Meme kanserli kadınlarda hücresel adhezyon moleküllerinin prognostik ve prediktif değerinin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çalışmamıza Şubat 2010-Ocak 2013 tarihleri arasında İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü'ne başvuran meme kanserli 96 hasta ile 30 sağlıklı kişiden oluşan kontrol grubu alındı. Tedavi öncesi hasta serumlarından elde edilen vasküler hücre adhezyon molekülü-1 (VCAM-1) ve epitelyal hücre adhezyon molekülü (EpCAM) düzeyleri değerlendirildi. Hastaların %71' i östrojen reseptörü (ER) (+), %32' si human epidermal büyüme faktör reseptör – 2 (HER-2) (+), %38,5' i erken evre, %23' ü lokal ileri ve %38,5'i metastatikti. Hastaların büyük kısmı (%78) kemoterapiye yanıtlıydı. Hastalar uluslararası kabul edilen tedavi prensiplerine göre tedavi edildi.Hasta serum EpCAM düzeyleri kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksek (p<0.001) bulundu, ancak VCAM-1 düzeyleri açısndan iki grup arasında anlamlı bir farklılık saptanmadı (p=0.47). Ek olarak, serum VCAM-1 ve EpCAM düzeyleri arasında anlamlı bir korelasyon saptanmadı (rs=- 0.0190, p=0.83, Spearman's korelasyon). Serum VCAM-1 ve EpCAM seviyeleri ile, östrojen-progesteron reseptörü ile HER-2 durumu, sınıflandırma, grad, Ki-67, T ve N evreleri, metastaz varlığı, kemoterapiye yanıt ve serum CA 153 ve LDH seviyelerini de içeren klinik parametreler arasında anlamlı bir korelasyon saptanmadı (p>0.05). HER-2 pozitif ve triple negatif tümöre sahip olmanın progresyonsuz sağkalım (PFS) analizinde, metastatik hastalığın ve kemoterapi cevapsızlığının ise genel sağkalım (OS) analizinde olumsuz yönde etkisi olduğu tespit edildi (PFS için sırasıyla, p=0.04 ve p=0.001; OS için sırasıyla, p<0.001 ve p<0.001). Serum VCAM-1 ve EpCAM düzeylerinin PFS veya OS üzerinde prognostik role sahip olmadığı belirlendi (VCAM-1 için sırasıyla, p =0.76 ve p=0.32; EpCAM için sırasıyla, p=0.16 ve p=0.69).Sonuç olarak hasta ve kontrol grubundaki hücresel adhezyon molekülü düzeyini değerlendirdiğimiz araştırmamızda, hasta ve kontrol grubu arasında serum EpCAM düzeylerinin farklı olduğunu gösterdik. Meme kanserli hastalarda sistemik tedavi öncesi, ortası ve sonunda hastalardan alınan serumlardaki adhezyon molekülü düzeyindeki değişim ile tedavi cevabı ve sağkalım arasındaki ilişkiyi değerlendiren çalışmalara ihtiyaç vardır.Anahtar kelimeler: Meme kanseri, EpCAM, VCAM-1, tanı This study included 96 consecutive patients with braest cancer, who admitted to Istanbul University, Institute of Oncology from February 2010 to January 2013 and 30 healthy controls. Pre-treatment serum vascular cell adhesion molecule-1 (VCAM-1) and epithelial cell adhesion molecule (EpCAM) levels were evaluated. Seventy-one percent of the patients were estrogen receptor (ER) (+) while 32% were human epidermal growth factor (HER-2) (+). Thirty-eight and a half percent of the patients had early staged disease whereas 23% had locally advanced and 38,5% had metastatic disease. Majority of the patients (78%) were responsive to the chemotherapy. Patients were treated according to internationally accepted principles. Baseline serum EpCAM levels of patients were significantly higher than control group (p<0.001) whereas no significant difference in the serum levels of VCAM-1 was observed between the two groups (p=0.47). Similarly, a significant correlation was not found in the serum levels of VCAM-1 and EpCAM (rs=-0.0190, p=0.83, Spearman's correlation). In addition, no significant correlation was detected between the serum VCAM-1 and EpCAM levels and other clinical parameters including estrogen-progesterone receptor and HER-2 status, classification, grade, Ki-67, T and N stages, the presence of metastasis, response to chemotherapy and serum CA-153 and LDH levels (p>0.05). Patients with HER-2 positive and triple negative tumors had significantly poorer progression-free survival (PFS) whereas metastatic disease and chemotherapy unresponsiveness had significantly adverse effect on overall survival (OS) analysis (for PFS p=0.04 and p=0.001, respectively; for OS p<0.001 and p<0.001, respectively). Neither serum VCAM-1 nor EpCAM levels were identified to have a prognostic role on either PFS or OS (for VCAM-1 p=0.76 and p=0.32 respectively; for EpCAM p=0.16 and p=0.69, respectively).As a conclusion, we found that the levels of EpCAM have a diagnostic value in patients with breast cancer. However, no predictive or prognostic role could be determined for either of these markers. Also, we could not find any significant correlation between the two markers. New studies are necessary to investigate whether changes in the serum levels of these marker previously, during and after chemotherapy could predict survival and treatment response in patients with breast cancer.Key words: Breast cancer, EpCAM, VCAM-1, diagnosis
Collections