İnsüline bağımlı Diabetes Mellitus`lu çocuklarda M-MOD ve doppler ekokardiyografi ile sol ventrikül fonksiyonlarının değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Ç alışmamız daki amacımız, İnsüline Bağımlı Diabetes Mellitus'lu (IDDM) çocuklarda diyabetik kardiyomyopatinin varlığını M-mode ve Doppler ekokardiyografik yöntem ile araştırmak, çocukluk çağında diğer komplikasyonlar ve başta diyabet süresi olmak üzere bazı parametreler ile ilişkisini incelemek, elde ettiğimiz veriler doğrultusunda da hastalarımızın izleminde yeni protokoller oluşturmaktı. Çalışmamızın en önemli özelliği bugüne dek literatürde yayınlanmış en küçük yaş grubundaki vakaları içermesi idi. Çalışma İ.Ü.İ.T.F. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Büyüme Gelişme ve Pediatrik Endokrinoloji Bilim Dalı Polikliniğinde izlenmekte olan 30 IDDM'li hasta (15 kız, 15 erkek) ve 15 kontrol (7 kız, 8 erkek) vakasına uygulandı. IDDM'li olgular diyabet süresine göre üç gruba ayrıldı. Her vaka sistemik muayeneleri ve metabolik kontrolleri açısından laboratuvar tetkikleri yapıldıktan sonra M-mode ve Doppler ekokardiyografik incelemeye alındı. Bu inceleme ile elde edilen ventrikül sistolik ve diyastolik fonksiyonlarını gösteren 21 parametre Mann- Whitney U ve lineer korelasyon testleri ile değerlendirildi. İstatistiksel analizlerin sonucunda diyabetik vakalar ile kontrol grubu arasında sistolik ve diyastolik fonksiyonlar açısından anlamlı fark bulamadık. Ancak sol ventrikülün morfolojik ölçümlerinde fark saptadık. Bu ölçümlerden özellikle sol ventrikül arka duvar kalınlığı hem diyabet gruplarının kendi arasında, hem de toplam diyabet grubu ile kontrol grubu arasında anlamlı derecede farklı idi. Arka duvar kalınlığındaki artışa bağlı olarak da sol ventrikül iç çapı ile interventriküler septum kalınlığının, sol ventrikül arka duvar kalınlığına oranları anlamlı derecede düşük bulundu. Saptanan bu anlamlı bulgular daha önce yapılmış az sayıdaki çalışmalar ile uyumlu idi. Ancak daha önceki çalışmalarda gösterilememiş olmasına rağmen bu bulguların hastalığın süresi ve metabolik kontrolü ile ilişkili olması çalışmamızın önemli bir özelliğidir. 57Sonuç olarak denilebilir ki, `diyabetik kardiyorayopati` sistolik ve diyastolik fonksiyon bozuklukları ile karakterize olan, uzun zamanda ve genellikle çocukluk yaş dönemi sonları veya erişkin dönemde başlayan bir bozukluktur. Ancak sol ventrikül morfolojik değişikliklerinin erken saptanan bulgular olması ve diyabetin metabolik kontrolü ile ilişkili olduğunun gösterilmesi anlamlı bir sonuçtur ve hastalarımızın uygun tedavilerinin olduğu kadar kardiyovasküler komplikasyonlar açısından uygun takibinin de önemini ortaya koymaktadır. 58
Collections