Deneysel olarak trakea anastomozlarında değişik sütür materyallerinin histopatolojik etkileri

Abstract

ÖZET Polyester ( ethibond ) ( n=7 ), polyglactin ( vicryl ) ( n=7 ) ve polydiaxanone ( PDS ) ( n=7 ) sütür materyallerinin histopatolojik etkilerini karşılaştırmak üzere trakeal anastomozlar 21 melez köpek üzerinde uygulandı ( ortalama yaş 4 ay, ortalama ağırlık 7 kg idi). Anastomozlarda tek tek sütür tekniği kullanıldı. Köpekler ameliyat sonrası 26 - 76 gün arasında ( ortalama 44 gün ) feda edildiler. Otopsi çalışmalarında anlamlı darlık hiçbir olguda yoktu. Anastomoz yüzeyleri histopatolojik olarak epitelizasyon, granülasyon ve fibrozis açısından incelendi. Absorbabl sürürler olan vicryl ve PDS kullanılan gruplarla, non-absorbabl sütür olan ethibond kullanılan grup arasında epitelizasyon gelişimi açısından anlamlı fark saptandı ( p<0.05 ). Fibrozis ve granülasyon dokusu açısından gruplar arasında anlamlı fark bulunmadı (p>0.05). Bu sonuçlar, gergin olmayan trakea anastomozlarmda absorbabl sütür materyallerinin ( vicryl gibi ) tercih edilebilir olduğunu göstermektedir. 45

SUMMARY Tracheal anastomoses was performed on 21 mongrel dogs ( mean age 4 months, mean weight 7 kg ) to compare histopatologic effects with synthetic nonabsobable suture ethibond ( n=7 ) and absorbable sutures vicryl ( n=7 ) and PDS ( n=7 ). The interrupted tecmgue was used in anastomoses. Dogs were killed between 26 - 76 days ( mean 44 days ). No stenosis was observed in all groups. The surface of anastomoses evaluated histopathologically about epitelium, granulation and fibrozis. There is a significant difference statistically between absorbable sutures ( vicryl, PDS ) and non-absorbable suture ( ethibond )in histopathologic evaluation of epitelium, ( p<0.05 ). There is not statistical difference of granulation and fibrozis between groups ( p>0.05 ). These results suggested that absorbabl suture material ( such as vicryl ) is to be preferably in tension free tracheal anastomoses. 46