Soldan sağa şantlı konjenital kalp hastalığı olan çocuk hastalarda baş ağrısı ve migren sıklığı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Giriş ve Amaç: Baş ağrısı, çocukluk yaş grubunun sık karşılaşılanyakınmalarından birisi olup kafatası içinde veya dışında yer alan ağrıya duyarlıoluşumların değişik nedenlerle etkilenmesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Baş ağrısı, okulçağı çocuklarında okula devam durumunu ve okul başarısını önemli ölçüde etkileyenciddi bir sağlık sorunudur. Baş ağrısının çocuğun okul başarısı, hafıza, kişilik, kişilerarası ilişkiler ve okula devam durumu üzerine olan etki düzeyi baş ağrısının etiyolojisi,sıklığı ve şiddetine bağlıdır. Baş ağrısı etiyolojik nedenleri arasında konjenital kalphastalıkları da bulunmaktadır. Çocukluk çağında baş ağrısının en sık nedeninin migrenolduğu bilinmektedir. En sık rastlanan migren, aurasız migren formudur. Son yıllardaözellikle erişkinlerde yapılan çalışmalarda sağdan sola şant sıklığı ile migren hastalığıarasında ve daha çok auralı migren formu ile yakın ilişki tespit edilmiştir ancak verileryetersizdir. Ayrıca asiyanotik kalp hastalarında predominant olarak sol sağ şant mevcutolmakla birlikte genelde iki yönlü akım mevcuttur. Bu hastalarda da migren görülmeprevalansı yüksek orandadadır. Bu nedenle migrenin asiyanotik kalp hastalığı ileilişkisi de merak konusu olmuştur. Ayrıca literatürde çocukluk çağında bu konuyuaraştıran çalışma az sayıdadır. Yapılan bazı çalışmalarda perkütan olarak soldan sağaşantın kapatılması ile migren prevalansında azalma gözlenirken bazılarında başlangıçtaazalma gözlenmeyip, prospektif olarak takibinde anlamlı oranda azalma gözlenmiştir.Çalışmaların bir kısmında kapatılma sonrasında yeni tanı migren vakaları oluşmuş, bazıvakalarda da migren karakterinde değişiklik görülmüş olup auralıdan aurasıza geçişlergözlenmiştir.Çalışmamızda çocukluk çağı yaş grubunda asiyanotik konjenital kalp hastalığıile baş ağrısı ve migren hastalığının ilişkisini belirlemek, perkutan olarak defektinkapatılması sonrasında, baş ağrısı ve migren prevalansında azalma olup olmayacağınıdeğerlendirmek ve auralı-aurasız migren prevalansını belirleyip bu durumun konjenitalkalp hastalığı ile ilişkisini araştırmak amaçlanmıştır.Gereç ve Yöntem: Çalışma Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi ÇocukKardiyoloji Kliniği'nde sol-sağ şantlı konjenital kalp hastalığı tanısı almış ve onarılmaişlemi yapılması planlanan hastalardan çalışmaya dahil edilebilme kriterlerini sağlayan58 hasta (23 kız, 35 erkek) üzerinde prospektif olarak, Gaziantep Üniversitesi TıpFakültesi Çocuk Nöroloji Kliniği tarafından ICHD-3 (International Classification ofHeadache Disorders ) kriterlerine göre hazırlanmış anket formu doldurulmak suretiyleyapıldı. Anket; onarım işleminin öncesinde ve işlem sonrasında 3.-6. ve 9. aylarda hastave hasta yakınlarına tekrar ulaşılarak sorgulandı.Bulgular: Çalışmamıza dahil edilme kriterlerine uyan onarım işlemi öncesindeyapılan anket sonucuna göre 58 kişiden 11'inde (% 19) baş ağrısı vardı. Baş ağrısıolanlar ile olmayanlar karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlılık tespit edildi(p=0.001). Başlangıç baş ağrısı olanların oranı anlamlı düzeyde düşük bulundu (p<0,05).Onarım işlemi öncesinde bakılan soldan sağa şantlı konjenital kalphastalarından, baş ağrısı tespit edilen 11 kişiden 9'unda etiyolojik neden migrenebağlıydı (p=0,001) ve anlamlı oranda düşük bulundu (p <0,05). Onarım işlemindensonra 3. ayda hastaların 4'üne ulaşılamadı. Kalan 54 hasta üzerinden yapılan yeni anketsonuçlarına göre; 3 hastada işlem sonrası baş ağrısının olmadığı tespit edildi. Bu 3hastanın, onarım işlemi öncesinde olan baş ağrısı paterni migren kaynaklıydı. Başlangıçbaş ağrısı ile 3.ayda ağrı varlığı arasında anlamlı bir farklılık bulunmadı.Onarım işleminden sonra 6. ayda ve 9. ayda hastalar telefon ile aranarak anketformu yeniden tekrarlandı ancak baş ağrısı ile ilgili herhangi bir değişiklik saptanmadı.Başlangıç baş ağrısı ile 6.ay ve 9.ay baş ağrıları arasında anlamlı bir farklılıkbulunmadı. Üçüncü ay baş ağrısı varlığı ile 6.ay ve 9.ay baş ağrıları varlığı arasındaanlamlı bir farklılık bulunmadı.Onarım işlemi öncesinde etiyolojik nedeni migrene bağlı baş ağrısı olan 9 hastasaptandı, 1'inde (%11,1) auralı migren tespit edildi. Üçüncü ay, 6. ve 9.ay takiplerinde,kalan 6 migren baş ağrısı olan hastaların içinde, aynı 1 hastada auralı migren saptandı,diğer 5 hasta aurasız migren kliniğindeydi.Migren atak sıklığı işlem öncesine kıyasla 3. ayda bakıldığında; 2 hastadamigren atak sıklığında azalma gözlenirken, 4 hastada ise değişme olmadı. Auralı migrenhastasında migren atak sıklığında değişiklik görülmedi. Migren atak sıklıkları ilk ölçümile 3.ay-6.ay ve 9. ay ölçümleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılıkbulunmadı (p=0,055).Çalışmaya katılan 58 hastanın 31'ine atriyal septal defekt (ASD) (%53,4) ,15'ine ventriküler septal defekt (VSD) (%25,8) ve 12'sine patent duktus arteriozus(PDA) (%20,6) kapatılma işlemi yapıldı. İşlem öncesi yapılan anket sonucunda başağrısı saptanan 11 hastanın 7'si ASD (%63,6), 2'si VSD (%18,2) ve 2'si PDA (%18,2)şant tipine sahip hastalardı. Başlangıç baş ağrısı ile şantın tipi arasında anlamlı birfarklılık bulunmadı (p=0,462).Hastalarda; Amplatzer ®, Lifetech ®ve Occlutech® olmak üzere 3 farklı cihazkullanıldı; % 38,1 oranında amplatzer, % 45,2 oranında lifetech ve % 16,7 oranındaocclutech cihazının kullanıldığı görüldü. Şantın kapatılması için kullanılan cihazınmarkası ile baş ağrısı ilişkisi açısından bakıldığında; anlamlı bir farklılık bulunmadı.Sonuç: Çalışmamızda sol-sağ şantlı konjenital kalp hastalarında transkateteryolla kapatılma işlemi yapılmadan önce tespit edilen baş ağrısı varlığı ve bu ağrınınmigren ile ilişkisi istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.İşlem sonrası baş ağrısı sıklığı ve şiddetinde ayrıca migren hastalarında geçirilenatak sayısında azalma görülse de istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır.Migren baş ağrısının oluşumu ile sol-sağ şantın nedensel ilişkisine dair yapılacakçalışmalar migren kliniği ve tedavisine dair yeni bilgileri ortaya çıkaracaktır.Anahtar kelimeler: baş ağrısı, çocukluk çağı, migren, sol-sağ şant Introduction and Objective: Headache is one of the common complaints of thechildhood age group and it occurs due to effects of various causes on the pain sensitiveformations which are found within or outside the skull. Headache is a serious healthproblem that affects attendance and school performance of school-age childrensignificantly. The effect level of headache on school success, memory, personality,interpersonal relationships and attendance depends on the etiology, frequency andseverity of headache. The etiological causes of headache include also congenital heartdiseases. It is known that the most common cause of headache in childhood is migraine.The most common type of migraine is migraine without aura. In recent years, thestudies on adults have shown a close association between the frequency of right-to-leftshunt and migraine disease, especially migraine with aura, but the data are inadequate.Although predominantly left-to-right shunt is present in the patients with acyanoticheart disease, bi-directional flow is present. The prevalence of migraine is also high inthese patients. Therefore, the relationship between migraine and acyanotic heart diseasehas also become an issue of interest. There is also a limited number of studies in theliterature which investigate this topic in childhood. In some studies, the prevalence ofmigraine reduced by percutaneous closure of the shunt from left to right, but there wasno initial reduction in some cases, however, a significant decrease was observed inprospective follow-up. In some of the studies, newly diagnosed migraine patientsdeveloped in some cases, the characteristic of migraine changed and transition frommigraine with aura to migraine without aura was observed.In our study, it was aimed to determine the association of acyanotic congenitalheart disease with headache and migraine in childhood age group, to evaluate whetherthere would be a decrease in the prevalence of headache and migraine afterpercutaneous closure of the defect and to determine the prevalence of migraine with andwithout aura and to investigate its association with congenital heart disease.Materials and Methods: The study was carried out prospectively on 58 patients(23 female, 35 male) who met the including criteria of the study among the patients whowere diagnosed with congenital heart disease with left-to-right shunt in GaziantepUniversity Faculty of Medicine, Department of Pediatric Cardiology and for whom therepair procedure was planned via the survey which was prepared by GaziantepUniversity Medical Faculty Pediatric Neurology Clinic according to ICHD-3 criteria.ninth months by reaching again the patient and the relatives of the patient.Findings: According to the results of the survey which was conducted beforethe repair procedure on the patients which met the inclusion criteria for the study, out of58 patients, 11 (19%) had headache. There was statistically significant differencebetween those with headache and those without headache (p = 0.001). The rate of thosewith headache at onset was found to be significantly lower (p <0.05).The etiologic cause was due to migraine in 9 of 11 patients (p = 0,001) in whomheadache was detected among the patients with congenital heart disease with left-torightshunt before the repair procedure and it was significantly lower (p <0,05). Afterthe repair procedure, four the patients could not be reached at the third month.According to the new results of the survey on the remaining 54 patients; it was detectedthat three patients did not have headache after the procedure. The headache of thesethree patients before the repair procedure was of migraine origin. No significantdifference was found between the headache at onset and the headache at the thirdmonth.After the repair procedure at the sixth month and ninth month, the survey wasrepeated by calling the patients on the phone, but there was no change in headache. Nosignificant difference was detected between the headache at onset and the headache atthe sixth and ninth months. There was no significant difference between the presence ofheadache at the third month and presence of headache in the sixth and ninth months.Before the repair procedure, there were nine patients in whom the etiologicalcause was attributed to migraine were found, and one patient (11.1%) had migraine withaura. In the follow-ups at the third, sixth and ninth months, among the remaining sixpatients with migraine, migraine with aura was detected in the same patient. The otherfive patients had the clinic of migraine without aura.When the migraine attack frequency before the procedure was compared at thethird month, there was a decrease in the migraine attack frequency in two patients andno change in four patients. The frequency of migraine attacks did not change in themigraine patients with aura. There was no statistically significant difference betweenthe first measurement and the third month, sixth month and ninth month measurementsin terms of migraine attack frequency (p = 0,055).Of 58 patients who participated in the study, the closure procedure of ASD wasperformed in 31(53.4%) patients, VSD closure in 15 (25.8%) patients and PDA closurein 12 (20.6%) patients. According to the result of the survey that was conducted beforethe procedure, of 11 patients with headache, seven (63.6%) had ASD type, two (18.2%)patients had VSD type and two patients (18.2%) had PDA type of shunt. There was nosignificant difference between the headache at onset and shunt type (p = 0.462).Three different devices, namely, Amplatzer ®, Lifetech ® and Occlutech ®;were used in the patients. Their rate of use were as following; amplatzer in 38.1%,llifetech in 45.2% and occlutech in16.7% of the patients. When examining therelationship between the brand of used device to seal the shunt and the headache, nosignificant difference was found.Conclusion: In our study, the presence of headache which was detected beforeclosure via transcatheter in the congenital heart disease patients with left-to-right shuntand the relationship of this pain to migraine was found to be statistically significant.Although reduction was observed in the frequency and severity after theprocedure, also in the attack number of migraine patients, it was not found to bestatistically significant.The studies to be carried out on the causative relation between migraineheadache development and left-right shunt will reveal new information regarding theclinic and treatment of migraine.Key words: headache, childhood, migraine, left-to-right shunt.
Collections