Dahili kliniklerde yatmakta olan hastalarda kırılganlık ölçeklerinin karşılaştırılması ve kırılganlık ile yaşam kalitesi-düşme riski arasındaki ilişkinin saptanması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Giriş ve amaç: Kırılganlık, dünya çapında önemi gittikçe artan geriatrik sendromlardan biridir. Son yıllarda bu sendromun tanısını belirlemek amacıyla çok sayıda ölçek geliştirilmiştir. Biz de çalışmamızda hastanede dahili bölümlerde yatan yaşlı hastalarda kırılganlığı farklı ölçeklere göre belirleyip, birbirleri ile karşılaştırmayı amaçladık. Ayrıca kırılgan olan ve olmayan hastalarda yaşam kalitesi ve düşme riski arasındaki ilişkiyi belirlemeyi çalıştık. Gereç ve yöntem: Çalışmamıza Gaziantep Tıp Fakültesi Dahili bölümlerinde yatan 65 yaş ve üzeri 420 hastayı dahil ettik. Katılımcılara CHS, WHAS ve Gerontopole ölçekleri ile SF-36 Yaşam kalitesi ölçeği ve İtaki Düşme riski ölçeğini uyguladık. Bununla beraber hastaların yaş, cinsiyet, kronik hastalık sayısı ve kullandığı ilaç sayısına baktık. Bulgular: Katılımcıların medyan yaşı 71.9+ 6.3, cinsiyet dağılımı ise kadın olanların oranı %49.5, erkek olanların oranı %50.5 idi. Kırılgan hastaların yaş ortalaması kırılgan olamayanlara göre daha yüksekti. Yaş ile kırılganlık ölçeklerinin alt grupları olan kırılgan, prefrajil ve sağlam gruplar arasında yapılan değerlendirmede anlamalı fark saptandı (p<0.001). Kadın cinsiyette erkek cinsiyete göre kırılganlık daha yüksekti. Cinsiyet ile kırılganlık alt grupları arasında anlamlı fark vardı (p<0.05). Kırılgan hasta oranını CHS'de %65.5, WHAS'ta %63.1 ve Gerontopole'de ise %91.2 bulduk. Kırılganlık ölçeğindeki alt grupları kendi arasında değerlendirdiğimizde yine anlamlı fark vardı (p<0.001). Hastaların yaşam kalitesine baktığımızda kırılgan hastalarda kırılgan olmayanlara göre daha düşük yaşam kalitesi puanları elde edildi. Yaşam kalitesi ile üç ölçeğin alt grupları arasında yapılan değerlendirmede de anlamlı fark saptandı (p<0.001). Düşme riski açısından bakıldığında kırılgan hastaların daha yüksek düşme riskine sahip olduğunu bulduk. Yine burada da alt gruplar arasında anlamlı fark vardı (p<0.001). Sonuç: Çalışmamız kırılganlık riskinin ileri yaş, multiple komorbit hastalık ve kadın cinsiyetle arttığını göstermiştir. Ayrıca kırılgan hastalar, kırılgan olmayanlara göre daha düşük yaşam kalitesi ve daha yüksek düşme riskine sahipti. Yaşlılıkta kırılganlığın önlenmesi ya da erken dönemde tespit edilmesi ile hastaların yaşam kalitesinin yükseleceğini, düşmelerin daha az ortaya çıkacağını ve hospitalizasyon oranlarının düşebileceğini düşünmekteyiz. Anahtar Kelimeler: Kırılganlık, Yaşam kalitesi, Düşme riski, Yaşılık Background and aim: Frailty is one of the geriatric syndromes that gradually increases its importance all around the world. In recent years lots of scales have been generated to make the diagnosis of this syndrome. In our study, we aimed to determine the frailty in old patients hospitalized at internal medicine clinics according to different scales and to compare between them. We also tried to indicate the relationship between the frail and not frail patients and life quality and falling risk.Materials and Methods: We included into our study a number of 420 65 year-old and older patients hospitalized at Internal Medicine Clinics, Faculty of Medicine Gaziantep University. We performed participants CHS, WHAS, Gerontopole scales and SF-36 Life Quality Scale and Itaki Fall Risk Scale. We also searched the age, sex and the number of chronic diseases and used medications of patients.Results: Median age of participants was 71.9±6.3, sex ratio was %49.5 female and %50.5 male. The mean age of frail patients was higher than not frail patients. In our evaluation there was statistically significant difference between age and frail, prefrail and robust groups which are subgroups of frailty scales (p<0.001). Frailty was more frequent at female group than male group. There was statistically significant difference between sex and subgroups of frailty (p<0.05). We found the ratio of frail patient %65.5 at CHS, %63.1 at WHAS and %91.2 at Gerontopole. There was also statistically significant difference when we evaluated the subgroups of frailty scale amongst themselves (p<0.001). Lower life quality points were found in frail patients than not frail ones when we took a look at life qualities of patients. Statistically significant difference was also detected between life quality and subgroups of three scales (p<0.001). When we searched of the falling risk point, we found frail patients have more risky than the others. There was also significant difference between subgroups (p<0.001).Conclusions: Our study pointed out that frailty risk increases with older ages, multiple comorbid disorders and female gender. Furthermore frail patients had poorer quality of life and were more risky for falling than not frail ones. We think that patients' life quality can improve, less falling events can be reported and lower hospitalization ratios can be reached with an early detection or prevention of frailty in old ages. Keywords: Frailty, Quality of life, Risk of falling, Elderly
Collections