Spatial decision support system for site selection of investments of prominent sectors: The case of East Marmara
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Sermaye birikim düzeyi, kalifiye ve ucuz işgücü, pazar olanakları, destekleyici sektörlerin gelişmişliği gibi rekabet gücünü doğrudan etkileyen bileşenlerin yanı sıra firmaların mekansal konumları ve mekansal dağılımları da rekabet edebilirlik düzeylerini etkilemektedir. Gelişen ekonomik yapı ve büyüyen kentleşme nedeniyle arazi de etkin kullanılması gereken kıt kaynaklar sınıfına girmiştir. Bu nedenle belirli bir toprak parçasının ne amaçla kullanılacağı stratejik bir karar haline gelmiş ve bölge ölçeğinde en yüksek fayda için sözü edilen toprak parçasının ne amaçla kullanılması gerektiği üzerinde önemle durulması gereken bir olgu olmuştur. Diğer taraftan, küresel ölçekte kabul gören `Akıllı İhtisaslaşma` olgusu ile bölgelere sektörel roller biçilmektedir. Türkiye'de arsa kıtlığının yaşandığı, sermayenin ve emek piyasasının heterojen dağılım gösterdiği bölgelerin başında yer alan, İstatistiki Bölge Birimleri Sınırlandırmasında TR42 Düzey-2 kodlu Doğu Marmara Bölgesi tez çalışması kapsamında örnek çalışma alanı olarak seçilmiştir. Çalışmanın amacı belirli bir arazinin hangi sektörlerin kullanımına açılırsa o arazinin bulunduğu kent ve bölgenin gelişimine en fazla katkı sağlayacağı gibi zor bir soruya cevap aramaktır. Bu amaçla bölgede sanayi arazisi olarak belirlenmiş alanların, bölgenin öne çıkan sekiz sektörünün yer seçim kriterleri göz önüne alınarak, seçilen sektörlerden hangileri için yatırımın daha uygun olacağı Akıllı İhtisaslaşma yaklaşımı ve tez kapsamında ileri sürülen `Akıllı Mekansallaşma` yaklaşımı ile birlikte kullanılarak Coğrafi Bilgi Sistemi temelli mekansal analizler üzerinden saptanmaya çalışılmıştır.Çalışmanın ilk aşamasında, TR42 Düzey-2 kodlu Doğu Marmara Bölgesi'nde hangi sektörlerin önceliklendirilmesi gerektiği konusu ele alınmış, bunun için benimsenen Akıllı İhtisaslaşma yaklaşımı ile sektör seçimi üzerine eğilinmiştir. Akıllı ihtisaslaşma ile ilgili kuramsal araştırmalar yapılmış ve bunun neticesinde yatırım, istihdam, ihracat, katma değer, araştırma ve geliştirme ile finansman istatistikleri üzerinde çeşitli analizler uygulanmış ve bu yöntemle yapılan çalışmalar değerlendirilmiştir. Sektörel olarak derlenen bu veri setleri yığınlaşma, değişim eğilimleri, değişim payları ve ağırlıklı önemlendirilmeleri çerçevesinde ele alınmış ve sekiz adet sektör tespit edilmiştir. Bu 8 sektör `o bölgede hangi sektörlere ağırlık verilirse o bölge için en yüksek fayda sağlanabilir?` sorusuna yanıt vermektedir. Bir başka deyişle, bölgede bu sekiz sektör geliştiği takdirde o bölge ekonomik olarak en optimum kaynak yönetimini sağlamış olacaktır. Bu da o sektörler için yatırımcı çekilmesi, devlet desteklerinin kurgulanması ve sektörel işbirliklerinin sağlanması gibi kalkınma ile ilişkili kamu faaliyetleri için odak alan belirlenmiş olmasını sağlamaktadır. Çalışmanın bir sonraki aşaması ise `o bölgede hangi sektörlere ağırlık verilirse o bölge için en yüksek fayda sağlanabilir?` sorusuna alınan sektörel yanıtların ardından `o sektörlerde faaliyet gösteren yatırımcılar bölgenin hangi kesimine yatırım yaparlarsa yatırımdan en yüksek fayda sağlanabilir?` sorusunu cevaplamayı amaçlamıştır. Bunun için de Coğrafi Bilgi Sistemleri tabanlı çok ölçütlü değerlendirme analizi kurgulanmıştır. Bunu yaparken de kuramsal altyapı incelenmiş, yatırım yer seçimi ile ilişkili kriterler sıralanmıştır. Mevcut ve gerçek zamanlı mekansal yatırım yeri bilgileri imar ve yapılaşma koşulları, mülkiyet, maliyet ve parsel büyüklüklerine göre; mekansallaştırılmış iktisadi veriler sektörel yığınlaşma, sektörel girdi, pazar potansiyeli ve devlet teşvikleri; diğer mekânsal veriler ise işgücü maliyetleri, doğal eşikler, ulaşım altyapısı, lojistik olanaklar ve gümrük olarak mekânsal analizlere altlık teşkil etmiştir. Sektörlerin yer seçim optimizasyonu için tercihleri dikkate alınarak veriler farklı coğrafi bilgi sistemi tabanlı analizlere tabi tutulmuş ve bu sürecin neticesinde bölge için faydalı sektörlerin bölgenin neresinde yatırım yaparlarsa daha yüksek fayda edinebilecekleri irdelenmiştir. Edinilen sonuçlar mevcut yatırımlar doğrultusunda değerlendirilmiş, mevcut yatırımlarla aralarındaki korelasyonlar ve daha farklı bölgelerde gelişmesinin avantajlı olacağı sektörler yorumlanmıştır. Çalışma kapsamında bu iki aşamada uluslararası iyi uygulama örnekleri de ele alınmış ve Türkiye şartlarında uyarlama imkânları analiz edilmiştir. Her iki süreç neticesinde edinilen tecrübeler doğrultusunda çeşitli öneriler getirilmiş, Türkiye'de Düzey-2 Bölgeleri bazında akıllı ihtisaslaşma ve akıllı mekansallaşma önerileri getirilmiştir. Akıllı ihtisaslaşmada daha ideal bir yaklaşıma ulaşabilmek için veri kaynaklarında, veri analiz süreçlerinde, analiz yorumlanmasında yapılabilecek yenilikler hakkında öneriler getirilmiştir. Akıllı mekansallaşma aşamasında ise yatırım süreçlerinde en kritik unsurlardan olan yatırım yeri temini için öneriler getirilmiş, ulusal ölçekte bir uygulama ile daha bilimsel ve hızlı bir şekilde yatırımcıya yer temini yapılabilmesi için `Yatırım Yeri Bilgi Sistemi (YATBİS)` önerisi getirilmiş ve detaylandırılmış ve bu uygulamanın yatırım yeri üretilmesinde kullanım alanları irdelenmiştir. Along with the factors effecting directly the competitiveness such as the level of capital accumulation, qualified and cheap labor force, market opportunities and the development level of the supporting sectors, the geospatial location and spatial distribution of the firms are another factors which effect competitiveness. Due to the developing economic structure and increasing urbanism, the land, also, has become a scarce source which must be used efficiently. Thus, the question of `for what purpose should the land be used?` is now a strategic decision and it has to be emphasized importantly for the maximum social, economic and environmental benefit at the regional scale. Furthermore, globally adopted `Smart Specialization` concept is used for defining sectoral roles to the regions. The NUTS 2 Region of East Marmara was chosen as the case study because of being the most specific region that encounters the land scarcity and the heterogeneity of capital and labor market. The purpose of the study is to find answer for such a hard question like `how a city and a region benefits the most in terms of sectoral site selection of a specific zone?` For that purpose, the zones which are defined as industrial zone will be examined by considering the requirements and site selection criteria of the 8 most competitive sectors of the region. Finally with the help of the Geographical Information System, spatial analyses will be applied for the optimization of investments for the competitive sectors at regional scale of East Marmara and all of these will be performed by the newly suggested `Smart Spatialization` approach within the context of `Smart Specialization`.
Collections