Uluslararası standartlarda Türk denizcilik eğitim modeli
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Son yıllarda özellikle bilgisayar teknolojileri ve buna bağlı olarak gelişen otomasyon sistemleri bağlamında güverte ve makina vardiya zabitleri eğitimleri konusunda IMO tarafından öngörülen düzenlemeler kapsamında önemli yenilikler gerekmektedir.Denizcilik Eğitim ve Öğretimini düzenleyen STCW konvansiyonuna 1995 yılında getirilen değişme ve düzenlemeler denizcilik yönetimleri, gemi sahipleri ve denizcilik eğitim kurumlarında yeni standartların ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bu dönem içerisinde denizcilik eğitiminde meydana gelen gelişmeler kapsamında bilgiye dayalı eğitimden yeterliliğe dayanan eğitim sistemine geçilmiştir. Bunun yanısıra, mesleki bilginin sürekli olarak idamesi ve sertifikasyonların periyodik olarak yenilenmesi gerekliliği, denizcilik eğitimi veren kuruluşların denizcilik idareleri ve sanayi kuruluşlarının gölgesinden çıkmasına, onların isteklerini karşılayan kurum olma özelliğinin değişerek karar alma sürecinde aktif olarak yer almalarına yol açmıştır. Günümüzde eğitim kurumları IMO tarafından öngörülen kursları uygulamak, kadro, tesis ve eğitim destek yardımcılarını buna uygun olarak geliştirmek yükümlülüğü altında bulunmaktadırlar.STCW Konvansiyonuna 1995 yılında yapılan değişmelerin ancak 2002 yılında uygulamaya girmesi söz konusu olabilmiş, yönetimlerin kendi ulusal sistemlerine ilişkin kalite standartlarını bildirme gerekliliği ise 2004 yılına uzanmıştır. Ancak buna rağmen, STCW'de yapılan değişimlerin asıl hedefi olan gemi adamları yeterliliğinin ülke kaynağına bakılmaksızın uluslararası anlamda tanınmasına ilişkin hedeflerin ne derecede gerçekleştirilebildiğinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Diğer taraftan 1995 yılından bu yana gemi dizaynı ve gemilerde kullanılan seyir ve tahrik sistemlerinde meydana gelen devrimsel değişimlere rağmen STCW ve/veya IMO Model Kurslarının yeniden düzenlenmesine ilişkin ciddi bir çalışma gündeme gelmemiştir.Yukarıda belirtilen hususlar bağlamında; denizcilik sektöründe artmakta olan talebin karşılanması maksadıyla denizcilik eğitimi ile ilgili konuların yeniden değerlendirilerek tüm sektörün gelişen ve değişen ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir denizcilik eğitimi modelinin belirlenmesinin faydalı ve gerekli olduğu değerlendirilmektedir. Within the context of the education of engine and deck officers, maritime education and training systems in the wake of IMO requirements are subject to crucial updates especially in regards to developments in computer technology.Amendments to the International Convention on Standards of Training, Certification and Watch keeping for Seafarers (STCW 78), adopted by the STCW 1995 Conference, have created new requirements for, and placed new demands on, administrations, ship-owners and maritime academies. At the same time, new concepts in maritime training have seen a shift from a knowledge-based to competency-based orientation in the development of ship personnel. Innovative concepts of marine education, a shift from a knowledge-based to a competency-based training, and the need for constant professional updating and recertification have brought maritime training institutions out from under the shadows of the maritime administration and industry; now they must assume an equal partnership rather than simply reacting to the others? demands. Maritime institutions must implement their course syllabi effectively according to IMO Model Courses; they must improve standards of teaching staff, facilities and equipment.The radical amendments to the STCW Convention agreed in 1995 only came into effect in 2002, and the provisions concerning the need for governments to submit quality standards reports to IMO, concerning their national training and certification systems, were only required to be met as recently as 2004. However, sufficient time has probably elapsed to assess the extent to which the amendments have been a success in fulfilling their underlying objective ? restoring confidence in the validity of seafarers? certificates of competence regardless of the country of issue. On the other hand, since 1995, there has been rapid revolution in design of ships and the equipment used in the navigation and propulsion systems on board these ships and yet there has been no serious attempt to revise the STCW and/or the International model courses.Under the above considerations, it is deemed necessary to define the most suitable Maritime Education and Training Model for Turkey in order to meet the demanding requirements of the whole maritime sector.
Collections