development of BED.This study concludes that NES and BED are observed more in patients with major depressive disorder in comparison to healthy individuals with no psychiatric disease. Such abnormal eating behaviors which are related with obesity contribute to weight gain in patients and may lead to increase in psychopathology level.
Collections