Atatürk Döneminde devletçilik modelinin uygulanması evresinde Türkiye-Sovyetler Birliği ilişkileri (1934-1938)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Balkan Savaşı, Birinci Dünya Savaşı ve arkasından imzalana Sevr Andlaşmasıyla parçalanan Osmanlı Devleti'nde, Mustafa Kemal Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkmasıyla Kurtuluş Savaşı başlatılmıştı.Osmanlı'dan borçlu kalan ekonomik mirasın üzerinde, yeni kurulan Cumhuriyet'in hükümetleri'de sanayileşme yoluyla ekonomik kalkınmanın yollarını aradılar. Tüm amaç, yarı bağımlı olan ekonominin kendi ayakları üzerinde durmasını sağlamaktı. Bu nedenle 17 Şubat 1923'te İzmir İktisat Kongresi toplanmıştı. Kongredeki her grup isteklerinin gerçekleştirilmesinde devleti görevlendirmiş, devlet karışmacılığını kendi istek ve çıkarları için istemişler ve bu çıkarı zedeleyecek her engelin devlet eliyle ortadan kaldırılmasını da beklemişlerdir.Cumhuriyet'in başından 1930'lu yılların sonuna kadar süren dönemde özel girişimci yerli sınıfın kendinden isteneni verememesinin yanında, diğer içsel ve dışsal faktörler, ?devletçiliğe dayalı kalkınma politikasını? gündeme getirdi. Bu politika planlı ekonomik model üzerine inşa edildi. Türkiye Cumhuriyeti'nin yabancı olduğu planlı ekonomik kalkınma modeli, büyük ölçüde Sovyet deneyiminden esinlenerek uygulamaya konuldu.1930'dan itibaren bir takım çalışmaları yürütülen, 1934 yılından itibarende uygulamaya konulan birinci beş yıllık Sanayileşme Planı, etkileri 1933 yılından sonra görülmeye başlanan, 1929 Dünya Ekonomik Krizi'nde Ankara'daki yeni politika arayışlarının bir sonucudur.Bu çalışmada daha çok, Türkiye'de Devletçilik Politikasının uygulama evresinde Sovyet Rusya'nın etkisinden bahsedilmeye çalışılmıştır. Devletçilik denince genellikle hep ekonomik düzenlemeleri çağrıştırdığı için, bu yöne ağırlık verilmiştir. Diğer bir yandan da Ekonomi'nin siyasetten ayrılamıyacağı ilkesi düşünülerek ikili siyasi ilişkiler boyutunada aynı ölçüde değinilmeye çalışılmıştır. Devletçiliğin kültür boyutuna ise daha az değinilmiştir. Parted Ottoman Empire after The Balkan War, First World War and the Treaty of Sevres started Turkish War of Independence with Mustafa Kemal Atatürk?s coming to Samsun in the 19th of May, 1919.The new Republic?s government seeked for economical development through industrialization because of debt inheritance from Ottoman Empire. All purpose was to make free the half bounded economy. Therefore, in the 17th of February in 1923, İzmir Congress of Economics was gathered. All the groups in the meeting wanted the government to solve their own problems for their own benefit.Since the beginning of the Republic till the end of 1920, besides being deficient of private and domestic entrepreneur on the matter of required tasks, internal and external factors brought up ?the policy of development under Statism.? This policy has been established on planned economical model. This planned economical development which the Turkish Republic was not familiar was inspired by Soviet experience.First Plan of Industrialization for five years (since 1930 there was a process and since 1934 there were practices) showed its influence after 1933 and it was the result of a new search of policy of Ankara in the World ecomomic-crisis in 1929.In this work, particularly Soviet influence to the policy of Statism in Turkey has been discussed. For Statism would specifically be understood under the consideration of economy, I paid attention to this issue in particular. The cultural point would be less discussed.
Collections